Büro Memur-sen Adliye Çalışanlarının Haksızlığa Uğradığını İddia Etti

Büro Memur Sen Aksaray İl Başkanı Şaban Bülbül, adliye önünde yaptığı basın açıklamasında adliye çalışanlarının haksızlığa uğradığını iddia etti.

Adalet Bakanlığı’na bağlı olarak Türkiye’nin 81 ilinde ve ilçelerinde görev yapan yaklaşık 80 bin adliye çalışanının uğradığı adaletsizlikleri haykırmak istediklerini belirten Bülbül, “Adli ve idari yargı mercilerinde her gün binlerce dosya işlem görmekte, yüzlerce dosya da kayıtlara girmektedir. Her geçen gün artan iş yüküne paralel olarak adliye personelinin göstermesi gereken fedakarlıklar da gün geçtikçe çoğalmaktadır. Adliye personeli ileri demokrasi için, ülkesi için, vatandaşlar için, adalet için gecesini gündüzüne katarak mesai mefhumu gözetmeden çalışmaktadır. Herkese adalet dağıtılan adliyelerde, maalesef çalışanlara adaletli davranılmamaktadır. Personel, çok çalışmakta ancak emeğinin karşılığı olan ücreti alamamakta, özlük hakları her geçen gün erimektedir. Hatta çalışanların var olan hakları da elinden alınmaktadır. Kendinden, ailesinden fedakarlıkta bulunarak özveri ve büyük gayretle çalışan kurum personelinin çalışma azmi kırılmaktadır. Kamu görevlileri hakkında çıkartılan yasaların çoğu zaman çalışanların aleyhine hükümler taşıdığını görüyoruz. Bu sistem böyle devam ettiği müddetçe gelir dağılımındaki adalet sağlanamayacağı gibi ülke ekonomisi de istenen refah seviyesine hiç bir zaman ulaşamayacaktır. Bu durumun özellikle mali disiplin adı altında alt gelir grubundaki memurun gelirini azaltarak ekonomiyi düze çıkaracağını zanneden Maliye Bakanlığı tarafından bilinmesini istiyoruz” dedi.

Adalet Bakanlığı’nda mahkumların sorunlarının çözümü için bir günde yasa tasarısı hazırlanırken, mahkumlara ödül sistemi getirilirken 80 bin adliye personelinin sorunlarının çözüm için hiçbir yasa tasarısı hazırlanmadığını öne süren Başkan Bülbül, “Bırakın yasa tasarısını bir tek yönetmelik bile hazırlanmadı. Bakanlıkta önceden uygulanan nöbet ücretleri ve havuz sistemi kaldırılarak çalışanlar mağdur edildi. Bu da yetmezmiş gibi fazla mesailerin ve yol yardımlarının kaldırılması, promosyon dağıtımındaki adaletsizlik de bu işi artık işkence haline getirdi. Her yıl iki kez yapılan kurum idari kurul toplantılarında personelin sorunları hep kulak ardı edildi. Bürokrat ve siyasetçiler kendi konumlarını korumak uğruna bu sorunların çözümü için kılını dahi kıpırdatmadı. Hindistan’da kalkan kast sistemi Adalet Bakanlığı’nda hala devam etmektedir. Her yıl olduğu gibi Adalet Bakanlığı 2013 yılı bütçesinde personelin adı dahi geçmemektedir. Bilindiği gibi, son bir yıl içinde doğal gaza, elektriğe ve akaryakıta ortalama yüzde 30’un üzerinde zam geldi. Zorunlu olarak tüketmemiz gereken her ürüne ardı ardına zam yapılmakta. Buna rağmen çalışanların durumu düşünülmemektedir. Kaşıkla verilen zamlar kepçeyle geri alınmaktadır. Kendi personeline karşı adil olmayan, 80 bin personelini görmezden gelerek yıllardır yapılan bu uygulamalar, Adalet Bakanlığı’nın adının personelce tartışılır hale getirdi. Bakanlığın adının Hakim, Savcılar ve Cezaevleri Bakanlığı olarak değiştirilmesini öneriyoruz” diye konuştu.