Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinde, bir lise öğrencisi, aynı sınıftaki kız arkadaşını silahla öldürüp intihar girişiminde bulundu.
Alınan bilgiye göre, Hürriyet Mahallesi'nde, lise öğrencisi H.C. (16) sabah erken saatlerde geldiği okulda, aralarında problem olduğu öğrenilen kız arkadaşı Nilüfer Acar'a (16) yanında getirdiği silahla ateş etti.
H.C, daha sonra aynı silahı başına doğrultup, ateşleyerek intihar girişiminde bulundu.
Öğretmenlerin haber vermesi üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri, Acar'ın hayatını kaybettiğini belirledi. Ağır yaralanan H.C ise Çekirge Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Okuldaki diğer öğrenciler ise evlerine gönderildi. Polis ekiplerinin olayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor.
DURAN KALBİ ÇALIŞTIRILDI
Bursa'nın merkez Osmangazi İlçesi'ndeki Hürriyet Anadolu Lisesi'nde 16 yaşındaki Nilüfer Acar'ı tabancayla vurduktan sonra intihara kalkışan ve hastanede tedavi altına alınan Hasan C.'nin acil serviste duran kalbinin yeniden çalıştırıldığı bildirildi. Hasan C.'nin Çekirge Devlet Hastanesi yoğun bakım ünitesindeki tedavisi devam ediyor.
NİLÜFER'İN CESEDİ ADLİ TIP KURUMU'NA KALDIRILDI
Yaşanan olay nedeniyle bir gün tatil edilen Hürriyet Anadolu Lisesi'nde Cumhuriyet Savcısının incelemesinin ardından arkadaşının silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Nilüfer Acar'ın cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.
FECİ OLAYDAN YENİ AYRINTILAR GELMEYE DEVAM EDİYOR
Polisin yaptığı araştırma ve görgü tanıklarının ifadesine göre, olayın yeni ayrıntıları ortaya çıktı. Hasan C.'nin sabah okula aynı sınıfta okuduğu arkadaşı Nilüfer Acar ile birlikte geldiği ve kendileriyle birlikte sınıfa girmek isteyen bir arkadaşlarını dışarıya çıkardıktan sonra, önce Nilüfer Acar'a ateş ettiği ve ardından kendini vurduğu bildirildi. Silah sesini duyan öğretmenler ve öğrencilerin boş sınıfa girmesiyle olay ortaya çıktı. Olayda kullanılan tabancanın ise Hasan C.'nin bir fabrikada çalışan babasına ait ve ruhsatsız olduğu öğrenildi.
MİLLİ EĞİTİM DE SORUŞTURMA BAŞLATTI
Sabah yaşanan olayla ilgili Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü de idari soruşturma başlattı. Rehber öğretmen ve sınıf öğrenmeni ile idarecilerin konuyla ilgili ifadelerine başvurulacağı belirtildi.
2 BOŞ KOVAN BULUNDU
Olay nedeniyle okul tatil edilirken, sınıfta yapılan incelemede iki boş kovan bulundu. Cumhuriyet Savcısının incelemesinin ardından Nilüfer Acar'ın cesedi Bursa Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.
UKRAYNA'DA DOĞMUŞTU
Onur ve Tatyana Acar çiftinin iki çocuğundan büyüğü olan Nilüfer Acar'ın Ukrayna doğumlu olduğu öğrenildi. Nilüfer'in babasının uzun yol TIR sürücüsü olduğu, eşiyle Ukrayna'da tanıştığı ve evlendiği bildirildi.
BİR HAFTA ÖNCE BABASIYLA TARTIŞTI
Sargun-Ayşe C. çiftinin büyük çocukları olan ve 5 yaşında bir kardeşi bulunan Hasan C.'nin ise bir hafta önce bir otomobil fabrikasında çalışan babasıyla tartıştığı ve olayda kullanılan ruhsatsız silahın da babasına ait olduğu kaydedildi.
BAŞARILI BİR ÖĞRENCİ
Bu arada, hastanede yaşam mücadelesi veren Hasan C.'nın okulda başarılı bir öğrenci olduğu öğrenildi. Hasan C.'nin babası Sargun C.'nin geçen yıl haziran ayında oğlunun taktir ve başarı belgelerinin yer aldığı bir fotoğrafı, "Oğlumdan babalar günü hediyesi" cümlesiyle paylaştığı kaydedildi.
Arkadaşı tarafından öldürülen Nilüfer Acar'ın cenazesi, işlemlerin ardından yakınlarınca Bursa Adli Tıp Kurumu'ndan alındı. Isparta'ya götürülen Acar'ın cenazesinin yarın bu kentte toprağa verileceği belirtildi.
