Burun estetiğinde, eğriler ve doğrular
Rinoplasti ( burun estetiği) yüze yapılan genel bir değişimdir. Burun estetiği, yüzün şeklinde ve görünüşünde merkezi bir rol oynayan bu vücut organını etkilediği ve başarısı birçok faktöre bağlı olduğu için en zor prosedürlerden biri olarak kabul edilir.
RİNOPLASTİ NE ZAMAN BAŞARILI SAYILIR:
Rinoplastinin başarılı sayılabilmesi 3 temel koşula bağlıdır.
1. Burun fonksiyonel olmalıdır. Örneğin hasta rahatça nefes alabilmeli, kokuları düzgün biçimde hissedebilmeli ve kâbus görmeden, horlamadan rahatça uyuyabilmelidir. Bir çok kişi uyku esnasında ve gün içinde veya egzersiz, aşırı efor durumunda fonksiyonel burun problemleri sorunlarını yaşamaktadırlar.
2. En iyi estetik sonucuna ulaşmak: Örneğin yüz hatlarında simetri ve uyum. Rinoplasti , ameliyattan sonra burun görünüşünü iyileştirmek ve yüz çizgilerinde dengeyi artırmak için etkili bir yoldur. Rinoplasti ile hastanın görünüşü kayda değer biçimde iyleşir, bu da güvenini ve kendisine verdiği değeri artırır.
3. Buru ameliyata uğramış izlenimi vermemelidir: Örneğin hastanın yüz karakteristiğini bozacak radikal değişimler olmamalıdır. Başarılı bir rinoplastinin asıl amacı hasta için doğal bir görünüm yaratmak, yüz karakteristiklerini olduğundan güzel göstermek ve bunları uyum içerisinde tamamlamaktır.
BU PROSEDÜRDE NE BAŞARISIZLIK TEŞKİL EDER:
Yukarda verilen koşullardan bir veya birden fazlasında başarısız olmak bu prosedürün başarısız olduğunu gösterir. İstenilen sonuca ulaşmak için bir operasyon daha gerekebilir. Fakat sonucun başarısızlık olarak değerlendirilmesi veya başarısızlığın derecesinin sübjektif mi objektif mi olduğu tartışılır.
MÜKEMMEL BİR BURUN VAR MIDIR?:
İkinci operasyonun ilk yapılan operasyondan daha zor olacağından, Başarısızlık durumunda doğru cerrahı seçmiş olmak önem kazanmaktadır. Hasta komplikasyonlardan(Olumsuz etkilerden) kaçınmak ve ileride sıkıntı çekmemek için doğru tercih yapılmalıdır. Avrupa da Birçok kişi mankenlerin veya Bir aktris, modelin burnuna hayran kalmakta ve arzulamaktadır. Ayrıca birçok kişi vardır ki çok elegant burunlar olmamasına rağmen, bu sosyal hayatlarına, ünlerine, kariyerlerine mani olmamakta, tam tersine hoşnutlukla yorumlanmakta ve göstermektedir. (Örneğin. Barbara Streisand)
Televizyon ve sinema standartlarından etkilenen birçok hasta cerrahlardan mükemmel burun istemiştir. 1950 lerde ve 1960 larda cerrahlar artık yukarı kalkık, küçük ve kısa burun taleplerine dayanamamışlar ve Fransız burnu mitinin kurbanı olmuşlardır. Fakat sonuç her zaman başarılı olamamıştır. Çünkü burun yüz hatlarına uyum sağlamamış ve klasik yüz oranlarına uymamıştır.
Günümüzde ideal burun anlayışına tamamen farklı bir yaklaşım söz konusudur. İyi bir cerrah hastasına kesin bir burun şablonu olmadığını bildirmelidir. Ayrıca her burunun kendi karakteri ve kişiliği ile farklı olduğunu ve burnun da kişiye özgü olduğunu belirtmelidir. Herhangi bir rinoplastide cerrahın gayesi kişiye uygun ve özgü olan o burnu yaratmaktır.
