BÜ öğretim üyelerinden YÖK’e tepki
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, ilişiği kesilen öğrencilerin, Boğaziçi Üniversitesi de olmak üzere devlet üniversitelerinin çeşitli bölümlerine yerleştirmesine tepki gösterdi.
İSTANBUL (ANKA) - Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, YÖK’ün, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı yükseköğrenim kurumlarından ve Polis Akademilerinden ilişiği kesilen öğrencilerin, Boğaziçi Üniversitesi de olmak üzere devlet üniversitelerinin çeşitli bölümlerine yerleştirmesine tepki gösterdi.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri tarafından Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’na yazılan yazıda, şöyle denildi:
“geçmişte benzeri olmayan bir af uygulaması” oluşturduğunu belirtilerek, “Kurumlarından uzaklaştırılmış/ayrılmış öğrenciler, belki doğal yollardan hiçbir zaman giremeyecekleri bazı üniversite bölümlerine yerleştirilmektedir. Bu yerleştirme, üniversitelerin lisans programlarına yerleşmenin üç yöntemi olan ÖSYM, dikey geçiş ve yatay geçiş usul ve esaslarına uymamaktadır. Dolayısıyla, bazı üniversitelerimize çok iyi puanlarla bile kontenjan kısıtlaması yüzünden girememiş binlerce öğrencinin hakkının yenilmesi söz konusudur. Yerleştirilen bu öğrenciler, yatay ve dikey geçişle kabul edilememiş olan başka öğrencilerin de önüne geçmiş olacaklardır”
-“SÜRECİ KAYGIYLA İZLİYORUZ”-
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, söz konusu uygulamanın, “genel olarak yasa ve uygulamalarda eşitlik ilkesini, özel olarak da eğitimde fırsat eşitliğini çiğnediği” görüşünde olduklarını ifade ederek şunları kaydettiler:
“Uygulama, ayrıca üniversitelerimizin akademik özerkliğini de hiçe saymaktadır; bu karar üniversite kurullarında görüşülmeden, onların haberi olmadan, tamamen tepeden ve merkezi olarak alınmıştır. Böyle bir yerleştirmenin üniversitelerimizin akademik kalitesine de ciddi zararlar vermesi söz konusudur. Son olarak, bu uygulama ve yaşanan tüm süreç, bizzat yerleştirilen öğrencilere de bir haksızlıktır, onlara da iyilik değil, kötülüktür. Öğretim üyeleri olarak bizler bu karar ve süreçten çok ciddi kaygı duymaktayız. Bu dilekçe ile Yüksek Öğretim Kurulu’na ve tüm kamuoyuna başvurmayı sorumluluğumuzun bir parçası olarak görüyoruz. Bu çağrıyı, anayasal eşitliğe, akademik özerkliğe, öğrencilerimize, ve yerleştirilen öğrenci ve velilerine de saygımız gereği yapıyoruz. Bu uygulamanın derhal durdurulmasını talep ediyoruz.”
