Bülent Arınç'ın katıldığı bir televizyon kanalında yaptığı "CHP'nin oyları artacak öyle görüyorum ben" ifadelerini kullanmış ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'la beraber yaptığı çalışmaları konuşmak istemeyerek "Beni kodese mi tıkacaksınız?" göndermesinde bulunmuştu.
Arınç'ın sözleriyle ilgili AK Parti'den ilk tepki ise Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Şamil Tayyar'dan gelmişti.
Arınç gelen eleştirilere sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla yanıt verdi. Sezai Karakoç'un "Anlamak masraflı iştir; emek, gayret samimiyet ister. Yanlış anlamak kolaydır oysa. Biraz kötü niyet biraz cahillik yeter" sözlerini açıklamasının başına koyan Arınç, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
"Fıkradaki mizah unsurunu çarpıtarak ve benim güncel siyaset hakkında konuşmaktan imtina ettiğimi düşünen bazıları beni korkaklıkla suçlamışlar. Çeşitli mecralarda yaptığım siyasi yorum, eleştiri hatta en doğal konuşmaları bile gündem olan biri olarak doğruyu söyleyen, ciddiyet ve vicdan sahibi biri olarak bilinmek benim için yeterlidir.
Son 10 yıldır gördüğüm bir manzara var. Televizyonlarda ve gazetelerde boy gösteren kıymeti kendinden menkul sözde siyasetçi ve gazeteciler türedi. Bazı medya patronları rahatsız oldukları gazetecileri kendi gazetelerinde işe alıyor, onları kullanıyorlar. Bir kısım siyasetçiler de şerrinden çekindikleri isimleri başını ağrıtacak endişesiyle kendi çevrelerinde tutuyorlar.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. pic.twitter.com/4jiPGhT7zv
— Bülent Arınç (@bulent_arinc) October 21, 2021
Bunların örneklerini her zaman görmek mümkün. Her devrin adamı ve her devrin kalıbına girme becerisi gösteren omurgasızlardan korkmam. Yetersiz nitelikleri sebebiyle siyasette ve toplumun gönlünde yer edemeyen bazılarının ismim üzerinden polemik yaratarak birilerine veya bazı makamlara yaranma çabası, beni doğru bildiklerimi ifade etmekten alıkoymaz.
Birileri tarafından maaşa bağlanan siyasetçi tiplerden olmadığım gibi kalemini ve kelamını para için satan bukalemun tiplerden de olmadım.
Program içerisinde kamuoyunun dikkatini çeken bir diğer ifade ise "CHP'nin oyları artıyor" cümlesi. CHP'nin oyları artıyor demek bi hüküm cümlesi değildir; bir tespittir.
Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu dönemi CHP'sini laiklik, laikçilik ve Kemalizm kavramları üzerinden mukayese ettim. Günümüz CHP'sindeki dine saygılı ve özgürlükçü laiklik anlaşıyının Baykal CHP'sinden farklı olduğunu ve bu durumun halk ile CHP arasındaki buzları eritmeye başladığına işaret ettim.
Bu tespitte AK Partililerin gocunmasını gerektirecek bir durum yoktur. Bu CHP'ye ait bir tespittir ve bunu CHP'liler pek tabii tartışabilir. Bir kısmı 'Hayır biz değişmedik' derken diğer bir kısmı bu tespiti haklı bulabilir. Bu tespitin doğruluğunu; oyların arttığı ya da azaldığı konusu ise kamuoyu araştırmacılarının gündemidir.
Benim sade ve anlaşır açıklamalarımda AK Parti'nin ya da başka bir partinin oylarının düştüğüne dair bir ifade yok. Ancak buradan bu anlamı çıkarabilme başarısı gösterebilecek akıl ve izan dışı cümleler sarf edenlere değer vermiyorum. "