Olay, 29 Temmuz 2020’de Bursa'nın Osmangazi ilçesi Adalet Mahallesi Sönmez Caddesi’nde meydana geldi. K.B., arkadaşları E.K., B.B. ve C.C. ile parkta buluştu. K.B., arkadaşlarına evden aldığı babasının tabancasını gösterdi. İddiaya göre, bu sırada K.B.’nin elindeki silah ateş aldı. E.K.’nin boynundan giren mermi, göğsünden çıktı. Kanlar içinde yere yığılan E.K., ihbar üzerine sevk edilen ambulansla hastaneye kaldırıldı. K.B. ise polis ekiplerince gözaltına alındı.
Olaydan bir gün sonra adliyeye sevk edilen Kıvanç B., çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. K.B.’nin mahkemede yaptığı savunmada, “E.K. benim arkadaşım. Evimizin bodrum katında babama ait olduğunu öğrendiğim bir tabanca buldum. Sonra tabancayı geri yerine koydum. Bundan bir gün sonra arkadaşlarım B.B. ve C.C. ile buluşmayı kararlaştırdık. Tabancayı arkadaşlarıma göstermek için yanıma aldım. E.K., ve 2 arkadaşla birlikte parkta buluştuk. Sohbet ederken, yanımda getirdiğim tabancayı arkadaşlarıma gösterdim. Tabancanın emniyet kilidinin kapalı olduğunu düşünüp, elimde ateş edecekmiş gibi şaka amaçlı tutuyordum. Tabanca bir anda ateş aldı. Sonra E.K.’nin boynundan kan geldiğini gördüm ve onun vurulduğunu anladım. İlk müdahalesini ben yaptım. Ambulansla hastaneye kaldırıldı. Aramızda bir sorun yoktu. Suç kastım yoktur” dedi.
Eren K., Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 22 günlük tedavisinin tamamlanmasının ardından taburcu oldu. Tabancadan çıkan merminin boynundan girip, göğsünden çıktığı Eren’in yemek borusu parçalandı. Olayın ardından sadece sıvı ile beslenen E.K., 2 ayda 21 kilo verdi. 21 Ağustos’ta 2020’de savcılık ifadesi alınan E.K., “Olaydan 2 ay önce K.B. ile tanıştım. Daha önceleri beni gördüğü zaman bana küfrederdi. Olay günü beni arayarak parka çağırdı. Ortak arkadaşlarımız ile beraber parkta buluştuk. Berkay orada olduğu için gittim. Otururken K.B. bana sosyal medyada attığı fotoğrafı görüp görmediğimi sordu. Kendi telefonundan fotoğrafı bana gösterdi. Fotoğrafta silah görünce korktum ve 'silah yanında mı' diye sordum. K.B. de bana ‘korkak olma’ dedi ve silahı çıkardı. Sonra tabancayı başıma dayadı. İki defa tak diye ses duydum. Ancak silah ateşlenmedi. Ben çok korktum. Bana ‘ne biçim erkeksin’ dedi. K.B. bu sırada benim arkamdaydı. O ayakta, ben ise oturuyordum. Silahı boynumun sağ tarafına dayadı ve ateş etti. Ben kanlar içinde yerde kaldım. Arkadaşlarım gelip yardım etti. K.B. ise olay yerinden kaçtı ve beni tehdit etmeye devam etti. Parktaki diğer kişiler yanıma geldi. Sonrasını hatırlamıyorum. Gözümü açtığımda hastanedeydim. Bana bunu yapan K.B.'den şikayetçiyim” dedi.
Bursa Çocuk Mahkemesi’nde K.B., hakkında ‘çocuklara veya kendisini savunmayacak durumda olan kişilere karşı işlenen adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Yapılan yargılamalar sırasında sanık K.B.'nin, “Tabancanın emniyet kilidinin kapalı olduğunu düşünüp, elimde ateş edecekmiş gibi şaka amaçlı tutuyordum. Tabanca bir anda ateş aldı. Sonra E.K.’nin boynundan kan geldiğini gördüm ve onun vurulduğunu anladım. İlk müdahalesini ben yaptım. E.K. ambulansla hastaneye kaldırıldı. E.K. ile aramızda bir sorun yoktu. Suç kastım yoktur” savunmasını tekrarladığı öğrenildi.
E.K., hakkında Adli Tıp Kurumu’nca bir rapor düzenlendi. ‘Psikiyatri heyetince olay sonrası stres bozukluğu ile organlardan veya duyularının işlevini yitirmesi niteliğinde olduğu, sağ kolunda his kaybı ve güçsüzlük ve yemek borusunda yama olduğu’ ifadelerinin yer aldığı rapor, mahkemeye gönderildi. Önümüzdeki günlerde Bursa Çocuk Mahkemesi’nde görülecek davada, mahkeme Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporu değerlendirmesi bekleniyor.
(DHA)