Buluntu Hoca’nın Harabe Evi…

Esnaf ‘burası yetkililer tarafından değerlendirilmeli’ dedi. Sarayönü Caddesi Yusuf Paşa Cami karşısında bulunan tarihi evin restore edilmesini isteyen bölge esnafı, “Burası Şanlıurfa’nın yetiştirdiği büyük alim ve zatlardan Buluntu Hoca’ya ait. Onun gibi muhterem bir insanın evinin bu halde olması bizi üzüyor. Ayrıca ev eski Urfa taşından yapıldığı için yılan, akrep gibi zehirli hayvanlar türüyor. Esnaf olarak buranın Valilik veya İl Özel İdaresi tarafından değerlendirilmesini istiyoruz” dedi.

Çok sayıda bölmeden oluşan yüzlerce metrekarelik alan şimdilerde depo olarak kullanılıyor. Evin sıra geceleri yapılmak amacıyla konuk evine çevrileceği de ileri sürülen görüşler arasında. Buluntu Hoca’nın yaşayan yakınlarından ise konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

HACI ABDURAHMAN EFENDİ [BULUNTU HOCA] (1868-1967) KİMDİR?

Şanlıurfa’nın yetiştirmiş olduğu büyük din âlimlerindendir. Liva Haber Gazetesi’nde yer alan bilgilere göre, 01.07.1868 yılında Urfa’da doğdu. Hacı Mustafa Hafız ve Hacı Ramazan Hafız efendi’den miftahizade Hasan Açanal ile birlikte ders aldı.

Daha sonra Suriye’ye giderek 10 yıl boyunca orada kalıp, ilim derslerini ilerletmiştir. Arapça ve İbranice dillerini biliyordu. Suriye’den geldikten sonra medrese tahsilini tamamlamış, daha sonra amcası kızı İslim hanımla hayatlarını birleştirmiştir. 5 kızı ve 3 oğlu bu evlilikten dünyaya gelmiş, oğullarından birisi Çanakkale’de şehit düşmüştür.

Diğer oğlu ise Suriye’de kuyuya düşmüş, 3’uncu oğlu ise kervanda hastalanıp ölmüştür. Buluntu Hoca Halil’u Rahman medresesinde Arap Mehmet Hoca ve Zeki Hoca gibi birçok kişiye ders vererek onları yetiştirmiştir. Kendisine müftülük teklif edildiğinde yükünün ağır olduğunu söyleyerek kabul etmemiştir. Halepli bahçede türlü alemler yapıldığından ve bu alemlerin balıklı gölede ulaşacağını düşünüp, şimdi ki medreseleri satın almıştır.

Aydın bir kişiliğe sahipti. İnsanoğlunun aya gideceğini kabullenmişti. Müzikiye merakı vardı. Saraçzade Abbas efendiden ders aldığını söylemiştir.

Bir gün atının ayağına büyük bir yılan sarılır, torunu gelir derki “dede atının ayağına bir yılan sarılmış” gelir ve ey yılan çek git buradan der ve o yılan atının ayağından çözülerek oradan uzaklaşır.

Âlimliğinden dolayı devletçe maaş bağlanmıştı. Askerlikten muaf tutuldu. Ölümümden 15 yıl önce torunlarından Nejat Ergüven’den yeni Türk alfabesini öğrenmek istediğini ve öğrendiği bilinmektedir.

Osmanlı Devleti zamanında Boybeyi olan soyadı Cumhuriyet devrinde Buluntu olarak tescil edildi. 25.11.1967 yılında vefat etti. O büyük Âlim Balıklıgöle defin edildi.