Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Bu Ülkede Kadınların Yüzlerinde Gülümseme Değil; Korku, Dehşet Ve Gözyaşı Var

Eğer kadınlar o ülkede ağlıyorlarsa, eğer o ülkenin sokaklarında yürüdüğünüzde, kadınların yüzlerine baktığınızda korku ve dehşet görüyorsanız emin olabilirsiniz ki o ülke mutsuz bir ülkedir.

Bu Ülkede Kadınların Yüzlerinde Gülümseme Değil; Korku, Dehşet Ve Gözyaşı Var

Bir ülkedeki mutluluk kadının yüzünden okunur dediler; kadınların yüzlerine baktık, ağlıyorlardı.

“Bir ülkeye gittiğinizde havalimanına bakın. Havaalanı dinamikse, canlıysa, hareket ediyorsa, insanlar gelip gidiyorlarsa o zaman o ülkede istikrar vardır, refah vardır ve bir ikinci gösterge o ülkenin kadınlarının yüzlerindeki ifadedir. Eğer kadınlar o ülkede gülümsüyorsa, eğer o ülkenin sokaklarında yürüdüğünüzde kadınların yüzüne baktığınızda, kadınların yüzünde tebessüm varsa ve daha iyi dünya ümidiyle yaşıyorlarsa emin olabilirsiniz ki ki o ülke mutlu bir ülkedir. Refah dediğimiz zaman sadece havaalanı, elektrik ve diğer imkanlarla bunu ölçmek mümkün değil, mutluluğun o ülkenin kadınlarının yüzünden okunur halde olması gerekiyor.” demişti eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, hatırlıyor musunuz?

Havalimanlarının refahı şimdilik 36 ölü, 100'ün üzerinde yaralı kadar. Peki bu ülkenin refahını görmek için dünyanın en güvenli havalimanına mı bakalım, o havalimanında kendisi ölen, evladı ölen, kocası ölen kadının "gülümseyen" yüzüne mi? Sahi, kadının yüzüne bakıyor musunuz?

Tecavüze uğrayıp sesini çıkaramayan,

“Te­ca­vü­ze uğ­ra­yan do­ğur­sun, ge­re­kir­se dev­let ba­kar.” - AK Parti Bakanı Recep Akdağ

“Te­ca­vüz­cü, kür­taj yap­tı­ran te­ca­vüz kur­ba­nın­dan da­ha ma­sum.” “Te­ca­vü­ze uğ­ra­yan da kür­taj yap­tır­ma­ma­lı. Bos­na­’da ka­dın­lar te­ca­vü­ze uğ­ra­dı ama do­ğur­du­lar.” - AK Parti Mil­let­ve­ki­li, İn­san Hak­la­rı Ko­mis­yo­nu Baş­ka­nı Ay­han Se­fer Üs­tün

kocasından dayak yiyip evine yollanan,

"Kadına şiddet abartılıyor" - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

"Kadınları hafifçe dövüp korkutabilirsiniz"- AK Parti Kırıkkale İl Başkanı Mehmet Demir

“Med­ya olay­la­rı abar­tı­yor. Ka­dı­na yö­ne­lik şid­det al­gı­da se­çi­ci­lik.” - AK Parti Ba­ka­nı Fat­ma Şa­hin

besleyip büyüttüğü oğlunun asker omzunda gelen cenazesine "Affet beni oğlum, 18 bin liram yoktu" diyerek özür dileyen,

''400 vekil alınsaydı bunlar olmazdı'' - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

"Karakteri bozuk şehit babaları da var" - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

"Birkaç Mehmet şehit oldu diye Meclis'i toplamayız" - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik

"Şehitlerin ailesi bağırırsa cennete gidemezler" - İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran

oğlunu ekmek almaya gönderirken bilmeden ölüme gönderen,

"Eli sapanlı ve poşulu kardeşimize allahtan rahmet dilerim" - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

kızının yanmış cesedinin hesabını kime soracağını bilemeyen,

"O saatte dışarıda ne işi vardı?" Kamuoyu

hakları için savaşan,

savaşınca bir de "devletin" polisi tarafından vurulan kadından bahsediyorum.