Burun cerrahları siparişe göre burun yaratmazlar. Cerrah; öznelliğini doğallığın kusursuz olması inancından alan ve amacı yüzdeki mükemmel uyumu sağlamak olan sanatçıdır.
HANGİ FAKTÖRLER BAŞARISIZ BİR RİNOPLASTİYE YOL AÇAR
Başarısız bir rinoplastinin temel nedeni:
A. Cerrahın deneyimsizliği
B. Yukardaki yazımızda belirtildiği gibi rinoplasti yüzdeki en zor cerrahilerdendir. Cerrahın bu konuda önemli bir deneyime sahip olması gerekir. Burun içi ve dışı bir bütündür. Bundan dolayı aynı cerrah problemin hem fonksiyonel hem de estetik açıklarını düzeltmelidir. Ve bilinmelidir ki burnun iç problemlerinin restorasyonu, estetik açıdan güzelleşmeden çok daha zordur.
Hastalar tarafından yaşanan ortak ikilem –bilgi yetersizliğinden dolayı burundaki ikili, hem fonksiyonel hem estetik problemin çözülmesi için hangi cerraha başvurmaları gerektirdiğidir.
A. Doğru doktoru seçmek için 5 tane kilit nokta vardır.
1. Cerrahın ameliyatı yapacak yeterli bilgi ve tecrübesinin olması. Bu cerrahi için teorik ve pratiğinde Sertifikasyonlar ve eğitimlerle desteklenmiş olması gerekir.
2. Burun ameliyatlarını alt yapısı tamam, ekipman eksiği olmayan hastaneler de yapmalıdır.
3. İşin fonksiyonelliği için bu işinde cerrahisine hakim yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmalıdır.
4. Kariyerinin önemli bir kısmını burun cerrahisine adamış olması gerekir
5. İlgilenen hastalar işin değerini anlatmak için eski hastalarının ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflarını göstermesidir.
Doğru cerrahı seçmiş olması önemli bir başarısızlık durumunda ön plana çıkarır; çünkü ikinci operasyon orijinal operasyondan çok daha zordur. Bu sebeple hastanın doğru tercihi yapması gerekir. Bu sayede ileride oluşabilecek komplikasyonların ve sıkıntıların önüne geçmiş olur.
B. Doktor ve hasta arasında güven ortamı oluşması
Ameliyat öncesi cerrah ve hastanın iletişimi estetik burun cerrahisinin başarısında kilit rol oynar. Bir taraftan doktorun hastanın mantalitesini ve beklentilerini anlamasını sağlar, diğer taraftan hasta beklentilerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini anlar. Bir yandan da doktor ile güven bağı kurar.
Hasta ameliyat sonrası iyileşme sürecinin nispeten uzun olduğu konusunda bilgilendirilmelidir. Şişme ve cildin iyileşmesi için zaman gerekir. Bu sebepten dolayı operasyonun gerçek sonucu ve burunun son biçimi başlangıçta tam olarak görülmez, ancak birkaç aydan sonra şişlikler tamamen indiğinde belli olur. Hasta bundan dolayı kesin sabır göstermelidir ve ameliyattan hemen sonra hevesi kırılmamalıdır. Hasta gerçekçi beklentilere sahip olmalıdır ve bir iyileşme sürecinde olduğunu anlamalıdır. Hasta ayrıca yüzün genel görüntüsüne uymayan bir şey yapılmasını isterse cerrahın hayır deme kapasitesi olduğunu bilmelidir. Bunlar mükemmel hasta doktor ilişkisinin kilit noktalıdır. Bu sayede iki tarafı da memnun edecek en iyi olası sonuçlar elde edilebilir.
C. Hata yapma faktörü; İyi bilinmelidir ki sadece ameliyat yapmayanlar komplikasyonlardan tamamen kaçınabilir. Burun cerrahı bir heykeltıraş gibidir. Yüzdeki en iyi uyumu oluşturması istenir. Sanat yaparken veya mermeri oyarken sonuç her zaman beklenendir. Fakat burun cerrahları canlı dokuyu işler ve bu materyalde en iyi sonuç alınması için tüm eforlara karşın beklenen tepkiyi her zaman vermeyebilir
BAŞARISIZLIK OBJEKTİF MİDİR?, SUBJEKTİF MİDİR?
