'BOTAŞ iftihar edilecek bir kuruluştur'

ANKARA (İHA) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Genel Başkanlığını Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan'ın yaptığı Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi'nin (ESAM) düzenlediği 'Türkiye'nin Enerji Politikaları' konusundaki konferansa katıldı.

ATO Spormed Plaza Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bakan Güler, görevde bulundukları süre içerisinde enerji konusunda yaptıklarını anlattı. Türkiye'nin hep bir enerji koridoru, enerji köprüsü olarak adlandırıldığını ancak artık Türkiye'nin bir enerji terminali olduğunu ifade eden Güler, hayata geçirilen ve geçirilecek projeler hakkında da bilgi verdi.

BTC Ham Petrol Boru Hattı'ndan geçen hafta 100. tankerin ihracının gerçekleştirildiğini hatırlatan Güler, bu ticaretten Türkiye'nin 'iyi para' kazandığını söyledi. BTC Projesi'ne Kazakistan'ın da katılacağını belirten Güler, böylece hattın Aktau-Bakü-Tiflis-Ceyhan adını alacağını kaydetti. Bu projede de yer alan BOTAŞ'ın dünyanın sayılı büyük şirketlerinden biri olduğunu ifade eden Güler, BOTAŞ ile ilgili basında çıkan haberlerin yanlış olduğunu söyledi.

Güler, "BOTAŞ, bilançosu ve yaptıklarıyla iftihar edilecek bir kurumdur" dedi. Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı'nın da tamamlanmak üzere olduğunu ancak iki ülkenin ortaklaşa Meriç Nehri geçişini yapacağını anımsatan Güler, Temmuz ayında Yunanistan'ın ilk gazı olacağını bildirdi. Bu gazın Adriyatik Denizi'ni aşarak İtalya'ya da ulaştırılacağını belirten Güler, "Türkiye'nin enerji diplomasisini yürütürken elindeki en önemli kartlardan biri de doğalgaz" dedi.

Türkiye üzerinden geçen ve balkan ülkelerine gaz temin edecek olan Nabucco Projesi'ni Fransa ve Almanya'nın da ilgi duyduğunu bildiren Güler, "Avrupa doğalgazı Cezayir, Norveç ve Rusya'dan alıyor. 4. arter de Türkiye olacak. Biz AB'ye girmeye çalışıyoruz ama Avrupa'nın da enerji açısından bize ihtiyacı var" dedi. İran'ın Türkiye üzerinden Avrupa'ya gaz taşıma talebiyle ilgili de belli bir noktaya gelindiği bilgisini veren Bakan Güler, yakında Türkiye'ye gelecek olan İran Petrol Bakanı Veziri Hamaneh ile konunun detaylarının görüşüleceğini kaydetti.

Rusya ve Kazakistan'dan gelen petrolün tankerlerle boğazlardan geçtiğini ancak bu tankerlerle en çok 120 bin ton petrol taşınabileceğini belirten Güler, Ceyhan'dan ise 350 bin ton kapasiteli tankerlerin yüklenebileceğini söyledi. Güler bu açıdan Samsun-Ceyhan petrol boru hattının önemli olduğunu anlattı. Ceyhan'ın bu bakımdan petrol konusunda ucuzluğu yansıtan bir bölge olduğunu da kaydeden Güler, bu şekilde İstanbul Boğazı'nda gerçekleşecek olası bir tanker faciasının da önüne geçilebileceğini dile getirdi.

Güler, Samsun-Ceyhan petrol boru hattının 26 Mart'ta temelinin atılacağını da söyledi. Petrol ve doğalgaz projelerin birleştiği yer olan Ceyhan'da, 'Ceyhan Enerji Merkezi Projesi' planladıklarını ancak kamuoyuna henüz açıklamadıklarını belirten Güler, Ceyhan bölgesinde sanayi gecekondulaşması olmasını istemediklerini söyledi.

Elektriğe neden zam yapmadıklarının nedenini ise Güler, yerli enerji kaynaklarının kullanımının artırılması ve doğalgaz alım anlaşmalarının revize edilmesi olarak açıkladı. Güler, Türkiye'nin artık elektrik ithal eden bir ülke olmadığını, net ihracatçı ülke olduğunu ancak Türkmenistan'dan alınması taahhüt edilen doğalgaz yerine elektrik alındığını bildirdi.

Güler, "Elektriğe zam yapmayarak sanayiye 7 milyar dolar katkımız oldu. Konut ve ticarette ise 3 milyar dolar katkımız oldu" diye konuştu.
Türkiye'nin Avrupa ülkeleri arasında en ucuz elektrik kullanan ülke olduğunu, doğalgazı da en ucuz kullanan ülkelerden biri olduğunu kaydeden Güler, dünya doğalgaz fiyatlarındaki yüzde 127 artışı konutlara yüzde 82, sanayiye ise yüzde 76 oranında yansıttıklarını bildirdi.

"PETROL KANUNU'NDA ZOR SONDAJLARA TEŞVİK VERDİK"

Bakan Güler, kamuoyunda çok tartışılan yeni Petrol Kanunu'na da değindi. Güler, Türkiye'de rezervi küçük ve büyük olan kuyular olduğunu, ancak teşvik az olunca kimsenin zor ve büyük sondaja yanaşmadığını belirterek, zor kuyularda devlet hakkını azaltarak teşvik sağladıklarını anlattı. Söylendiği gibi petrol kaynaklarının peşkeş çekilmediğini belirten Güler, zor olan bir işle kolay olan bir işin aynı şekilde teşvik edilemeyeceğini söyledi.

Nükleer Enerji Yasa Tasarısı'nın Çevre Komisyonu'ndan geçtiğini, yarın da Enerji Sanayi Komisyonu'nda görüşüleceğini bildiren Güler, nükleer enerjinin yapılmasının planlandığı Sinop'un da siyasi değil, teknik nedenlerle seçildiğini söyledi. Güler, isteyenin Mersin-Akkuyu'da da santral yapabileceğini dile getirdi. Önceki hükümetler döneminde alım garantileriyle birçok yatırımın yapıldığını, ancak yeni kanunlara göre devletin yatırım yapamayacağını ifade eden Güler, "Yatırımı artık özel sektör yapıyor. Yoksa ben de Türkiye'yi yatırıma boğma kararı alabilirdim" dedi. Güler, nükleer santralı kurmanın kolay olmadığını ancak enerji açığı için bunun gerekli olduğunu belirterek, "Amacımız nükleer teknolojiye sahip olmak. Bu bizim için bir eşik" dedi.

Güler, Türkiye'nin dünyanın en pahalı benzinini tükettiği yönündeki bir soruya ise, 2 yıldır benzin fiyatlarının serbest piyasada belirlendiğini ve buna bir etkilerinin olmadığı cevabını verdi. Güler, her alanda ÖTV'yi düşüren bir politikaları olduğunu belirterek, akaryakıtta da bu yönde bir çalışmaları olduğunu kaydetti.

Toplantıda konuşan ESAM Genel Başkanı Recai Kutan ise, Türkiye'de petrol rezervlerinin tespiti için yeterince araştırma yapılmadığını savundu. ABD'de yılda 16 bin kuyu açılırken, TPAO'nun kurulduğundan beri 3 bin 350 kuyu açtığını kaydeden Kutan, petrol aramaları için büyük imkanların tahsis edilmesi gerektiğini dile getirdi.