''Bu ne muhabbet''

Başbakan Tayyip Erdoğan, Şemdinli-Derecik bölgesinde BDP’li milletvekillerinin teröristlerle samimi konuşma ve kucaklaşma görüntüleriyle ilgili, “Bize düşen nedir? Bu ne muhabbet demektir? Muhabbetleri bu kadar ileri derecededir” dedi.

‘Bölücü terör örgütü’ desene
Şunu çok net söylemek zorundayım. Aslında bunu yazılı ve görsel medyanın çok daha farklı şekilde de işlemesi lazım. O da şu: Türkiye’de oynanan senaryonun, farklı bir versiyonu. Yaptığım birçok konuşmada, parlamentodaki uzantısı BDP’ye ‘Batı, bölücü terör örgütünü ilan ediyor. Bu terör örgütü. Siz niçin bunu söylemiyorsunuz, açıklayın’ dedik. Bugüne kadar BDP hiçbir zaman ‘Bir terör örgütüdür’ diye ilan edememiştir. Çünkü onların parlamentoya girme veya varlık sebebi bölücü terör örgütüne bağlıdır. Bölücü terör örgütünün oluşturduğu korku toplumu içinden bunlar parlamentoya gelmektedirler. Eğer Güneydoğu’da benim Kürt kardeşim bu korkunun altında olmamış olsa, bu tehdidin altında olmamış olsa o zaman zaten bunlar şu anda aldıkları oyların kahir ekseriyetini alamayacaklardır.

Aynı senaryolar oynanmıştı
Ama işte gördüğünüz gibi milletvekilleri, kardeşler olarak birbirine sarılabiliyor. Bunların hepsi kayıtlarda var. Medya zaten bunların tespitini de yapmış vaziyette. Tabii, bize düşen nedir? Bu ne muhabbet demektir? Muhabbetleri bu kadar ileri derecededir. Ve aynı şey, bundan önce de buna benzer senaryolar yine oynanmıştır.

Hep diyoruz, ‘CHP- BDP aynı’
Ve bakınız, daha önceki olayda da dağa kaçırıldığı söylenen milletvekili arkadaşımız da ‘Teröristler kaçırdı’ diyememişti. ‘Arkadaşlar, çocuklar’... Bu ifadeyi kullanmıştır. Bunlar tabii ortaya bir şey koyuyor. Nasıl bir senaryo var? Ne oynanıyor? Ne yapılmak isteniyor? Şimdi bunlar üzerinde milletçe düşünmemiz lazım. Biz boşu boşuna CHP ile BDP aynıdır demiyoruz. Ve birisi, bir diğerinin farklı versiyonudur. Olay bu kadar basittir.

Şehitlerimiz temel taşımız
Ne yazık ki teröre kurban verdiğimiz şehitlerimiz var. Tüm şehitlerimiz, bu güzel ülkemizin, inanıyorum ki adeta temel taşlarıdır. Köşe taşlarıdır ailelerine başsağlığı dilerken milletimizin başı sağ olsun diliyorum. Ve terörle ilgili bu mücadelede de mücadelemizin sonuna kadar yılmadan devam edeceğini de söylemek isterim.

Zalime karşı halkın yanında
Şu anda Arakan’daki Müslümanlar Türkiye’nin uzanacak elini bekliyor. Suriye’deki şu anda demokrasi mücadelesini, varlık mücadelesini veren kardeşlerimiz bu desteği bekliyorlar. Sığınmacı kardeşlerimizin sayısı 70 bine ulaşıyor. Onlara da gerekli desteği vermekte kararlıyız. Biz Suriye’de varlık mücadelesi veren zalim bir rejime karşı, demokrasiyi elde etme, iradesini ortaya koyma mücadelesini veren halkın yanındayız.

Nice bayramlara...
Nice bayramlara, bayram hassasiyeti içerisinde kavuşmayı Allah’tan temenni ediyorum. Dayanışmanın zirvede olması gereken günler. Ramazan Bayramı’nın asli adıyla Fıtır Bayramı olduğunu düşündüğümüz zaman gerçekten bütün imkânı olanların imkânı olmayanları arayıp bulduğu bir bayram.”

Biraz da dinlenelim
Bayram namazını Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, AB Bakanı Egemen Bağış ile Süleymaniye Camisi’nde kılan Başbakan Tayyip Erdoğan daha sonra cemaatle bayramlaştı ve kahvaltı etti. Başbakan Erdoğan gazetecilerin, “Bir tatil programınız var mı?” sorusuna da, “Şu anda İstanbul’dayız. Burası İstanbul değil mi? Olur ya. Birkaç gün de dinlenelim. Ama yurt dışında değil arkadaşlar” diye yanıt verdi.

(A.A)