Ankaragücü-Beşiktaş maçının ardından spor yazarları karşılaşmayı ve karşılaşma sonrasında yaşananları kaleme aldı...
SPOR YAZARLARINDAN MAÇ DEĞERLENDİRMESİ
BU BİR SUİKASTTİR
Attila Gökçe | Peş peşe atılan goller kolay ve güzeldi ama... Kolay ve güzel bir maç değildi. TFF Yönetim Kurulu’nun toplantısına kurşunla saldıranlardan sonra oyuna hır çıkararak, provokasyon yaparak her türlü rezilliği katarak utanç tablosunda yer alanlar da oldu. Ortalık sakinleştikten sonra anladık ki bu bir suikasttır. İTİRAZIM VAR: Stat güvenliği, onca önleme rağmen sağlanamadığı için… Sahaya atlayıp kahraman (!) olmak isteyen akıllı (!) kardeşimiz, Beşiktaş kulübesine saydırırken, ortalık çatışma alanına dönerken, sanırım çok mutlu olmuştur. Hele ki Salih’i o çatışmadan çıkarmak için olaya müdahil olan Josef’in kırmızı kart görmesinden sonra kendi efsanesini ballandıra ballandıra anlatabilir. Mete Kalkavan’ın kırmızı kartı asla kabul edilemez. Ömer Hocam, sana da bravo yani! (MİLLİYET)
'ZORLU LİG'İN FUTBOLU
'ZORLU LİG'İN FUTBOLU - Cem Dizdar | İkinci devreye golle başlayan Ankaragücü, güvenli oynayıp fırsatları gözlerken istediği ritme bir türlü ulaşamayan Beşiktaş’ta Muleka ile Dele Alli goller dışında etkisizdiler. N’Koudou, Gedson ve Salih’in zaman zaman etki alanına çıktığı karşılaşmada De Souza oyuna girince Beşiktaş rakip alanda bir anda 20 metre kadar ilerledi! O da penaltıyla sonuçlanan baskıyı getirdi. Yine de Beşiktaş önceki maçların ilk devre ya da ilk Kayseri maçının ikinci devre temposuna maçın hiçbir anında ulaşamadı. Bu tür maçlarda oynayacaklar kuşkusuz. Lakin önlerindeki ilk maç bu sezon güçlerini gerçek anlamda test edecekleri Başakşehir maçı olacak. Son not bir ülke klasiği üzerine; takım ya da oyuncu ayırmaksızın her faule kayıtsız şartsız itiraz, vara yoğa maraza çıkarmaya çalışmak. İşte ‘zorlu lig’in futbolu... (FANATİK)
ZLATAN IBRAHIMOVIC ETKİSİ
Bülent Timurlenk | Beşiktaş orta sahasında Dele Alli ile birlikte Gedson'un da forvete yakın oyunu Salih ile aralarındaki mesafeyi açınca Beşiktaş bu bölgede pas bağlantısını kıran rakibi karşısında baskıyı kuramadı. Ersin'in ilginç bir şekilde kulübede olduğu maçta ev sahibi 1-0 öne geçtiğinde Beşiktaş'ta yük yine Weghorst- Muleka'ya düştü. Sağda Rosier'i sürekli içeri çıkartıp Muleka'yı ceza sahası içerisinde ikinci santrfor olarak kullanan İsmael kısa sürede aradığı golleri buldu. Weghorst'un fiziği ile ligde Zlatan İbrahimovic efekti yarattığını söyleyebiliriz. İki golde de rakip defansı dağıtan oyunu ve sezon başından beri olduğu gibi hücumdaki üretkenliğin başaktörüydü. (SABAH)
AKILLI HAMLELER
Serdar Sarıdağ | Beraberlik golünü yedikten sonra Beşiktaş’ta üçüncü golü atacak bir ışık gözükmüyordu. Tamam beraberliği kabullenmiş gibi de oynamıyordu ama beklediğimiz varyasyonlar yoktu. 74. dakikada VAR’dan gelen penaltıyı N’Koudou gole çevirince rahat bir nefes alan Beşiktaş, kalan dakikalarda topu rakibe bırakmayı tercih etti. Bu tercih Beşiktaş için her maçta bir risk oluşturdu. Tıpkı dün akşamki. Sonuçta kazanmak önemli. Liderlik koltuğunda oturmak kadar önemli. (MİLLİYET)
WEGHORST SEZONA ADINI VERMEYE KARARLI
Uğur Meleke | Ankaragücü’nün kadro kalitesi kısıtlı. Dün çok fiziksel bir oyun oynadılar, Mujakic’le Weghorst’u, Oğuz’la da N’Koudou’yu sindirmeye çalıştılar ilk yarıda. İlk yarıda hareketli olan N’Koudou, ikinci devrede taze Fıratcan’ın girmesiyle etkisini yitirdi. Ancak Weghorst her maçta olduğu gibi mükemmel oynadı yine. İlk golde topukla şapkadan tavşan çıkardı, ikincide de yine asisti yaptı. Eğer bu standardını korursa sanırım Süper Lig’de tüm teknik adamlar, Beşiktaş’la oynamadan önce Weghorst’a nasıl önlem alacaklarına kafa yoracaklar. Weghorst bu performansını sürdürürse 2016’da Mario Gomez’in, 2018’de Gomis’in ligde yarattığı etkiyi yaratacak gibi hissettiriyor şimdiden. 2017-18 sezonunun final yazısının başlığını “Spor-Toto Gomis sezonu” olarak atmıştım. Weghorst da 2022-23’e adını vermeye kararlı sanki. (HÜRRİYET)