TÜYLER ÜRPERTEN WHATSAPP MESAJLARI
Olayın soruşturulması sırasında hastanede tedavi altına alınan Hasan C.'nin sınıf arkadaşlarıyla birlikte kullandıkları 'Kupkuru' adlı whatsapp grubundan olay öncesi, bugün saat 07.00'den itibaren tüyler ürperten mesajlar yazdığı ortaya çıktı.
Hasan C.'nin birinci ve uzun mesajında şu ifadeler yeraldı: "Aileme dersiniz ne halt olduğumu. İşte ateistti bilmem neydi diye. Cenaze masrafı çıkardı diye lanet okurlar. Şöyle düşünsünler, Yaşam zaten o para çıkacaktı onlardan. Belki kat kat fazlası. Bunu yaptığım için hiç pişman değilim, gittiğim yer nere bilmiyorum ama orada mutlu olduğuma emin olun. Tavsiye, son söz bilmem ne işlerine girmeyeceğim. Söyleyecek çok şey var. En iyisi hiçbir şey söylememek, iyisiyle kötüsüyle işte öyle böyle. Kimiyle 2, kimiyle bir yılı geçirdik bitti gitti. Takmayın fazla, zaten yaz tatilinden itibaren kimseyle görüşmeyecektim. Oğlum TM'yim görmeyecektik bile birbirimizi mutluyum. En fazla bu kadar mutlu olabilirdim. Sonunda bitti işte, daha ne olsun bilmiyorum. Belki babam hapse girecek falan ama ne yapayım ben de istemezdim girmesini. Birkaç üzülün işte zaten bugün cuma işte."
"ORGANLARIMI BAĞIŞLAYIN"
Hasan C. grupta yazdığı diğer mesajında ise, "Pazartesi 3- 5 çiçek koyarsınız sıraya sonra unutun bitsin gitsin. İşte bana kalsa o çiçekleri de koymayın. Organım oyum buyum neyim varsa sağa sola dağıtın bağışlayın. Yaşarken bir işe yaramadım, bari ölünce bir işe yararım. Aga kullansın guardı kaldırdım, arkadaşlar da verdim hesabı sen de faydalan.
KIZ KENDİ İSTEDİ
Arkamdan katil matil de demeyin, kız kendi istedi, istiyordu. Katil olmayı isterdim sınıfa gelip ya da dışarıda seri 50- 100 kişiyi öldürmek ne güzel olurdu ki ama imkanlar buna elveriyor. Hem riske giremem. Hakikat ölümde gizlidir. Ölümse hakikatin ta kendisidir. Bu arada ölünün arkasından Kuran okunmaz, saçma sapan ayinler yapmayın arkamdan."
UZMANLAR NE DİYOR?
Sağlık Araştırmaları ve Stratejileri Derneği Başkanı Psikiyatrist Prof. Dr. Rüstem Aşkın, DHA muhabirine Hürriyet Anadolu Lisesi'ndeki olayı ve whatsapp yazışmalarını değerlendirdi. Prof. Dr. Aşkın, kızın mağdur, olayı gerçekleştiren gencin de şiddet eğilimi olan bir delikanlı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Muhtemeldir ki, bu uygunsuz şiddet ve benzeri tarzı nedeniyle de arkadaşı ile belki bütün arkadaşlarıyla, ailesiyle, iletişim sorunu yaşıyor olduğu düşünülebilir. Yetiştiği, yaşadığı çevreyi yeterince bilmiyoruz. Ancak sosyoekonomik seviyelerinin zayıf olduğu anlaşılıyor. Muhtemelen bu da etrafından şiddet eğilimini besleyen iletiler aldığını düşündürmektedir. Ölümü yüceltir türdeki ifadesi, yine ölüm kavramını bu çocukta yeterince gelişmediğini de akla getirmektedir. Geleneksel, kültürel değerlerimizin yine zayıf kaldığı anlaşılmaktadır. Nihayetinde arkadaşı ile ikili ilişkilerini ayrıntılı irdelemeden net karar vermek zor görülmektedir. Ancak bu ikili ilişkide karşılıklı aksaklık iletişim hataları olduğu akla gelmektedir. Zaman zaman okuldaki eğitim kadrosunun da bu tür şiddet eylemi taşıyan çocuklardan uzak kalmayı tercih ettikleri görüyoruz. Belki bu genç rehberlik öğretmenine başvursaydı olabilir ki, kendisi tedaviye yönlendirilebilir yararlı olunabilirdi. Ama bütün bunlar ayrıntılara vakıf değiliz."
_
İşte o yazışmalar.._
(AJANSLAR)