Güzellik için Leonardo da Vinci ile başlayan Altın Kural, gelişime uğrasa da evrensel bir ilke ve kıstas oldu. Burnu güzel olduğu için bir kişiye güzel dediğiniz hiç oldu mu?
Veya bir buruna iltifat etmişliğiniz var mı?
Ben sizin yerinize cevap vereyim; olmamıştır. “Güzellik” bir canlının, somut bir nesnenin hoşnutluk veren hususiyetidir. Edebiyat dahil bir çok sanat alanı güzellik söz konusu olduğunda burundan daha ziyade saçlara, yanağa, alına, ağza, göze, kaşa, dudağa, kirpiğe, boya, bele, bene, dişlere övgü yağdırır.
Saç, vücudun muhtelif yerleriyle temasta bulunarak, güzelliği tamamlar. Rengi, uzunluğu ve örgüsü ile bir güzellik sembolüdür. Şiirlerde bir saç teli için canlar verildiği dillendirilir. Erkekler içinse yakışıklığın olmazsa olmazıdır. Al yanaklar, gülünce ortaya çıkan gamzeler yanağa bir buse kondurma arzusu uyandırır.
Ceylan bakışlarıyla duygularını ve cilvesini ortaya koyan sevgili, âşığı baştan çıkarır, kendine esir eder. Şehla gözler, çeşm-i şehladır iltifatı alır. Kaş; kara, hilal, kemani, kalem, samur gibi sıfatlar alır, bazen de “kılıç” olur. Dudak; şeker, bal, kaymak, gonca (leb-i goncadır ve küçücüktür) özellikleri ile sevgiliyi sarhoş eder, şehveti uyandırır. Ya burun? Burun için böyle iltifat var mıdır? Neşat Ertaş’ın sesinden duyduğumuz “Burnu fındık, ağzı kahve fincanı” sözleri dışında pek bir şey yok sanırım. Genelde burun için güzellemeler yapılmaz aksine bu konuda burun kötü bir şöhrete sahiptir. Burnu büyük, burnunu her işe sokmak, burun kıvırmak, burnu havada olmak, burnu sürtmek, burun farkıyla kazanmak, burnundan kıl aldırmamak gibi deyimler genelde olumsuz kişilik özelliklerini işaret etmek için kullanılır. Türkiye’de en çok yapılan estetik ameliyatlar listesinde burun estetiğinin birinci sırada olması “burun farkıyla kazanmak” deyimi için bir sağlama olabilir. Burnun kötü şöhretinin en büyük suçlusu aynalardır. Kötü burunlar güzellik algısına negatif etki yaparlar. Burun buzlu cama benzer. Burun, yanak, göz ve kaşları yani arkayı görmemize buzlu cam gibi engel olur. Bir burun güzeldir diye kimse güzel olamaz fakat burun kötüyse kişi güzel olma şansını kaybeder. Burun yüzün tam ortasında olması nedeniyle yüz harmonisi için merkezi konumdadır. Yanak, göz ve çevresindeki yapılar içinde bir uyum içinde olması gerekir. Fakat etnik veya gelişimsel nedenlere bağlı olarak burun evrensel güzellik kuralları içinde olmayabilir. Buzlu cam etkisi ile arkadaki gözlerin güzelliğinin ortaya çıkmasını engelleyebilir.
Bunun için günümüzde estetik dengesinin sağlanması adına operasyon gereklidir.
Fakat yine de illa burnun kusursuz bir burun olması şart değildir. Bahsedilen temel kurallara uyulması yeterlidir.
Bazen ortalama bir burun çok güzel bir göz veya dudak yapısının varlığını gölgeleyebilir.
Hedef her zaman burun merkezli bir güzellik değil topyekûn bir yüz güzelliğine ulaşmaktır.
Kaynak: MorKadeh.com
Yazar: Op.Dr. Ali Cemal Yılmaz