Bora Bayraktar: "fırat Kalkanı Harekatıyla Köşeye Sıkışan Pkk Yenilgi Havasını Dağıtma Çabasında"

-İSTANBUL Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi ve Gazeteci Dr. Bora Bayraktar, 10 Aralık Cumartesi akşamı Beşiktaş Vodafone Arena yakınlarında gerçekleşen ve 44 kişinin şehit olmasına neden olan saldırıyı "Fırat Kalkanı Harekatıyla köşeye sıkışan terör örgütü PKK'nın yenilgi havasını dağıtma çabası" olarak değerlendirdi.

Türkiye'nin, Suriye'deki Fırat Kalkanı operasyonunda önemli mesafeler kat ettiğini, terör örgütü PKK'nın ve Suriye'deki uzantısının köşeye sıkışmasına yol açtığını ve El-Bab etrafında şu anda süren kuşatmanın kısa sürede sona ererek Türkiye'nin ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçlerinin bölgeyi kontrol altına alacağını söyleyen Dr. Bora Bayraktar, şöyle konuştu:

"Bundan sonraki bölge Membiç. Türk Silahlı Kuvvetleri ve bazı unsurlar bir süredir bu bölgede operasyonlarda bulunuyor. Yani örgüt sıkışmış durumda. Bir diğer konu da Türkiye uzunca bir süreden sonra Amerika ile uzlaşarak Membiç'e uzmanlar göndereceğini açıkladı. Bu da Amerika'nın PYD ile pozisyonunu gözden geçirmesi anlamına geliyor. Örgütte bir yenilgi havası başladı ve bunun böyle olmadığını iddia etmek için harekete geçerek bu hain saldırıyı düzenlediler, İstanbul'un göbeğinde 44 vatandaşımız şehit oldu. Buradaki hedeflerden birincisi terör örgütünün hala aktif olduğu izlenimini yaratmak; ikincisi ise Türk kamuoyunu bölmek, bu saldırı üzerinden terörle mücadeledeki kararlılığı bozmak gibi bir düşünceleri vardı ama olmadı. Aksine Türkiye, teröre karşı tek yürek oldu. Başka bir hedef ise Türkiye'yi müttefiklerinden koparmak, Türkiye'nin Avrupa ile ilişkilerini germek gibi bir strateji izliyorlar. Çünkü biliyoruz ki terör örgütü PKK, Avrupa'dan doğrudan ve dolaylı destek alıyor, Avrupa Parlamentosu'nda(AP) rol oynuyor. Bunlar Türkiye'yi geriyor. PKK da bunun üzerinden Türkiye ile Avrupa arasında kırılma yaşatmak istiyor. Saldırı bunlara yönelikti. Ancak Türkiye'de oluşan kararlılık havası ve kamuoyuile yönetimin ortaya koyduğu kararlılık bunu boşa çıkaracaktır."

"ADINA NE DENİRSE DENSİN KAYNAĞI KANDİL"

Saldırıyı terör örgütü PKK'nın uzantısı olan Kürdistan Özgürlük Şahinleri olarak bilinen “TAK”ın üstlenmesini de değerlendirenBayraktar, şöyle devam etti:

"Bunlar terör örgütünün kelime oyunları. PKK, Avrupa Birliği tarafından da terör örgütü olarak kabul ediliyor. Örgüt son zamanlarda Kürt kamuoyundan beklediği desteği göremiyor. Hendek meselesinde de Kürt halkından beklediği desteği göremeyen PKK, kendini kanlı terör eylemlerinden ayrıştırmaya çalışıyor. Masum insanların, sivillerin, görev başındaki polislerin katledilmesinin savunulacak hiç bir yanı olmamasından dolayı kendi eylemlerini korumaya çalışıyorlar. Ama Türkiye'de kimse buna inanmıyor. Belki Avrupa'daki destekçilerinden taraf bulabilirler, ancak örgütün organik bağlarından dolayı bu konuda da başarılı olabileceklerini sanmıyorum. Adına ne denirse densin bunun kaynağının tek olduğunu ve bunun da Kandil olduğunu hepimiz biliyoruz."

SURİYE'DEKİ İÇ SAVAŞ TÜRKİYE'Yİ OLUMSUZ ETKİLEDİ

Türkiye'de sınır güvenliği konusunda son 1 buçuk yıldır önemli adımların atıldığını ancak hala bazı açıkların olduğunu ve bunların da zaman içerisinde kapatılabileceğini söyleyen Bayraktar, sözlerini şöyle noktaladı:

"Suriye'deki iç savaş Türkiye'yi olumsuz etkiledi, bu bir gerçek. Türkiye'ye sığınan insanlar arasında terör örgütlerinin üyeleri olabilir. Bunu engellemek için istihbarat faaliyetlerinin biraz daha arttırılması gerekiyor. Bu tür terör faaliyetlerinde problem çok küçük hücreler. Bence burada asıl mesele patlayıcıların dolaşımının engellenmesi. İnsanlar kontrol edilemeyebilir ama patlayıcıların hareketliliğini kontrol etmek, kaynakları belirleyip kurutmak çok önemli. Türkiye sınır güvenliği konusunda son 1-1 buçuk yılda önemli adımlar attı, duvarlar örüldü, Fırat Kalkanı operasyonu devam ediyor. Yalnız burada iki açık var. Biri Afrin bölgesi, diğeri ise Tel-Abyad. İkisi de Türkiye sınırı ile geçişi hala devam eden, terör örgütünün kullandığı noktalar. Bunların da kapatılması gerekiyor. Ama bu bugünden yarına olabilecek bir şey değil. Biraz zaman alacak. Ancak bunun üzerinde bir farkındalık olduğunu görüyoruz. Türkiye'nin Fırat Kalkanı ile Bab ve Membiç'ten sonra Afrin'e yönelmesi olası.

()