Bülent Arınç: Türkiye'nin Tek Şansı Çözüm Sürecinin Başarıya Ulaşmasıdır

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Türkiye'nin tek şansı çözüm sürecinin başarıya ulaşmasıdır." dedi. Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce (BYEGM), 'Çözüm Süreci ve Yerel Medya' konulu 25. Yerel ve Bölgesel Medya Buluşması başladı. Batman Yeni Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıya Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Batman Valisi Yılmaz Arslan, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, BYEGM Genel Müdürü Murat Karakaya, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay ile Batman, Adıyaman, Bitlis, Bingöl, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van'dan yerel ve yaygın medya temsilcileri katıldı.Toplantıda konuşan Bülent Arınç, yerel basının önemi değinerek "Bir rüşveti kelam olarak kelam etmeyin. 40 yıllık siyasetçiyim siyasette en yakın dostlarımız çalışma arkadaşlarımız yerel medya mensupları oldu." dedi."Yerelde demokrasi yerel medya ile başlıyor" diyen Arınç, "Onlar şartları daha iyi biliyorlar cesaretle bu görevlerini yapmaya çalışıyorlar. Bir takım baskı altında olduklarını biliyoruz. ve maalesef çok zor şartlar altında çalışıyorlar." diye konuştu. Arınç konuşmasında şunları dile getirdi: Mısır'da cereyan eden olaylar sırasında TRT Kahire muhabirimiz Metin Turan, temmuz ayı içerisinde gözaltına alınmış daha sonra tutuklanmıştı. Serbest bırakılması için bütün yollar diplomatik açıdan hukuki açıdan hamdolsun biraz önce aldığımız haberde kendisi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bir medya mensubu olarak hepinizin mutlu olacağını düşünüyorum. Bu toplantının Batman'da yapılıyor olmasının ve 12 ili de kapsayacak çözüm sürecinin en yoğun destek gördüğü illerin birleştiği bir toplantıdayız. Bu süreç neredeyse bir yılı dolduracak bir hale geldi. Bir yılda geldiğimiz noktayı buradan da konuşuruz. Ama sizin illerde yaptığımız anketlerde yüzde 80 den düşmeyen desteğinin bazen 90 lara kadar çıkan bir desteğinizin olduğunu görüyoruz. Bunun için teşekkür ediyoruz.""Yılların kronik sorunlarının bitmesi insanların huzur ve güven içinde tatlı bir nefes alması kardeşlik bilincinin yeniden ortaya çıkması ve potansiyellerimizi yüzde bin artıracak özgürlük alanlarına kavuşmamız elbette çok önemli bu yüzden ben verdiğiniz destek için teşekkür ediyorum." diyen Bülent Arınç, "Türkiye 12 Eylül 2010 da yapılan ve yüzde 58 ile yapılan referandumda sadece anayasanın 26. maddesini değiştirmekle kalmadı Türkiye'nin paradigmasını değiştirdi. Yani artık darbelerin cuntaların darbe heveslilerinin yaşamayacağı darbe yapanların yargılandığı bir Türkiye'yi karşımıza getirdi. Bireylere daha çok özgürlük alanları açan bir anayasa değişikliğini karşımıza getirdi. Bakın bunun meyvesini dün Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararda görebiliriz. Anayasa Mahkemesi artık bireysel mahkemeleri kabul ediyor. Batman'da yaşayan herkes Türkiye'de yaşayan herkes şartları müsaitse Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor haklarının ihlal edildiğinden bahisle." ifadelerini kullandı."ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURUYLA ÇOK ÖNEMLİ BİR KARAR VERDİ"Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuruyla çok önemli bir karar verdiğini kaydeden Başbakan Yardımcısı Arınç, "Tutuklu bulunan milletvekillerinin uzun tutukluluk sürelerinden dolayı yaptıkları şikayeti karara bağladı. Bu kararda iki şey göze çarpıyor 4 buçuk yıl 5 yıl bir yargılama için çok uzun bir süredir bu bir hak ihlalidir. Milletvekilleri seçildikten sonra yerleri parlamentodur. Bu kararın gerekçesini okuyacağız ancak şuana kadar edindiğimiz bilgiler bence bu kararın hukuka uygun olduğunu gösteriyor. Bu konuda 3 yıldan beri dilimde pelesenk olmuş bir sözün ne kadar doğru olduğunu gösterdi. Ben 3 yılda başkalarının konuşmadığı bir sözü kendi düşüncem olarak ifade ediyordum. Bu tutuklama süreleri çok uzun ister asker olsun ister sivil olsun ister köylü ister şehirli olsun adil yargılanma hakkı denen şey tutukluğun bir tedbir olduğu tutukluluk bir cezaya dönüşmemelidir. Dava açıldıktan soruşturma yapıldıktan sonra mahkemeler mutlaka tutuksuz yargılamayı dikkate almalıdır. diye ifade etmiştim. O zaman bana kızanlar şimdi anayasa mahkemesinin kararını gördükten sonra haklıymışsın derlerse onları bağışlarım demezlerse de kızmam." şeklinde konuştu."BİR YARGILAMA SÜRECİ ADİL OLACAK KISA OLACAK TUTUKLAMA İSTİSNAİ OLACAK"Bülent Arınç, "Bir insan yargılanır beraat eder veya hüküm giyer önemli olan sonuca en kısa sürede ulaşmaktır. Bir yargılama süreci adil olacak kısa olacak tutuklama istisnai olacak. Şimdi bu sadece Mustafa Balbay veya Mehmet Haberal ile ilgili bir karar değildir. Türkiye'de yargılanması olan kim varsa Batman'ın kulağını çınlatıyorum Başta belediye başkanları olmak üzere bu karardan istifade edebilirler. Evet Anayasa Mahkemesi itiraf etmeliyim ki bir temiz mercii değil. Mevcut mahkemelerin üstünde bir karar verecek bir noktada değil. Ancak anayasa mahkemesinin verdiği kararı herkes can kulağı ile dinlemek ve eğer dosya buna müsaitse biran evvel bu kararın gereğini yerine getirmek mecburiyetindedir. İsimleri kim olursa olsun hangi davadan yargılanıyorsa yargılansın 3.4.5 yıl bir tutuklama süresi olarak uzundur anayasaya aykırı olduğu düşünülmüş AİHM kararları gerekleri dikkate alınmalıdır. İkincisi milletvekilleri şu veya bu şekilde aday gösterilmiş haklarında daha önce dava varken hatta kendileri tutukluyken seçilmiş olabilirler ama onların tahliye edilmeleri ve mutlaka TBMM'de Haberal'ın yaptığı gibi ant içerek göreve başlamamalarını şahsen düşünüyorum. Bunu da bugün değil en az 3 yıl önce söyleyen bir arkadaşınızım. Hangi partiden milletvekili seçildiği önemli değil mademki bir parti onu aday göstermiştir, veya bağımsız adaylığını koymuş halkta onu seçmiştir milli iradenin seçtiği bir insan parmaklıklar arkasında kalamaz. Meclise gelir hakkındaki yargılamalar elbette devam eder yargılama sonucunda mahkumiyet olursa da geri kalan bu kadar süren vardır gel bakalım derler." dedi.Davetlileri Kürtçe selamlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise çözüm sürecinin, çok uzun yıllar devam eden kardeşlik ve etnik boyutları ön planda olan Kürt sorununun Ortadoğu'da ilk defa daha çok demokrasi ve daha çok temel ve hak özgürlüklerin artırılmasıyla, kardeşlik hukuku içerisinde çözülmeye çalışıldığını vurguladı.Bakan Şimşek, demokrasinin çok temel bir unsuru olan medyanın özelilikle de yerel medyanın bu sürece katkısının çok önemli olduğunu kaydederek, bu sürecin başarısı için sahiplenilmesi gerektiğini belirtti.