Birçok yemeğe katılarak tüketilen salça, özellikle soğuk kış günlerinde kahvaltılarda içine yumurta kırılarak ya da zeytinyağıyla tercih ediliyor. Üretici Yakup Işıkay, her yıl bu dönemde "isot reçeli" yaptıklarını ve bu sayede aile bütçesine katkı sağladıklarını söyledi.
İsot ve salça yapımının zorluğunu anlatan Işıkay, şöyle devam etti:
"Çocukluğumdan beri bu işin içindeyim. Sezon başlayınca her gün hal pazarından biber alıyoruz. Önce işçiler temizliğini yapıyor ve bozuk olanlar ayıklanıyor. Daha sonra makineye atılıp, tohumunu aldıktan sonra kuruması için sergi alanına bırakılıyor. Hava durumuna göre iki gün bekletiyoruz, sonra makinede çekerek salçaya dönüştürüyoruz. Ardından hava durumuna göre bir haftaya kadar güneşin altında bekletiyoruz."
Yakup Işıkay, isot ve isottan yapılan ürünlerin Şanlıurfa'da ayrı bir öneme sahip olduğunu vurgulayarak, bundan dolayı işlerini titizlikle yürüttüklerini ve en kaliteli biber salçasını yapmaya gayret gösterdiklerini ifade etti.
Söz konusu ürünün kahvaltılar dahil birçok yemekte kullanıldığını dile getiren Işıkay, şöyle konuştu:
"Biz biber salçasına reçel diyoruz, geçmişten beri bu böyle biliniyor, herhalde çok sevdiğimiz ve tükettiğimiz için öyle bir isim konmuş. Acı olmasına rağmen bize reçel gibi tatlı geliyor. Sabah kahvaltısında sade olarak da tüketilir, içine yumurta kırılarak da yenir. Çiğ köftede de kullanılır, diğer birçok yemekte de kullanılıyor. Biz yıllık yaklaşık 10 ton reçel üretiyoruz. İl dışına gönderdiğimiz gibi burada da satıyoruz. Kilogramını toptan 20-25 liradan, perakende de 30-35 liradan satıyoruz. Reçelin yapımı isottan daha meşakkatli. Önceden daha da zordu çünkü makineler yoktu ve her şeyi elle yapıyorduk, ellerimiz daha çok yanıyordu şimdi ise makinelerle birlikte işimiz nispeten daha kolayladı. Ama her şeye rağmen çok zahmetli bir iş ve çok işçilik gerekiyor. Acı olmasına rağmen çocuklar da ekmeğe sürüp rahatlıkla tüketebiliyor."
Şanlıurfa İsot Üreticileri Kooperatifi (ŞİKOP) Başkanı Bekir Polat ise kentte isot üretim sezonunun sürdüğünü anımsatarak, bu dönemde aynı zamanda "isot reçeli" de yapıldığını söyledi.
Reçelin başta kahvaltı olmak üzere birçok yemekte kullanıldığını aktaran Polat, şunları kaydetti:
"Kentte sonbaharın gelişiyle neredeyse her evde isot ve salça yapılır. Aynı zamanda isot üreticileri olarak biz de hem hemşehrilerimiz için hem de Türkiye'nin farklı kentlerine yollamak üzere bu ürünleri yapmaya başlarız. İsot reçeli kentin en önemli değerlerinden biri. İl dışından gelen insanların en çok tercih ettiği ürünlerin başında geliyor. Şanlıurfalılar da il dışına gittiklerinde reçeli hediyelik olarak götürürler. Üreticiler olarak sezonda yaklaşık 100 ton biber salçası üretiyoruz ve bunun yaklaşık yüzde 80'i kent dışına gönderiliyor. Bu işten de birçok aile ekmek yiyor."
Turistlerin en çok ziyaret ettiği mekanların başında gelen tarihi Balıklıgöl yerleşkesi civarındaki Kapalı Çarşı'da baharat satan Ramazan Ağca da en çok sattıkları ürünlerin başında "isot reçeli"nin geldiğini belirterek, insanların biber salçasını çok beğendiğini sözlerine ekledi.