Japon bir aşçının yanlışlıkla keşfettiği bir maddeyi dondurmada kullanan Japon bilim insanları erimeyen dondurma üretmeyi başardı.
Japonların ilginç buluşlarına eklenen ve Kanazawa şehrindeki araştırma merkezinin çalışanlarını bu buluşa iten şey, yaşadıkları bir tartışma oldu.
Bir pastanede çıkan tartışmadan yola çıkan ekip, polifenolün süt kremasını anında katılaştırdığını fark etti.
2011 yılında Japonya’yı vuran tsunami sonrası bölgedeki nükleer santralde sızıntı gerçekleşmiş ve civardaki tarlalarda yetişen böğürtlenlerin şeklinde değişiklik yaşanmıştı. Şeklinin bozukluğundan dolayı alıcı bulamayan böğürtlenleri krema yapımında kullanmak isteyen bir aşçı böğürtlenlerin kremayı aşırı bir biçimde katılaştırdığını fark etti . Bu şikayeti haber alan Kanazawa Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı kremanın katılaşmasına polyphenol adlı bir maddenin sebep olduğunu tespit etti.
Böğürtlende bulunan maddenin su ve yağı bir arada tuttuğunu tespit eden araştırmacılar aynı maddeyi dondurmada da kullandı. Kullanım sonrası dondurmanın uzun süre oda sıcaklığına sahip ortamda bırakılmasına rağmen erimediği görüldü.
Ekip adına açıklama yapan Tomihisa Ota, "Polifenol sıvısı, su ve yağın ayrışmasına engel olan bir özelliğe sahip. Bu yüzden onu içeren bir kremanın şeklini bozması ve erimesi çok daha uzun zaman alır" dedi.
Erimeyen dondurmanın bir topu, yaklaşık 4.5 dolardan satılıyor.
Sadece Japonya’da satışa sunulan erimeyen dondurma tüm dünyaya açılmayı bekliyor. Kim bilir belki bu yaz erimeler dondurma yiyebileceğiz.
İskoç bilim insanları da geçtiğimiz yıllarda bu konuda adım atmış ve uzun süre erimeden muhafaza edilen dondurma üretmeyi başarmışlardı.
Edinburgh ve Dundee üniversitelerinin ortak yürüttüğü çalışma sonucu keşfedilen protein sayesinde dondurmaların artık erimeyeceği ortaya çıktı. Araştırma neticesinde soya fasulyesinde doğal olarak bulunan 'BsIa' isimli proteinin dondurma içindeki su, yağ ve havayı bir arada tuttuğunu ve dondurmaların daha yavaş erimesine sebep olduğu keşfedildi.
Uzmanlar buldukları proteinin dondurmanın tadında ve dokusunda da ilerleme sağlayacağını bildirdi. Bulunan protein sayesinde dondurmalar artık daha az yağ kullanılarak üretilebilecek.
Yapılan keşfin enerji harcamalarını da azaltacağı belirtiliyor. Bulunan yeni protein sayesinde dondurma üreticileri artık ürünlerini daha az enerji kullanarak daha uzun süre erimeden muhafaza edebilecek. Erimeyen dondurmaların en kısa sürede raflarda yerini alması bekleniyor.
Yaz aylarının favori yiyeceklerden olan dondurma birçok ülkede farklı lezzetlerde yapılmaktadır. Ancak otantik Türk dondurması “Maraş Dondurması” benzersiz ve dünyanın diğer bölgelerinde yapılan dondurmadan çok farklıdır. Maraş’ın dondurma tarifine özel bir lezzet vermek için salep tozu ve aromatik reçine eklemektedirler. Dondurmanın diğer bir özelliği de sakız gibi gerilmesidir.
Türk dondurması iki şey açısından benzersizdir: İçindekiler ve erime direnci. Maraş dondurması daha çok süt, şeker, salep ve aromatik reçineden hazırlanmaktadır. Muhtemelen ilk olarak Kahramanmaraş bölgesinde üretilmiştir dolayısıyla Maraş Dondurması olarak bilinmektedir. Mor orkideden elde edilen salep ve aromatik reçine dondurmanın çiğnenebilecek dondurmanın oluşmasına katkıda bulunmaktadırlar.
Yapıştırıcı ve güçlü içeriği dolayısıyla Maraş dondurması bazen çatal ve bıçakla yenilmektedir