Büyük aşkın gerçek hikayesi!
Tüm ilişkileri kayıt altında olmasına rağmen bugüne dek hakkında pek çok spekülasyon yapılan Marilyn Monroe ve John F. Kennedy aşkının gerçekleri 'Marilyn ve JFK' kitabında anlatılıyor. François Forestier'in yazdığı kitabın sayfalarından...
İşte özetle o kitaptaki hikaye: JFK'in babası Bugüne dek sayısız kitaba, filme, makaleye ve fanteziye konu olan Marilyn Monroe ve John F. Kennedy'nin aşkı ilk kez gerçek yüzünü gösterdi. Aktüel dergisinin haberine göre Fransız gazeteci François Forestier pek çok belge, tanık ve kayıt üzerinden 'Marilyn ve JFK' isimli kitabında tüm gerçekleri anlattı. İşte özetle o kitaptaki hikaye: JFK'in babası Joe Kennedy servetini alkol kaçakçılığı ve mafya ile kurduğu ortaklık üzerine bina etmiştir.
Londra'ya elçi olarak atanan Joe Kennedy, kendi menfaatinin peşindedir. Tam bir savaş fırsatçısı olarak iş yapar, servetini büyütür. Roosevelt onu görevden alınca siyasi kariyeri de biter ama o, yoluna oğullarıyla devam eder. FBI, Almanlar'ın savaş finansmanına katkı yapan Kennedy için bir dosya açar. Tüm aile ömür boyu izlenecektir. Norma Jean olarak doğan Marilyn akıl hastanesinde yatan bir annenin kızıdır. Hayırsever ailelerin insafına kalmış, terk edilmiş, tartaklanmış, sarsılmış bir çocuktur. Evlat edinildiği ailede daha 11 yaşında tecavüz tehlikesi geçirir. Büyüyünce en etkili silahını keşfedecektir: Şehvet!
Parti kızı olarak başladı
Yeni senatör JFK kendini tanıtmakla meşgul, başkanlığa oynamaktadır. Jackie ile evlidir ama Hollywood'da katıldığı partilerden birinde Marilyn ile tanışır. JFK, seks harmanlı partilerin müdavimidir. O sırada evli olan Marilyn mafyanın kara para aklayıcısı Joe Schenk'in de metresidir ve Schenk'in misafirlerine sunduğu kızlar ordusunun arasındadır. Marilyn önceleri her şeye hazır bir parti kızı olarak, yataktan yatağa sürüklenir, sürüklenir, bu devre yatıştırıcı haplara alışmasının başlangıcı olur. Kısa zamanda da şöhrete ulaşır. Ama zamanla ikili bir kişiliği olur; istek üzerine göz kamaştırıcı ve seksi Marilyn, kalan zamanda kendine acıyan hapkolik Norma Jean... FBI ve özel dedektiflerden sonra JFK'in arkasına 55'te CIA de takılır, KGB ve mafya da... Marilyn de sosyalist Arthur Miller ile evliliği yüzünden sakıncalıdır.
30'larına giren Marilyn ismini bile bilmediği hapların tiryakisi olmuştur. 59'da bir skandal patlak verir. Asistanı Pamela'nın dairesini sıkça ziyaret eden JFK yakalanır. Hatırlı dostları sayesinde basın bunu görmez ve başkanlığa giden yolda önüne sorun çıkmaz. Bunalımları ve çekilmezliği giderek had safhaya ulaşan Marilyn sinema çalışanlarının nefret ettiği biri haline gelmiştir. JFK ile ilişkisi zamanla gelişen Marilyn, onunla çok iyi anlaşmaktadır. Noel'e doğru bir akşam Marilyn evlilik meselesini açar.
Kennedy'nin cevabı nettir: "Yakında başkanlığa adaylığımı koyacağım. Bu durumda boşanmam mümkün değil." Marilyn'in umutları seçim sonrasına kalır. Sene 60'ları gösterdiğinde JFK yükselişe geçmiş ve başkanlığa yaklaşmaya başlamıştır. Marilyn için ise çöküşün başladığı günlerdir. Kocası Arthur Miller onu terk etmek üzeredir, kariyeri felakettir... Marilyn'in çöküş günlerinde sevgilisi JFK artık bakan sıfatını taşımaktadır. Marilyn'in 12. kattaki dairesinin penceresinden atlama teşebbüsü hizmetçisinin müdahalesiyle engellenmiştir. Saçları kirli, tırnakları pislik içerisindedir; neredeyse hiç yıkanmamaktadır. Misafirlerine bile hap ikram etmeye başlamıştır. 61'de takma isimle bir kliniğe kapatılır, onu ancak eski kocası Joe Di Maggio çıkarabilir.
FBI ikiliyi kayda alıyor
Öte yandan Marilyn, Beyaz Saray'ı Miss Green adıyla aramaktadır. Başkanın talimatına göre bu telefonlar birinci dereceden önceliklidir. Beverly Hills Hilton'da resmi yüksek memurların ve temsilcilerin huzuruna beraber çıktıktan sonra geceyi Lawford'un evinde geçirirler. JFK ve Marilyn beraber banyo yapar. Bu banyo sırasında ev sahibi Lawford banyo kapısını aralar ve ikilinin pek çok samimi pozlarını çeker. Bu arada FBI da olanları gizlice kaydetmektedir. Marilyn artık 35'ine gelmiş, bir aktris için en kritik dönemlerini yaşamaktadır. Had safhada bir şizofrene dönüşmüştür. İlişkileri sıradanmış gibi davranmaya, Beyaz Saray'a çok sık telefon etmeye, hatta aşk şiirleri yollamaya başlamıştır. Ancak söylentiler JFK'i artık rahatsız etmeye başlamıştır.
JFK ile maceralarını her yerde dillendiren Marilyn aslında ona sırılsıklam aşıktır. Kennedy'nin 45. doğum gününden sonra Caryle Hotel'de geçirdikleri gece son olur. Ayrılık dönemlerinde Marilyn kendini JFK'in kardeşi Robert ile avutacaktır. 8 Haziran 62'de ise son işinden çıkarılır ve tüm kariyerini kaybeder.
*
21 Yıl sonra dosyalar açılacak
Kennedy'nin eniştesi Lawford ile eşi Marilyn'i dinlenmeye götürür. Burada yine bir aşırı doz komasına girer. Bu durumdayken de bir adamının tecavüzüne uğrar ve bu fotoğraflanır. Robert Kennedy ile 30 Temmuz'da telefonda sekiz dakika görüşen Marilyn, birkaç gün sonra 4 Ağustos gecesi uykuya dalacak ve bir daha uyanmayacaktır. Yatağında çıplak halde, kulağında ahize ve hapları hemen yanı başında ölmüştür... JFK ise 22 Kasım 1963'te uğradığı suikast sonucu öldürülür.
*
JFK öldürüldüğünde kardeşi Robert, yeni başkan gelmeden önce JFK'in tüm kayıtlarını sildirir. Domuzlar Körfezi, mafya, Vietnam, metresler, şantajlar, politik cinayetler, Beyaz Saray'ın seks ziyaretçileri, finans kaynakları... Tabii Marilyn Monroe ilişkisine ait izler de... Her ikisini de ölüme götüren süreç neredeyse tamamen izleme ve kayıt altında olmasına rağmen ortada spekülasyondan başka şey kalmaz... Kennedy dosyası 2029'da açılabilecek, yani 21 yıl sonra. Dosyalardaki 'temizlik' harekatının ne ölçüde başarılı olduğunu da o zaman göreceğiz...