Ameliyatlar arasında Rinoplasti en çok düzeltme yapılan cerrahidir. Reoperasyon yani düzeltme ameliyatları, özellikle ilerleyen yaş ile burunu estetik olarak iyileşmesi arandığı zaman, rinoplasti yüzün görüntüsünü değiştiren bir operasyon olduğundan beri bir çok hasta çevrelerinin düşüncelerine karşı yeni yüzlerine alışamamaktadırlar. Bu nedenle birçoğu önceki sonuç başarılı olmasına rağmen tekrar operasyona başvururlar. Sizde bu hasta kategorisinde iseniz ve geçirdiğiniz rinoplastiden sonra hala sonuçlarından memnun değilseniz, tam olarak size uyanı anlamamış olmanız olasıdır. İstediğiniz buruna sahip olduysanız fakat hala mutlu değilseniz, tam olarak ne istediğinizi, asıl amacınızı düşünün. Belki hesaba katmadığınız başka faktörler vardır. Problem fonksiyonel mi, estetiksel mi? Belki duygusal?, Duygusal bozukluklar çoğunlukla medikal problem olarak belirirler. Bu hasta tarafından hemen algılanamaz. Buda pek çok arayışa ve serüvene yol açar.
REOPERASYON (TEKRAR AMELİYAT) KOMPLİKE BİR AMELİYAT MIDIR? :
Burun içi ve dışı bir bütündür. Bundan dolayı aynı doktor problemin hem estetik Hem de fonksiyonel yönüne hitap etmelidir. Ayrıca bilinmelidir ki burun içindeki problemin düzeltilmesi estetik iyileştirmelerden çok daha zordur. Rinoplastide ilk operasyondaki ciltteki yapışmalar, yara skarları nedeniyle tekrar yapılan rinoplasti ameliyatlarında cerrahi manipülasyonlar zordur. Aynı zamanda ilk ameliyatta fazlaca doku çıkarılması nedeniyle yeterince doku bulmak ve bunları kullanmak, tekrar operasyonlarında zorluklara neden olacaktır. İlk ameliyata bağlı fazlaca doku çıkarılması söz konusuysa düzenleme ve şekillendirme için ikinci rinoplasti yapmak yeterli bir sebeptir. Bu sebep ile ikinci ameliyatını olacak kişi zaten bu durumun stresini yaşaması nedeniyle, en başta doğru cerrahı seçmesi çok önemlidir. Bir ikinci operasyon durumunda, Kanımızca, hasta doğru tercihi yapmak için daha da fazla sorumluluk hissetmektedir. Hiçbir doktor mucizeler yaratmaz. Fakat sadece iyi, deneyimli ve eğitimli bir cerrah önceki hatayı anlayabilir, düzeltebilir ve yüz hatlarında dengeyi sağlayabilir. Bu sonuca ulaşmak için cerrah tüm mümkün olan teknolojileri kullanacaktır. Ayrıca iyi düzenleme ve uzmanlık gereken teknikleri de kullanabilir, Açık rinoplastide olduğu gibi. Bu cerrahın açık bir alanda, tüm hareketleri görünür bir şekilde çalışabilmesini mümkün kılar. Açık rinoplasti en önemli en önemli tekniklerden biridir ve diğer metotların çözemediği zor problemleri hiç sıkıntı bırakmadan çözebilir. Fakat aklınızda tutmanız gereken nokta cerrahın sanatsal gözü, iyi doktor hasta ilişkisi ve hastanın gerçekçi beklentileri iki tarafında amaçlarına ulaşmasını sağlar. Yaklaşım: Fonksiyonel olarak iyi çalışan, yüze uyumlu , simetrik, hoş eşsiz bir sanat eseri yaratmaktır….
**Soru ve görüşleriniz için:
