BRÜKSEL (İHA) - Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Josep Borrell, Türkiye'nin tam üyeliğini istediklerini, ancak Kıbrıs'ın tanınmasına da taraftar olduklarını söyledi.
Belçika'nın başkenti Brüksel'de Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili müzakereler devam ederken, AP Başkanı Josep Borrell, bir basın toplantısı düzenledi. Borrell, "Bizim tavrımız tam üyelik müzakerelerine 'evet', B Planı'na 'hayır' şeklinde. Biz tam üyelik istiyoruz, ancak Kıbrıs'ın tanınmasına da taraftarız. Çünkü herhangi bir örgütle müzakere etmeniz için mevcut ortakları tanımanız gerekir. Müzakerenin kendisi tanınmayı beraberinde getiriyor. Bu dolaylı tanıma nasıl doğrudan tanımaya dönüştürülür, bunun müzakere edilmesi lazım" dedi.
Borrell, bir diğer önemli noktanın mali prensipler olduğunu belirterek, "Türkiye'nin katılımına destek veren ülkeler, mizahi bir şekilde, AB'nin mali gelişimine karşı çıkan ülkeler arasında yer alıyor. Yani Avrupalılaşma'yı sağlamak için gerekli fonları artırmak istemiyorlar. Daha az fon aktarılırsa, daha az Avrupalılaşmış olursunuz. Bu konuda Avrupa Parlamentosu ve AB Komisyonu arasında gerçek bir ortaklık var" şeklinde konuştu.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Borrell, "Acaba değişikliğe uğratılmış bir önerge gündeme gelecek mi?" şeklindeki soruya yanıt olarak, "Ben müzakerelerle ilgili gelişmelerden haberdar ediliyorum. Ama bunu aktarmaya yetkili değilim. Yeni bir önerge üzerinde çalışılıyor olabilir" dedi.
Çözüm ihtimalinin olup olmadığı yönündeki bir soruya Borrell, "Parlamento müzakere sürecinin bir parçası değil. Olayların bu şekilde ilerliyor olması çok normal. Biz kolaylaştırıcı bir iş gerçekleştiriyoruz. Sadece parlamentodan söz etmiyorum. Biz Avrupa vatandaşlarının konumundan bahsediyoruz. Ben oldukça iyimserim. Çünkü Avrupa Konseyi ciddi bir efor sarf ediyor. Görebildiğim kadarıyla parlamento elinden gelen herşeyi yapıyor" şeklinde yanıt verdi.
"Kıbrıs'la ilgili AB Konseyi'ne mesaj ilettiniz mi?" sorusuna karşılık Borrell, "Hayır böyle bir ayrıntıya girmedik. Parlamento bu vesileyle 15 dakikalık bir tartışma gerçekleştirdi. Konsey bunların bilincinde ve bunu dikkate alacaktır. Şu anda mevcut konu, tanınma meselesi" dedi.
"Kürt meselesinin çözümünün bir şart olacağını düşünüyor musunuz?" sorusuna ise Borrell, "Hayır, müzakerelerin başlatılması için başka ek koşullar yok. Sadece daha önce belirlenen koşullar yerine getirilecek. Kürt meselesiyle ilgili olarak şunu söyleyeyim; Türkiye'de Kürtler azınlık değil. Biz nerdeyse Türk azınlıktan söz etme noktasına yaklaşıyoruz. Onlar Türk nüfusunun bir parçası. Elbette bir takım sıkıntılar var. Bir topluluk bir kararla değiştirilemez. Zaten çok ciddi çabalar sarf edildi ve bunun da sürdürülmesi gerekecek. Bizde İspanya'da aşağı yukarı böyle bir süreçten geçtik" yanıtını verdi.
Borrell, buradaki tek önem arz eden farkın daimi kısıtlamalar olduğunu sözlerine ekledi.