Geçirdiği birçok kazadan ve denizde yuttuğu birçok subaydan dolayı kendisine 'Hiroşima' da denir. 1958'de kızağa oturtulan ve 1959 yılında denizde faaliyete geçen bir K-19 Sovyetler tarafından inşa edildi. Birinci nesil nükleer denizaltı ünvanını alan bu büyük araç ilk kazasını da 1961 yılında Grönland yakınlarında sızıntıdan kaynaklanan bir sebepten dolayı geçirdi. K-19'un hizmetine 1990 yılında son verildi.
Hatta bu konuyu işleyen K-19: Tehlikeli Saatler adlı 2002 yapımı sinema filmi vardır. Başrollerinde Harrison Ford ve Liam Neeson var.
28 Mart 1979'da Amerika Birleşik Devletleri'nin Pensilvanya Eyaleti'nde gerçekleşen kazadan sonra ABD'de 51 adet nükleer santralin inşası iptal edildi.
20. yüzyılın en büyük patlaması kabul edilen facia. Ukrayna toprakalrında gerçekleşen büyük faciada 4 bin kişi hayatını kaybetti. Pripyat kentinde meydana gelen patlama o kadar büyüktü ki günümüzde hala tam olarak bölge temizlenmiş değil. 26 Nisan 1986'da meydana gelen kaza atmosfere fisyon bıraktı ve tüm dünya bundan 30 Nisan'da haberdar oldu. Bir deney sırasında meydana gelen kazada bazı kaynaklar SSCB'yi suçladı.
Adını Kursk kentinden alan denizaltının kaderi aynı K-19 gibi ancak bunun ömrü daha kısa sürdü. Yine nükleer bir deniz altı olan K-141 Kursk, 92 yılında kızağa çıkmış 94 yılında ise denize indirildi.Barents denizindeki bir torpido eğitimi sırasında infilak eden denizaltı tüm mürettebatı ile birlikte denizin dibini boyladı. 2000 yılında gerçekleşen bu faciadan bir sene sonra enkaz çıkarıldı.
11 Mart 2011'de Japonya'da gerçekleşen Töhku depremi ve tsunamisinin ardından Fukushima Nükleer Santrali'nde kaza meydana geldi. Deprem ve tsunaminin reaktörün soğutucularını bozmasıyla birlikte santral soğutulamadı ve büyük bir facia meydana geldi. Kaynaklar Fukushima'yı Çernobil'den sonra ikinci en büyük nükleer facia olarak nitelendirdi. Kazanın ardından tüm reaktörlerde sorun oluştu ve kazaların ardı arkası kesilmedi. Çareyi deniz suyuyla soğutmada arayan Japonlar zor zamanlar geçirdi. Fukuşima'dan yayılan radyasyon Avrupa'ya kadar ulaşmıştı.
Mayak Nükleer Tesisleri'nde 1957'de yaşanan bu patlama yetkililer tarafından 20. yüzyılın en büyük ikinci patlaması olarak gösterildi. Radyasyon yaklaşık 1.000 kilometrelik alana yayıldı. Sebebi ise soğutma sisteminin bozulması olarak gösterildi.