Bartın Üniversitesi ve Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği tarafından düzenlenen konferansta Türk Devletlerdeki Türk dünyası medyası konuşuldu.Bartın Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlik geçen yıl düzenlenen İsmail Gaspıralı Çalıştayı’nın ardından konunun medya boyutunda ele alınması şeklinde gerçekleştirildi. Programda konuşan Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Alsou Kamalieva Türk dünyasında Tataristan’ı anlattı.“BAĞIMSIZLIĞINIZIN KIYMETİNİ BİLİN”Kendisi de bir Kazak Tatarı olan Kamalieva, Tataristan’ın Rusya Federasyonu’na bağlı özerk bir Türk Cumhuriyeti olduğunu hatırlatarak, “Tataristan 1990 yılına kadar birkaç devlet adında kurulmuştur. 1990 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir. Ancak Rusya Federasyonu’na bunu kabul etmeyerek kendisine bağlı özerk bir devlet yapmıştır. 1992 yılında Tatar halkı devlet olmak için referanduma gitmiştir. Bu referandumda halkın yüzde 62’si evet oyu verse de hiçbir devlet tarafından tanınmadı. Türkiye Cumhuriyeti bağımsız bir devlettir. Bu bağımsızlığın kıymetini bilin” dedi.6 TÜRK DEVLETİNDE MEDYANIN YAPISI ANLATILDITürkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Güngör Yavuzarslan da Türk dünyasında basın yayın kuruluşlarını ve yapısını değerlendirdi. Yavuzarslan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Suriye Türkmen medyasını anlatarak, “Azerbaycan’da 3 bin 500 gazete, dergi, televizyon, radyo ve haber ajansı var. Burada sadece Türkiye’den TRT’nin yayınlarına izin verilmiştir. Kazakistan farklı dillerde yayın organlarının en fazla olduğu ülkedir. Kırgızistan ise yapılan düzenlemelerle devlete ait tekeli kırarak özgürlükler konusunda en fazla açılım yapan devlettir. 2011 verilerine göre Özbekistan’da 160 civarında gazete yayın yapmakta ve 195 dergi bulunmaktadır. Türkmenistan ise düşünce ve ifade özgürlüğünün anayasa hükümleriyle belirleyen bir yapıya sahiptir” diye konuştu.“SURİYE TÜRKMEN MEDYASI BÜYÜK SIKINTI YAŞIYOR”Suriye Türkmen medyasının iç karışıklıktan önce ve sonraki durumunu da karşılaştıran Yavuzarslan, “Mart 2011’den önce rejim hiçbir şekilde Türkmence yayına ve eğitime izin vermiyordu. Rejimin kontrolündeki medyada Türkmen gazeteci yok denecek kadar azdı. Şiddet olaylarının başlamasından sonra ülkeye gelen Türk gazetecilere buradaki gazeteciler rehberlik ve tercümanlık yapmıştır. Burada bu medya mensupları hep büyük sıkıntılar yaşamışlardır” ifadelerini kullandı.Ardından Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Görevlisi Alp Eren Demirkaya, Türk ve Tatar atasözleri üzerinden Türk dünyasının izlerini sürerek, Türk Devletleriyle Türkiye arasındaki kültürel bağa dikkat çekti.KÜÇÜK MÜCAHİT ŞİİRİYLE GÖZ DOLDURDUGerçekleştirilen etkinlikte Doğu Türkistanlı Mücahit Kaşgarlı ise okuduğu şiirlerle büyük beğeni topladı. 7 yaşındaki Mücahit şehitlere okuduğu şiir ve Necip Fazıl Kısakürek’in Sakarya şiirini ezbere okudu. Katılımcılara duygu dolu anlar yaşatan küçük Mücahit, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan’a Kaşgarlı Mahmut’un resmedildiği bir tablo hediye etti. Rektör Kaplan okuduğu şiirlerden dolayı Mücahit Kaşgarlı’ya övgü dolu sözler söyledi. Program, Tatar Türkçesi’yle okunan şarkının dinletilmesiyle son buldu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz