Bozdağ: Anayasa Mahkemesi'nin Tutukluluk Süresi Kararı Doğru Bir Karardır

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi'nin 10 yıllık tutukluluk sürelerini iptal etmesi kararının doğru bir karar olduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Yozgat’ta hayırsever iş adamı Bilal Şahin tarafından yaptırılan bin 500 kişilik cami ve külliyesinin açılışı ile yine çeşitli programlara katılmak üzere geldiği memleketinde, gazetecilerin sorularını cevapladı. Bozdağ, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili bir soruya, "Meclis Başkanımız dün bir açıklama yaptı, hatırlarsınız, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun bugüne kadar yaptığı çalışmalara ilişkin genel başkanları, siyasi parti liderlerini ziyaret edeceklerini ifade ettiler. Açıklamadan anladığımız kadarıyla o güne kadar uzlaşma komisyonunda 48 madde üzerinde bir mutabakatın sağlandığı, diğer maddeler üzerinde ise itilafın devam ettiği anlaşılıyor. Gelinen son noktayı sayın meclis başkanımız, uzlaşma komisyonu başkanı sıfatıyla öyle zannediyorum ki siyasi partilerin genel başkanlarına bu yaptığı açıklamalara göre sunacak, ondan sonra bakalım ne çıkacak, hep beraber göreceğiz." dedi.

Hac kontenjanları konusunda çalışmaların devam ettiğini kaydeden Bozdağ, "Hacla ilgili Suudi Arabistan Türkiye’ye ayırdığı kotada bir indirim talebi oldu, esasında sadece Türkiye’ye değil bütün ülkelerdeki hacı kotlarında yüzde 20 indireceğini duyurdu, bunu Türkiye’ye de iletti. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız, dışişlerimiz, bakanlık olarak biz, Diyanet İşleri Başkanlığımız bu konuda bir indirim olmaması için girişimlerde bulundu. Ancak şu ana kadar da olumlu bir cevap alınamadı. Çünkü orada devam eden inşaat çalışmaları var, hacıların güvenliği bakımından sorunların çıkacağı değerlendirmeleri yapılmaktadır. Bu güvenlik sorunları nedeniyle böyle bir karar alındığı görüyoruz. Kararın başka bir nedeni yok, sadece hacıların güvenliği bakımından alınmış bir karardır. Bu çerçevede Diyanet İşleri, başkanlıklar arası hacı grubu değerlendirme yaptıktan sonra adım atacaktır. Yani o çerçevede neler olacak, beraber göreceğiz." diye konuştu.

"ANAYASA MAHKEMESİ'NİN 10 YILLIK TUTUKLULUK İPTAL KARARI DOĞRU BİR KARAR"

Anayasa Mahkemesi'nin kararının doğru bir karar olduğunu ifade eden Bozdağ, "Çünkü hiçbir hukuk devletinde insanlar kuvvetli suç emareleri var gerekçesi ile 10 yıl tutuklu bulunmazlar, bulunamazlar, bulunmamaları lazımdı, eğer suç sabitse mahkemenin, yargılamanın kısa sürede bitip karara dönüşmesi lazım, yok 10 senede siz yargıladığınız bir insanın suçluluğuna ilişkin mahkemeyi karar vermeye mecbur bırakacak delil bulamıyorsanız, o zaman o insanların tutuklu kalması doğru olmaz. Hukuk devletinde fevkalade yanlış bir uygulama olur. Ancak Türkiye’de örgüt, suçlar nedeniyle terör suçları nedeniyle bazı davaların uzun sürdüğünü biliyoruz. Bu uzun tutukluluk düzenlemesi de örgütlü suçların ve terörle ilgili suçlarda ortaya çıkan durumların detaylı bir şekilde soruşturması ve kovuşturması yapılarak neticelendirilmesi için konulmuştur. Bu noktada Anayasa Mahkemesi'nin, 5 yılın üzerindeki tutukluluğu hukuka aykırı, Anayasa'ya aykırı gören kararını, işin doğrusu ben de isabetli bir karar olarak görüyorum.” diye konuştu.

"MISIR'DA GEREÇKLEŞEN ASKERİ DARBEDİR"

Ayrıca, "Mısır’da gerçekleşen bir askeri darbedir." diyen Bozdağ, bunu herksin kabul etmesi gerektiğini, askeri darbedelerin hem demokrasiye hem milli iradeye hem de hukuka karşı bir darbe olduğunu kaydetti. Demokrasilerde iktidarların sandıkta halkın oyu ile belirlendiğine işaret eden Bozdağ, şöyle devam etti:

"Görev süresi neyse o kadar görevini yapar veya erken seçim kararı alabilir. Yeniden sandık kurulur, sandığa gittiğinde de vatandaş hem iktidarın değerlendirmesini yapar, iktidarı hizmetlerinden ibra eder, yeni projelerini yapmak için yetkilendirebilir veya tam tersi muhalefeti iktidara ehil görür, iktidar değişikliğini, verdiği oylarla gerçekleştirebilir. Bu, tamamıyla sandıkta milletin oyu ile gerçekleştirilebilecek olan bir husustur. Demokrasi dışındaki yöntemlerde iktidarın değişmesi için sandık dışı yollar olabiliyor. Onun için Türkiye bir demokrasidir. Demokrasi olduğunu söyleyen bütün ülkelerde iktidar değişikliği sadece sandıkta olur. İktidara sandıkla gelinir, sandıkla iktidardan gidilir. Mısır'da gerçekleşen olay bir demokrasi darbesidir, aynı zamanda milli iradeye karşı bir darbedir. Burada demokratik bir yöntemmiş gibi bunu algılatacak, o anlama gelecek bir cümleyi kurmak ana muhalefet partisi liderine ve siyaset yapan demokrasiye inanan hiç kimseye yakışmaz, doğru da olmaz, çünkü demokrasi içi iktidar değişikliğinin yolu sadece sandıktan geçer.