Bursa Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (BUSİAD) Yüksek Danışma Kurulu Başkanı Oya Yöney, "İş dünyası adına şunu söylemek isterim ki; seçimlere az bir süre kala dozu artan kısır tartışmalar, hukuk sistemimizdeki sarsıntılar ne bizlere ne de ekonomimize bir şey kazandırmıyor" dedi. BUSİAD'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, BUSİAD Yüksek Danışma Kurulu (YDK), 2014 yılı ilk toplantısını yaptı. Toplantıda, 25 Ocak'ta gerçekleştirilen "36. Olağan Genel Kurul"da BUSİAD Başkanlığı görevini Günal Baylan'a devreden Oya Yöney, üyelerin oylarıyla 2014-2016 dönemi için BUSİAD YDK Başkanlığına seçildi. Yöney, burada yaptığı konuşmada, BUSİAD'ın ilk kadın başkanı olduktan sonra şimdi de YDK'nın ilk kadın başkanı olmanın gururunu yaşadığını ifade etti. Türkiye gündemindeki son tartışmalara dikkati çeken Yöney, "İş dünyası adına şunu söylemek isterim ki; seçimlere az bir süre kala dozu artan kısır tartışmalar, hukuk sistemimizdeki sarsıntılar ne bizlere ne de ekonomimize bir şey kazandırmıyor. İş insanları olarak bu kavgaların yol açtığı değişikliklerden, olumsuzluklardan yorulduk. Biz bu konularla meşgul olurken, Türkiye ekonomisi zor bir süreçten geçiyor. Enflasyondaki yükseliş endişeleri artırıyor, dış ticaret açığımız ise büyümeye devam ediyor. Rekabetçi gücümüzü artırmak yerine başka gündemlerle vakit kaybediyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Yöney, birçok uluslararası kuruluşun, gelecek 10 yıllık süreçte Türkiye'nin bütün Avrupa'da "en hızlı büyüyecek ekonomi" olacağını öngördüğünü, bu fırsatın çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. "Ancak bu, ekonomik büyümenin sağlıklı olması, öncelikle siyasi reformlar ve siyasi istikrara bağlı. Gelişmeleri iyi okumalıyız" diyen Yöney, bilinçli şekilde düşük tutulan faiz oranlarının Türkiye ekonomisinde önemli bir ısınmaya sebep olduğunu, TL'deki hatırı sayılır değer kaybına karşın cari işlemler açığının yüksek seviyelerde kalmayı sürdürmesinin de bu görüşü desteklediğini savundu. Yöney, 2013 yıl sonu itibarıyla 65 milyar dolara ulaşan açığın çok ciddi olduğunu, Türkiye'nin "Kırılgan 5'ler" olarak anılan ülkeler sıralamasında birinci durumda bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Bu bağlamda, Merkez Bankası'nın ocak ayında aldığı radikal kararı, 'faiz artırımı' olarak nitelendirmek yerine, 'bilinçli bir şekilde düşük düzeyde unutulan faizin düzeltilmesi' şeklinde yorumlamak daha gerçekçi olacaktır. Faiz artırımı, kredi faizlerinin yükselmesine yol açarken, hem iç talebi hem de tüketimi kısacağından büyümeyi zorlayacak. Yanı sıra ithalat artacağından cari açık da yükselmeye devam edecek. Şüphesiz Türk piyasalarının karar sonrasında dengeye gelmesi olumlu bir etken. Ancak, faizlerin uzunca bir süre daha olması gerekli seviyenin altında tutulmasının, makro dengeler üzerinde neden olduğu tahribatın yansımalarını bir süre daha hissetmeye devam edeceğiz. Genel anlamda baktığımızda 2014; seçimler sebebiyle Türkiye'nin iç dinamikleri açısından belirsizliklere açık bir yıl. 2014’ün zor bir yıl olacağı ortada... İyimserlikten uzaklaşıldığında hem yerli hem de yabancı sermaye yatırım yapmak yerine frene basıyor. Yine iş dünyası temsilcileri olarak biliyoruz ki, zorluklar beraberinde fırsatları da getiriyor." - BUSİAD YDK bildirisi BUSİAD YDK toplantısının ardından yayınlanan bildiride ise "Uzun süredir devam eden siyasi sıkıntılar 17 Aralık'ta son raddeye varmış, bu durum özellikle para politikalarını ve ekonomiyi ciddi ölçüde negatif olarak etkilemiştir. Döviz ve enflasyon patlamış, Türkiye ekonomisinde ki belirsizlik had safhaya ulaşmıştır. Belirsizliğin yanında ,Türkiye üzerinde oynanmak istenen oyunlar, yolsuzluk dosyaları, erkler çatışması ve siyasetçilerin üslupları kaotik ortamı daha da arttırmakta, insanlarımızı endişelendirmekte ve iş insanlarımızı da yormaktadır" denildi. Demokrasilerin olmazsa olmaz kurallarından olan erkler ayrılığı göz önünde bulundurularak, adalet ve hukuk sisteminin güçlendirilmesi ve "hukuk devleti" kavramının içselleştirilmesi gerektiği ifade edilen bildiride, internet kullanımı konusundaki tartışmalara da değinildi. Bildiride, şunlar kaydedildi: "Konuya ciddi kısıtlamalar getiren yasal düzenlemenin tekrar incelenmesi gerektiğine inanıyoruz. Söz konusu yasal düzenlemenin, temel hak ve özgürlükleri ve her geçen gün büyüyen internet ekonomisini olumsuz etkileyecek hükümlerden arındırılması gerekmektedir. '5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınlar Aracılığıyla İşlenen Suçlara İlişkin Kanun' yürürlüğe girdiğinden bu yana, binlerce web sitesine erişim engellenmektedir. Bireylerin temel hak ve özgürlüklerini sınırlandıran sonuçlar doğuran kanun, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) 'ifade özgürlüğü ihlali' kararına da konu olmuştur. Ülkemizde internet düzenlemesi denilince hemen yasaklama refleksinin devreye girmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Bu bağlamda, söz konusu kanunun, AİHM'nin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin taraf olduğu diğer uluslararası antlaşmaların tanımladığı, ifade özgürlüğü de dahil, temel insan hakları kriterlerini içerecek şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğine kuvvetle inanıyoruz."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz