Merkez Osmangazi ilçesinde ikamet eden Y.D. (57), kendisini çevresindekilere ‘Y. Hoca' olarak tanıttı. İddianamede yer alan bilgiye göre, E.Ö. (45), aniden kilo almaya başlayınca, hiçbir sağlık problemi olmamasına rağmen Y.D.'ye danıştı. Şüpheli, E.Ö.'ye, "Sana başkaları tarafından ölüm büyüsü yapılmış. Benden başka bu büyüyü kimse çözemez” dedi. Bununu üzerine E.Ö. ilk olarak 4 bin lira ardından da 15 bin ve 480 lira para gönderdi. Şüphelinin verdiği bitkilerin bir işe yaramadığını fark eden E.Ö., Y.D.'den şikayetçi oldu. Aynı yöntemlerle şüpheli, L.P. (56), H.A. (31) ve G.D.'den de (42) para aldı.
"BEN CANLI HAYVAN ALIP SATARIM"
Tutuklanan Y.D. hakkında, ‘dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık' suçundan 7 yıl hapis cezası talebiyle dava açıldı. Sanık, savunmasında, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Ben canlı hayvan alıp, satarım. Karakolda bana iftira attılar. G. hanım benim yıllardır komşumdur. E. hanım ile de yıllarca ticaretimiz oldu. Banka hesabımda bulunan paralarla devamlı hayvan alım-satım işi yaparım. G. hanımın vermiş olduğu ifadeyle şok oldum” açıklamasını yaptı.
"BİZE OKUDU ÜFLEDİ"
L.P., "Çocuğum rahatsızdı. Oğlum ile birlikte evine gittik. Biz 60 lira civarında para verdik. Bize okudu, üfledi. Sanık beni dolandırmadı, şikayetçi değilim” derken, G.D. ise mahkemedeki ifadesinde , "Sanık ile aynı mahallede otururuz. Kendisi canlı hayvan alıp, satar. Ben kendisine elden 15 bin ve 7 bin lira verdim. Bu paraları bana ödediler. O gün polisler ifade için beni aldılar. Benim ağzımdan çıkmayan cümleleri yazmışlar. Ben onun hoca olduğuna inanmıyorum” şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti, şahit ve müştekilerin ifadelerini dinledikten sonra, sanığın tahliyesine, eksik evrakların giderilmesine karar verip, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.