Genel olarak kış aylarının vazgeçilmez içecekleri arasında yer alan boza, tarihi ile de dikkat çeken bir içecektir. Bir dönem çeşitli yasaklarla da karşılaşmış olan boza, farklı içeriği ve özel lezzeti ile özelikle Türklerin en iyi bildiği tatlar arasında yer alır. Ayrıca eski zamanlardan kalma bir gelenek olarak da önemli bir yere sahiptir. Türkiye dışında farklı ülkelerde de bilinen Osmanlı coğrafyasının ve Orta Asya coğrafyasının bazı bölgelerinde yapılan ve içilen boza, birçok faydası ile bilinçli tüketildiği takdirde insan sağlığına da yararlıdır.
Boza, en genel tanımı ile su, şeker ve darı irmiği ile yapılan bir içecektir. Soğuk ya da ılık olarak tüketilir ve daha çok kış aylarında yapılır ve satılır. Balkanlarda Kosova, Bulgaristan, Arnavutluk, Makedonya, Bosna – Hersek, Karadağ, Romanya ve Sırbistan’da da bilinen ve tüketilen boza Türkiye’de son derece popüler bir içecektir.
Genel olarak eylül ayından mayıs ayına kadar tüketilen bir içecek olan boza, yapıldıktan ya da alındıktan sonra eğer uygun şartlar altında korunursa bir haftaya kadar tazeliğini koruma özelliğine de sahiptir. Türkiye’de ağırlıklı olarak darıdan üretilir ve marketlerde, bakkallarda hazır olarak da satılmaktadır. Bazı pastanelerin özel ürünleri arasında da yer alır. Başka ülkelerde arpa, yulaf, çavdar, mısır ya da kara buğdaydan da yapıldığı olur.
Besin değeri yüksek olan boza, yüksek kalorilidir ve aynı zamanda tok hissetmeye de yarar. Özellikle hamile olanlar, yeni doğum yapmış anneler, sporcu kişiler, ergenlik sürecindeki kişiler, kilo almak isteyenler tarafından verdiği enerji nedeni ile sık olarak tercih edilen bir içecektir.
Damarlar ile ilgili sorunlara ve kalp hastalıklarına iyi geldiği bilinir. Bu durumun kaynağı içerdiği niasin olarak açıklanmıştır. Ayrıca öksürük tedavisinde de faydalı olduğu kabul edilmiştir.
Orta Asya Türkleri tarafından çok eski zamanlardan bu yana üretilen bozanın faydaları birçok uzman doktor ve diyetisyen tarafından da kabul edilmektedir. Bilinçli ve gerektiği miktarlarda tüketildiği takdirde bozanın yararları şu şekilde bilinir:
Her besinde olduğu gibi boza için de bazı yan etkilerin görülmesi ya da aşırı tüketim ya da bilinçsiz tüketim nedeni ile insan sağlığına yarardan çok zarar verme riski söz konusu olabilir. Yüksek karbonhidrat içeren boza, bu özelliği ile diyabet hastalarının ya da obezite durumu olan kişilerin dikkat etmesi gereken bir içecektir.
Bunun dışında bozanın iyi geldiği bilinen bazı hastalıklar da vardır. Damar rahatsızlıkları, kalp hastalıkları, bağırsak sorunları ile mücadeleyi sağlayan boza kanser tedavisi gören kişiler için destekleyici ve enerji verici özelliği ile bilinmektedir.
Genel olarak akşam saatlerinde tüketilen boza, önceki yıllarda sokak sokak gezen boza satıcıları tarafından gece saatlerinde satılırdı. Günümüzde ise çeşitli pastanelerden, marketlerden de hazır olarak temin edilebilmektedir. Tok tutucu özelliği olduğu için ramazan aylarında sahur saatlerinde de tercih edilen boza sıcak olarak yapılmasına rağmen ısıtılmadan içilebilmektedir.
Diğer birçok yiyecek ve içecek gibi boza da fazla tüketildiğinde zararı olabilecek bir gıdadır. Bu nedenle fazla tüketilmemesi gerekir. Günde en fazla 2 bardak içilmesi uzmanlar tarafından da onaylanmıştır. Özellikle kronik hastalıkları olan kişiler boza içmeden önce doktorlarına danışmalıdır.
Boza, içerdiği vitaminler ve mineraller sayesinde kişilere enerji veren bir içecektir. Özellikle kilo alamayan kişiler için önerilir. Çünkü hem kalorisi yüksektir hem de enerji verdiği için bağışıklığı da destekler.
İçerdiği afrodizyak etkisi sayesinde kadınlarda ve erkeklerde farklı etkilerinin de olduğu söylenmektedir. Emziren kadınların sütünün artmasında da işe yaradığı düşünülen boza afrodizyak etkisi ile cinsel isteği ve gücü de artırmaktadır.
Önemli not: Bu içerik tavsiye niteliği taşımamaktadır. Paylaşılan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır ve herhangi bir tıbbi sorunun teşhis veya tedavisi için kullanılmamalıdır. Tıbbi bir sorununuz varsa lütfen doktorunuza danışınız.