ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yapılan suikast girişiminin bağlantılarının olup olmadığının araştırıldığını belirterek, bu konuda hukuki anlamda gereğinin yapılacağını söyledi.
Son günlerde artan terör olaylarını da değerlendiren Çiçek, "Biz bu filmi ilk defa görmüyoruz, geçmiştede gördük. Bu oyuna gelmeyelim" dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, TGRT Haber Televizyonu'nun canlı yayınında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a Kütahya'da yapılan suikast girişimini değerlendirerek, Kütahya Cumhuriyet Savcılığı'nın olaya el koyduğunu, olayın bağlantısı olup olmadığının ayrıntılarının araştırıldığını söyledi. "Gereği neyse yapılacak" diyen Çiçek, bu noktada tereddüt edilecek bir durumu olmadığını ifade etti. Suikast girişimi dahil olmak üzere son zamanlarda yaşanan terör olaylarının genelinde 3 Kasım seçimleri sonucunda bugün varılan istikrar ortamını bozmak olduğunu dile getiren Çiçek, "3 Kasım seçimleriyle yakalanan siyasi istikrar meyvelerini vermeye başladı. Ekonomik hedeflere ulaşıldı. Türkiye yatırım yapar hale geldi, yabancı sermayenin dikkatini çekmeye başladı. Dolayısıyla Türkiye'nin kalkınmasını gelişmesini istemeyenler tabiatıyla toplumsal bir kargaşa huzursuzluk meydana getirmek isterler" diye konuştu.
"Biz bu filmi ilk defa görmüyoruz, geçmişte de görmüştük" diyen Bakan Çiçek, Türkiye'de etnik terörün en geniş manasıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük ve dünyanın 4. büyük projesi olan GAP Projesi'nin başladığı döneme denk geldiğini kaydetti. Türkiye'nin kendi imkanlarıyla bu projeyi hayata geçirmeye başladığını ve tamamlanması durumunda o bölgenin tüm şikayetlerini sona erdireceğini vurgulayan Çiçek şöyle konuştu:
"Güneydoğu için ne paket açıyorsunuz, diyorlar. Türkiye Cumhuriyeti'nin en kapsamlı ve dünya çapında 4. büyük proje GAP Projesi'dir. Terörle birlikte bu proje büyük oranda aksamıştır. Bundan en büyük zararı da yine o bölgenin insanları görmüştür. Hayat seviyeleri daha yüksek olacaktı, gelir seviyesi, refah düzeyi ve üretim artacaktı ve Türkiye dünya liginde en az 8 sıra yükselecekti".
TERÖR ÖRGÜTÜ PKK Bakan Çiçek, Türkiye'nin gelişmesini istemeyen dışardan bir takım güçler olduğunu, içeride de bu oyuna alet olan insanlar bulunduğunu belirterek,
"Bu oyuna her defasında düşen içimizde beyinsiz bir takım insanlar bulunuyor. Biz bunlara terör örgütü diyoruz. Bugün PKK dediğiniz nedir yani, onun bunun maşası olan, başkalarının hesabına Türkiye'de taşeronluk yapan gruptur" şeklinde konuştu. Çiçek, terörün, etnik, ideolojik ya da başka hangi amaçla olursa olsun hepsinin başkasının oyuncağı olduğunu belirterek, "Bunların hepsi, Türkiye'de neler oluyor diye atmosfer oluşmasına katkı sağlıyorlar. Her şey yolunda giderken vatandaş bir sabah uyanıyor 'Türkiye'de neler oluyor? Türkiye nereye gidiyor?' diye sorar hale geliyor" şeklinde konuştu.
Bu tereddütlerin söz konusu olduğunda ise Türkiye'ye ilgi duyan yatırımcıların "Bakalım ne olacak" diye beklemeye geçtiklerini söyleyen Çiçek, bu durumun ise Türkiye'nin kalkınmasını engellediğini söyledi.
Bakan Çiçek, son zamanda Türkiye'nin özellikle AB sürecinde daha ileri bir noktaya sıçramasına zarar vermek isteyen bir kısım çevrelerin çıkardığı olaylara terör ya da toplumsal olay denildiğine dikkat çekerek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunu iyi görmek lazım. Siyasetçiler bu nevi olayları siyaset konusu yapmamalı. Bunlar artık prim yapmıyor. 5-10 insanı miting meydanına getirerek bundan kazanmaya vatandaş artık prim vermiyor. Bu politikalar bitti artık. Kendisi olsa bu sorunu nasıl çözerdi vatandaşa bunu anlatsın. Biz hükümet olarak kendi programımızı sunduk, bunu beğenmeyenler de kendi programlarını sunsunlar. Ancak Türkiye'de siyasi partiler vatandaşın olayı algılamaları, sağduyu göstermeleri bakımından çok gerisinde. Bundan 25 yıl önce ben gelirsem anarşi biter diyenler seçim kazandı ancak cinayetler 2-3 kat arttı. Sonunda 12 Eylül geldi. 12 Eylül siyasetini 13 Eylül 2005'e taşımasınlar. Bunun Türkiye'ye hiçbir yararı yok".