Bursa'da, kulağının arkasını kene ısıran 3 yaşındaki bebeği, tıbbi alet olmadığı gerekçesiyle müdahale etmeden evine gönderen Uludağ Üniversitesi doktorları ve sorumlular hakkında soruşturma başlatıldı. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimi Kayıhan Pala, yaşanan olaylardan dolayı aileden özür diledi. Edinilen bilgiye göre, önceki gün, Nilüfer'in Karacaoba Köyü'nde evinin önünde oynayan Öztürk ailesinin 3 yaşındaki oğlu Taha'nın kulağının arkasına kene yapıştı. Keneyi çıkartmayan fayans işçisi baba Özcan Öztürk (32) oğlunu Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne kaldırdı. Burada doktorlar tarafından kene çıkartılmak istendi. Ancak bu sırada kene kopunca, baş kısmı derinin altında kaldı. Kalan parçanın çıkartılması için gerekli olan biyopsi zımbasının (biops punch) hastanede bulunmadığını belirten görevliler, durumu baba Öztürk'e söyledi. Akşam tıbbi malzeme depoları kapalı olduğu için, bütün aramalara rağmen doktorların istemiş olduğu biyopsi aletini bulamayan baba çaresizce geri döndü. Öztürk, doktorların "Çocuğa cerrahi operasyon yapmamız lazım" demesine karşı çıkarak oğlunu ameliyat ettirmedi.
Ardından çocuğunu alarak Bursa Çekirge Devlet Hastane'sine giden baba oğlunu burada da tedavi ettiremeyince özel bir hastaneye götürdü. 3 hastane dolaşan baba, olayı basına yansıtınca skandal ortaya çıktı. Yapılan araştırmada üniversitenin elinde kenenin çıkartılması için gerekli olan biyopsi aletinden 382 adet bulunduğu ve bir tanesinin piyasa fiyatının 3 YTL 60 kuruş olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimi Kayıhan Pala, bir basın toplantısı düzenleyerek, aileden özür diledi. Olayın doktor hatası ve yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını söyleyen Pala, "Hastaya olay bu cihaz olmazsa bu kenenin başı alınamaz gibi anlatılmış. Bu cihaz olmadan da kenenin başı küçük bir cerrahi müdahale ile çıkartılabilirdi. Bu küçük bir neşterle yapılabilirdi" dedi.
Baba Özcan Öztürk'ün haklı olduğunu ve yaşanan olaylardan dolayı üzgün olduklarını söyleyen Pala, "Kusura bakmayın. Böyle olsun istemezdik. Bu kurumlara sahip çıkmalıyız" diye konuştu. Küçük Taha'ya ilk olarak acildeki görevli doktor tarafından müdahale edildiğini söyleyen Pala, "Operasyon sırasında kenenin tümü çıkartılamamış, başı deri altında kalmıştır. Bunun üzerine dermatoloji bölümünden gelen doktor, biops punch aleti olmadan bunun çıkartılmayacağını söylemiştir. Bu sırada çocuk acilde bu alet bulunamamıştır ve aileden tıbbı malzeme depolarından alması istenmiştir. Aleti bulamayan aileye ardından cerrahi müdahale edilmesi önerilmiş, ancak aile bu işlemin sadece biops punch aleti ile yapılabileceğine inandığı için, bunu kabul etmeyerek hastanemizden ayrılmıştır. Bizim burada iki yanlışımız var. Birincisi, arkadaşlarımızın bu aletin hastanede bulunmasından haberlerinin olmaması, ikincisi ise, sosyal güvenlik kurumu yönetmeliğine rağmen acilden başvuran hastaların tıbbi malzeme aldırmak için dışarıya gönderilmesi, bu kurumumuz adına yapılan yanlışlardır. Bu konu ile ilgili olarak toplanıp doktorların ifadelerine başvurduk. Soruşturmanın başlatılması için dekanlığa gönderdik" şeklinde konuştu.
Biops punch aletinin bir zımba olduğunu ve cilde sokulup o bölgenin çıkartılmasını sağlandığını hatırlatan Pala, "Bu kene çok rahatlıkla küçük bir cerrahi operasyonla çıkartılabilirdik. Haklı olarak ailenin bilgi eksikliği ve tatmin olmaması bu olaya meydan vermiştir" ifadelerini kullandı. Baba Özcan Öztürk ise, "İki doktor da gelerek oğlumu gördü. Biops punch malzemesi olmadan alamam diyerek not düştüler. Aleti bulamayınca kesip alalım dediler. Ben, sıkıntı olmayacağını garanti ediyorsanız tamam dedim. Bana 'sen imzala, ondan sonra cerrahi müdahale yapacağız' dediler. Bize açıklama doğru düzgün yapılamadı. Ben de tereddütte kaldığım için hastaneden ayrıldım" dedi. Küçük Taha'nın kulağının arkasındaki kene parçası bugün Uludağ Üniversitesi'nde çıkarılacağı öğrenildi. Kenenin zararsız
olduğu bildirildi.