"Bu, Başbakan Erdoğan'ın ülkesi"

Dempsey, ABD Savunma Bakanlığı'nda (Pentagon) düzenlediği basın toplantısında, bir gazetecinin, "ABD'nin Avrupa Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Mark Hertling, Suriye'deki krizle ilgili olarak Türkiye'ye asker gönderdiklerini söyledi. ABD Genelkurmay Başkan Yardımcısı Oramiral James Winnefeld de bu hafta Türkiye'deydi. Türk tarafında hem terör örgütü PKK ile mücadele hem de Suriye'deki krize dair ABD ile işbirliği hususunda büyük bir beklenti var. Bu konuda detay verir misiniz" yönündeki sorusunu şöyle yanıtladı:

"Suriye'deki krize yanıt olarak Türkiye'ye ilave güçler konuşlandırıp konuşlandırmadığınız konusunda, Türkiye'ye, özellikle insani yardım bölgeleri, balistik füze savunması ve ayrıca onların (Türklerin) istikrarsız bir kuzeydoğu Suriye ve PKK ile ilintili terörle mücadele kaygıları konularında birlikte planlamalar yapmak için ekipler gönderdiğimiz zamanlar oldu.

Aslına bakarsanız, yardımcım Oramiral Winnefeld, Türkiye'den yeni döndü ve bu konularda Türk muhatabıyla görüşmeler yaptı. Türkiye ile yaklaşık son 5 yıldır istihbarat paylaşımı yürütüyoruz ve şu anda yapmaya çalıştıklarımızdan biri, son 5 yıldan dersler çıkarmak, Türkiye'nin güneydoğu sınırındaki farklı durumu anlamak, onlara (Türklere) yardım etmek için ve bunun yanında Türkiye'ye balistik füze saldırısı tehdidini azaltmak için yapabileceğimiz başka şeyler olup olmadığını görmek. Dolayısıyla bu devam etmekte olan bir süreç, bu istişareleri yapmaya ihtiyaç duydukça gidip geliyoruz."

"Bu Erdoğan'ın ülkesi, yaklaşımını sorgulayamam"

Orgeneral Dempsey, aynı gazetecinin, "ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone'nin, PKK ile mücadelede Usame Bin Ladin'in öldürülmesinde kullandıkları yöntemleri Türkiye ile paylaşma önerisi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise bu öneriye yanıtında, Bin Ladin'in bir evde kaldığı, PKK'nın ise mağaralarda olduğuna işaret ederek, aradaki koşulların farklılığına dikkat çekmesine" ilişkin soru yöneltmesi üzerine, şöyle konuştu:

"Bu, Başbakan Erdoğan'ın ülkesi, onun bu konuya yaklaşımını sorgulayamam. İşini de gayet iyi yapıyor. Biz ortaklarımıza teklif ederiz ve Türkiye, sadece ikili bir ortak değil, NATO ittifakımızın bir parçası. Onlara deneyimlerimizi paylaşmayı öneririz, ayrıca onların deneyimlerini öğrenmek isteriz. Bazen önerilerimizi kabul ederler, bazen etmezler ancak ben bundan herhangi bir iletişim kopukluğu olduğu sonucunu çıkarmam."