Muğla’nın Bodrum İlçesi’nde, 2.5 yıl önce otelcilik stajı için gittiği 5 yıldızlı oteldekarbonmonoksit gazından zehirlenerek ölen 16 yaşındaki Muhammet İsa Soysal’ın ailesi, açtıkları 500 bin liralık tazminat davasında bilirkişinin 47 bin lira belirlemesine tepki gösterdi.
Muhammet İsa Soysal, Ceyhan Turizm ve Otelcilik Meslek Lisesi’nde okurken, staj için Muğla’nın Bodrum İlçesi’ndeki 5 yıldızlı otelin lojmanında 3 Mayıs 2011’de mazotla çalışan sıcak su kazanınıntahliye bacasındaki delikten sızan karbonmonoksit gazıyla zehirlenip öldü. Aynı olayda lojmanda kalan 10 stajyer öğrenci de zehirli gazdan etkilenip, kaldırıldıkları hastanede yapılan tedaviyle kurtuldu.
’65 YAŞINA KADAR YAŞAR, ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞIR’
Hayatının baharında kara toprağa düşen Muhammet İsa Soysal’ın annesi Sevgi ve babası Ömür Soysal, otelin işletmecisi Hez-May Turizm İnşaat A.Ş. aleyhine ceza vetazminat davası açtı. Bodrum 2’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen 500 bin liralık tazminat davasında Ankara 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’nden bilirkişi atanmasını istendi.
Ankara’daki mahkemenin görevlendirdiği bilirkişi, 9 Eylül 2013’te hazırladığı raporu Bodrum’daki mahkemeye sundu. Raporda Muhammet İsa Soysal’ın 65 yaşına kadar yaşayacağını varsayıldı, gencin asgari ücretle geçinen bir aile babası olabileceğine hükmetti. Buna göre kazanç çizelgesi hazırlayan bilirkişi, anne ve baba için ayrı ayrı hesaplama yaptı ve toplam 47 bin lira tazminatı öngördü.
Muhammet İsa Soysal’ın, çalışma hayatına 18 yaşından önce atılamayacağını vurgulayan bilirkişi, gencin askerlik süresince de çalışmayacağına hükmederek, ancak 20 yaşından sonra ailesine bakacağını değerlendirerek, ortalama 65 yıllık ömrünün 25 yılında ailesine destek çıkacağını hesapladı. Raporunda, baba Ömür Soysal’ın 43 yaşında olduğunu da hatırlatan bilirkişi, babanın en fazla 27 yıl yaşayabileceğini vurguladı. Baba Soysal’ın azalan oranlarda oğlundan 22 yıldestek görebileceğini kaydeden bilirkişi, raporunda "Oğlunun bakım ve yetiştirilmesi için gelirinin yüzde 5’ini ayıracağı kabul edilmiş ve hesaplanan miktar tazminatından mahsup edilmiştir" açıklamasını yaptı.
’TAZMİNATLA OKUL YAPTIRMAYI AMAÇLIYORUZ’
Haftanın 2 gününü oğlunun mezarı başında geçiren baba Ömür ve anne Sevgi Soysal, bilirkişi raporlarını görünce şoka girdiklerini söyledi. Evladı için biçilen değeri komik bulduğunu ifade eden baba Ömür Soysal şunları kaydetti: "Biz evladımızın canının değerinin bu kadar olmadığını biliyoruz. Hatta bizim talep ettiğimiz rakam bile onu geri getirmeyecek. Ama kendilerine emanetedilen insanları hiç yüzünden öldürüp, sonra da hayatlarına devam etmemeleri gerektiğine inanıyorum. Ben evladımı toprağa verdim. Her gün onun yokluğuyla ölüyorum. Bir ayağımız sürekli mezarlıkta onun yanında geçiyor. Biliyorum ki, ne yaparsak yapalım Muhammet İsa geri gelmeyecek. Ama en azından alacağımız para ile oğlumun adını taşıyan bir okul yaptırıp yaşatmayı amaçlıyorum."
’KAZAN DAİRESİNİN YANINDA YATIRMIŞLAR’
Muhammet İsa’nın doğum gününde öldüğünü hatırlatan anne Sevgi Soysal da şunları söyledi: "Ben onu okutmak için ne zorluklar çektim. Sırf mesleğini daha iyi öğrenmesi için staja gönderdim. Başlarında öğretmenleri vardı, ama onlar ilgilenmediler. Otelin bodrumunda, kazan dairesinin yanında pis bir yere yatırmışlar. Zehirlenen 11 öğrenciden 10’i kurtuldu. Kan tahlilleri ve otopsi sonucunda olayın karbonmonoksit zehirlenmesi olduğu ortaya çıktı. Evladım hiç yoktan gitti. Benim önüme dünyanın hazinelerini serseler evladımı geri getiremezler" diye konuştu.
Acılı anne ve baba, avukatları aracılığıyla bilirkişi raporuna itiraz etti.