Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde Ege Bölgesi’nin en modern belediye binası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından hizmete açıldı.
Kılıçdaroğlu, açılış öncesi yaptığı konuşmada, ''Bütün komşularımızla barış içinde yaşamamız varken, savaş bizim neyimize? Niye savaş tamtamlarını çalıyoruz? Birbirimizi kucaklamalıyız'' dedi.
İzmir’den karayolu ile Burhaniye’ye gelen Kemal Kılıçdaroğlu, Belediye Başkanı Fikret Akova tarafından ilçe meydanında büyük bir coşku içinde karşılandı.
CHP’nin 7. genel başkanı olan Kılıçdaroğlu’nun ilçeye 7. kez gelişinin özelliği bulunduğunu belirten Belediye Başkanı Fikret Akova, “1995 yılında Tansu Çiller tarafından temeli atılan belediye binasını bitirmek bize nasip oldu. Belediyemizin 145. yıldönümünün de Burhaniyelilere yakışır, çağdaş bir hizmet binasına kavuşturabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Emeği geçen herkese minnettarız. Bugün bizim düğün günümüz” dedi.
Yürüyerek geldiği belediye binasındaki konuşmasında büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 7 düvele karşı savaştığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Atatürk bağımsız ülke kurmak için, özgür bir ülke kurabilmek için, çağdaş ve onurlu bir Türkiye kurabilmek için bu mücadeleyi verdi. Yaşamının sonuna kadar verdi. Hiç bir zaman bir liderin önünde diz çökmedi. Kimseden lütuf beklemedi. Aç kalırım ama onurumu korurum dedi. Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihine bir bakın pek çok batılı devlet adamını ulusal kurtuluş savaşı sonrası Mustafa Kemal’e gelip, ona şükranlarını sunduklarını hep beraber biliyoruz. Çünkü o düşmanın bile saygı duyduğu büyük bir liderdi. Şimdi geldiğimiz noktaya bakalım.”
Bütün komşularımızla barış içinde yaşamamız gerektiğini anlatan
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Savaş bizim neyimize. Niye savaş tamtamları çalıyoruz. Barış içinde yaşamak varken, huzur içinde yaşamak varken, birbirimizi kucaklamak varken."
Mustafa Kemal'in 7 düvele karşı savaştığını anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:"Ama, savaşı bitirdikten sonra söylediği cümle şuydu: ‘Savaş zorunlu olmadıkça, bir cinayettir’ Hiçbir zaman savaştan yana bir politika izlememişti. Kendi ülkesine gelen düşmanlardan kurtulmak istemişti o. Bir başka ülkenin toprağını işgal etmek gibi hiçbir düşüncesi asla olmamıştı. O Misakı Milli sınırları içindeki gerekeni yapmıştır. 7 düvele karşı savaştıktan sonra, ‘Ben yurdumda da barış istiyorum dünyada da barış istiyorum’ demiştir. Yurtta barış, dünyada barış onun temel ilkesi olmuştur. Şimdi geldiğimiz noktada eğer siz, bir başka ülkenin veya ülkelerin veya egemen güçlerin Orta Doğu’da taşeronluğunu üstlenirseniz Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihine ters düşmüş olursunuz. Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi Türkiye Cumhuriyeti’nin onurlu duruşu ile at başı gider. Hiç kimseye ama hiç kimseye hakaret etmeyiz."
Savaş tamtamları yapılmasına karşı çıkan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Hiç kimseye savaş tamtamları çalarak üzerine yürümeyiz. Hep beraber sadece kendi ülkemizi değil, kendi coğrafyamızın onurlu büyük bir devleti olarak herkesi kucaklamaya çalışırız. Orta Doğu’ya bakın, Balkanlara bakın, Kafkaslara bakın, tüm çemberimize bakın, bu çember içinde çok sayıda etnik kimlikler görürsünüz. Farklı insanlardan görüşler görürsünüz. Ama bu çerçeve içerisinde Türkiye Cumhuriyeti ağırlığı Müslüman olan ama onurlu duruşu ile her zaman saygı duyulan bir Türkiye Cumhuriyeti görürsünüz. Bunu var eden Mustafa Kemal’in felsefesidir. Onun sosyal, laik, hukuk devleti ilkesidir. Bu ilkelerden ödün vermeden yolumuza devam edeceğiz. Bizi biz yapan, onurlu bir devlet yapan yapı budur. Biz ülkemizi, insanımızı seviyoruz. Bizi son zamanlarda, son 30 yılda bizi sorunla karşı karşıya getiren ülkeler var. Ülkemizde terör dediğimiz bir bela var.”