Bu ülkede kadın için, sokaktaki adama gülümsese "bana gülümsedi, demek ki iş atıyor" diye tecavüze uğrayabilecek, üzerine bir de gülümsediği için "tahrik var" diye karşı tarafa cezai indirim aldıracak bir ortam varken Davutoğlu başka bir ülkeden bahsediyor olabilir mi? (#54607839 07.09.2015 10:07 kayranin kedisi)

Evet evet, kesinlikle başka bir ülkeden bahsediyor olmalı çünkü sadece son iki ayda Türkiye 80′in üzerinde evladını teröre kurban verdi.

Karakteri bozuk şehit babaları gibi şehit annelerinin de yüreklerine kor düştü anlayacağınız. Bağırmamaları gerektiğini biliyoruz, çünkü bağırırlarsa cennete gidemezler. Ama bu durumda gülümseyenini de göremedik pek. Siz gördünüz mü?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çok değil yirmi gün önce "Ne mutlu size ki evlatlarınız şehit oldu" demişti. Acaba Davutoğlu'nun gülümsemekten, mutluluktan kastı bu muydu? Çünkü son zamanlarda ülkemizde mutluluk tanımı epeyce değişti. (#54607910 07.09.2015 10:12 ~ 10:14 mutlulukhormonusaticisi)

Direnişin kurbanları vardı bir de. Hatta onların da anneleri vardı.

İnsanlar onların "şehit" olup olmadığını tartışadursun, biz geride kalanlara bakalım mı? İnanır mısınız, şehit anneleri de çok ağladı. Kiminin gözlerinde yaş kalmadı, kimi acıya dayanamayıp oğlunun peşi sıra gitti, onun yanına defnedildi.

Her cumartesi toplanan kadınlar vardı, onlar ne yapıyor sahi?

Her şeyden öte "anne" sıfatına haiz olmuş, içleri alev alev yanan bu kadınlar yıllarca her cumartesi bekledi, bekliyor. Kaybolan evlatlarının, yakınlarının acısını sessizce yaşayıp bekliyorlar sadece. Hatta bir de cop yemişlerdi hatırlıyor musunuz? Susmakla doğru yaptılar aslında. Bir kadın olarak susmaları gerekiyordu çünkü. Belki de bu ülkede kadının konuşması gibi sessizce oturması da yasak olduğu içindi hor görülüşleri. Bu ülkede kadın için her şey yasaktı. Oturacaksa evde oturabilir, üç çocuk yapabilir ya da börek açabilirlerdi mesela.

"Bir kadın olarak sus" - Bülent Arınç

“Türk ka­dı­nı evi­nin sü­sü­dür.” - AK Parti Ba­ka­nı Vec­di Gö­nül

"Her­kes için­de kah­ka­ha atan ka­dın if­fet­li de­ğil­dir." - Bülent Arınç

Bu noktada biraz kafamız karıştı. Kadın gülmeli mi gülmemeli mi? Ya da gülmeli ama evinin süsü olarak sadece evinde mi gülmeli? Aslında kadının adı ve rolü yıllardır bize açıkça anlatılıyor da biz anlamadık. Anlamamış olmamız kadınlığımızdansa affola...

Kadın en az üç çocuk yapsın. Biri tecavüz eder de hamile kalırsa doğursun. Zaten giyimi kuşamı tecavüze yol açmıştır. Doğursun kürtaj olmasın. Ama normal doğursun sezeryan olmasın. Yüksek sesle kahkaha atmasın. En kutsal görevi anneliği unutmasın. Ve börek açabilsin. Bir zamanlar börekler açtığı evladı askerdeyken gecenin bir vakti kapısına bir ambulans, bir rütbeli, bir sağlık görevlisi gelip evladının bir daha gelmeyeceğini söyleyebilir ama olsun. (#54607764 07.09.2015 10:02 ~ 10:04 bokunu cikartma)

En Çok Aranan Haberler