VAN (İHA) - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türkiye'nin kalkınmasını huzurunu bozmaya çalışan insanlar olduğunu belirterek, "Bu ülkenin birliğini, dirliğini sabote etmeye çalışan insanlar var. Huzur ortamında nemalanamayacaklarını anlayan insanlar var. Ancak kaos, kavga, kargaşa ve kanlı ortamda kendi emellerine ulaşabileceklerini düşünen insanlar var. Bütün toplum olarak bu konuda çok daha duyarlı olmamız gerekiyor" dedi.
Van'daki gezi ve incelemelerini sürdüren Bakan Çelik, Van Belediyesi tarafından İstasyon Mahallesi'nde tren rayları üzerine yaptırılan üst geçidin açılış törenine katıldı. Tören sonrası İstasyon İlköğretim Okulu'nu gezen Bakan Çelik, çıkışta gazetecilerin Van'da önceki gün yaşanan karakol baskını ve meydana gelen olaylarla ilgili sorularını cevapladı. Cumhuriyet Polis Merkezi'ne yapılan baskında iki polisin şehit edilmesini üzüntü ile karşıladığını belirten Bakan Çelik, huzur adası olan Van'da bu olayın son olmasını temenni ettiğini söyledi.
Bütün toplum olarak bu konuda çok daha duyarlı olmamız gerekiyor. Van, uzun yıllardan beri sükunet ve huzur adasıydı. Belediyemiz çok güzel hizmetleri halkımızın ayağına götürüyor. Merkezi hükümet olarak eğitimden sağlığa, hayvancılıktan ulaşıma, haberleşmeden her alana varıncaya kadar Van'a güzel hizmetler taşıyoruz. Biz bütün bunları yaparken buralarda bu tür üzücü olayların meydana gelmesi ve bazı ocakların söndürülmesi kabul edilebilir bir şey değildir" dedi.
"ŞU ANDA TÜRKİYE, BÜTÜN DÜNYADA KONUŞAN DURUMUNDADIR"
Bir gazetecinin, '3 Ekim'de Türkiye'nin AB'den üyelik için müzakere tarihi alacak olması sebebiyle bu olayların her tarafta meydana gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusuna ise Bakan Çelik, "Türkiye ne zaman büyük bir hamle yapsa birileri bir tarafından tutup çekmeye çalışıyor. Şu anda Türkiye, bütün dünyada konuşan durumundadır. Eğer bugün Galata Port, 4.3 milyar dolar, Tüpraş 4.140 milyar özelleştirme yapılıyorsa, Telekomun yarısı 6.5 milyar dolar ediyorsa bu Türkiye'nin dünyada gördüğü itibarı, ekonominin sağlam temellere oturmasının işaretidir. Ama Türkiye'nin düşmanları bunu istemiyor. Türkiye'nin düşmanları dışarıda büyük bir lobicilik faaliyeti ile aleyhimizde entrikalar çevirmeye çalışırken, içerde maalesef maşalar kullanılıyor. Buna alet olmamız gerekiyor. Eğer bir memlekette kaos kargaşa kavga varsa, bundan herkes zarar görür. Bundan kimse karlı çıkmaz. 12 Eylül 1980'den önce sokaklarda insanlar birbirini koyun boğazlar gibi boğazladı. 10 bin genç öldü. Orda da kimsenin faydası olmadı. Ölenler mezara gitti bir kısım insan da cezaevinde. Şimdi burada da aynı şey söz konusudur. Bunun faili olan insanlara bu iş yaramayacaktır. Herkesin bir kez değil, bin kere daha düşünmesi gerekiyor. Hükümetimiz, Türkiye'nin her karış toprağını, doğusunu, kuzeyini, güneyini, batısını aynı gören bir hükümettir. Hükümetimizin kesinlikle bu konuda kırmızı çizgileri vardır. Hükümetimiz bu özelliği ile de aslında Türkiye için bir şanstır. Herkes bu nimetin ve şansın farkında olması gerekir" şeklinde konuştu.