Terör belasını aşmak zorunda olduğumuzu söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bunu aşmanın yolu siyaset kurumunun görev yapmasıdır. Bunu aşmanın yolu, siyasetçilerin bir araya gelmesidir. Bunu aşmanın yolu aldığımız oyun hakkını vererek, bu sorunu çözmek için masaya gelip, düşüncelerimizi özgürce tartışmaktır. Eğer siz bu sorunu birileri çözsün diye ihale ederseniz, Türkiye'nin emin olun dostu yoktur''
Dış politikanın, ülkelerin ortak çıkarları üzerinde yükseldiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ''Çıkarları, başka ülkelerin çıkarlarına endekslerseniz her zaman kaybederseniz. Türkiye, Mustafa Kemal'in kurduğu cumhuriyeti, onun getirdiği onurlu Türkiye Cumhuriyeti, bu ilkeden hiç sapmamıştır, bundan sonra da sapmamalıdır. Temel hedefimiz onurlu, dik duran, bölgesinde güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti'dir''
Kılıçdaroğlu, kentli olmanın hayatı, dünyayı sorgulamak olduğuna değinerek, kentliliğin özgürce dolaşabilmek, düşündüğünü özgürce dile getirebilmek anlamına geldiğini ifade etti.
Kentte yaşayıp, düşünülenler özgürce dile getirilemiyorsa, bir sorun olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: ''Kentli olup, kentte yaşayıp, çocuğunu üniversiteye gönderen bir anneyi düşünün. Kentli olmak, eğer o annenin çocuğu, parasız eğitim istedi diye, bir pankart açtı diye 11 yıl hapse mahkum ediliyorsa, o annenin dramını kentli olarak bilmemiz ve yaşamamız demektir. Kentli olmak hesap vermek demektir. Gerçek adaletin önünde hesap vermek demektir. Eğer siz YÖK denen kurumun başkanlığını yapmışsanız, bütün üniversitelere hizmet etmişseniz, gün gelip devran dönüp birileri sizden bilgi istemek, size hesap sormak istiyorsa, siz yurt dışında tatilde iseniz, 'evet, ben aranıyorum, ülkemde aranıyorum, benden hesap soracaklarmış, ülkeme gideceğim ve hesabımı vereceğim' diyorsanız ve geliyorsanız ülkenize, yargıcın önüne geçiyorsanız, yargıç, 'yurt dışından geldi ama kaçabilir, onun tutuklanması gerekir' diye karar veriyorsa, o karara kentli olarak ortak tepki vermemiz gerekir.''
Ardından hayırlı olması dileğiyle yeni belediye binası hizmete açıldı. Açılış sonrası belediye binasını gezen Kılıçdaroğlu, Akova'yı kutladı. Festival etkinliklerine katılan Kılıçdaroğlu, Edremit Körfez Havaalanı'nda bekleyen özel uçakla Ankara'ya gitti.
Açılış törenine, CHP Balıkesir milletvekilleri, CHP İl Başkanı Muzaffer Mavuk, Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, Küçükköy Belediye Başkanı Mesut Ergin, Akçay Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu, Rauf Denktaş’ın oğlu Serdar Denktaş, diğer ilçe ve belde belediye başkanları, teşkilat başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile vatandaşlar katıldı.
1995 yılında Türkiye’nin ilk kadın başbakanı Tansu Çiller’in temelini attığı bina 3 bin 250 metrekare alana oturuyor. Binada, 200 metrekareli meclis salonu, partiler için meclis grup odaları, başkanın ayrı çalışma odası, başkan yardımcısı odası, yeni encümen odası, belediye birimleri için ise açık çalışma ofisleri, 300 metrekarelik arşiv bölümü ve bir katında otopark bulunuyor. 600 metrekarelik teras katı ise, kafeteryanın yanı sıra çeşitli sergiler, konserler ve bunun gibi etkinlikler düzenlenebilecek. Bu arada binanın önünde ilçenin 2. meydanı olacak büyüklükte 750 metrekare yeşil alanı bulunan bin 400 metrekarelik yer bulunuyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz