ALAATTİN DOĞRU - İsrail'in Afrika'da var olma stratejisi ve Çad'ın güvenlik sorunu ve ekonomik sıkıntılarına çare araması, iki ülkenin 47 yıl aradan sonra diplomatik ilişkilerini yeniden tesis etmesine kapı araladı.
Çad'ın başkenti Encemine'de 20 Ocak Pazar günü, 1972'de kesilen ilişkilerin yeniden kurulmasına dair imzalanan protokol, bu yakınlaşmanın gerekçelerine dair akıllarda soru işaretleri oluşturdu.
Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi'nin Kasım 2018'de İsrail'e düzenlediği ziyaret, bu yakınlaşmanın ilk adımı oldu. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Encemine ziyaretiyle resmileşen bu yakınlaşmanın gerçekte ne anlama geldiği sorgulanıyor.
- 1972 öncesi İsrail-Çad ilişkileri
Sömürge hükümetinin başı ve bağımsızlığın ardından Çad'da 15 yıl (1960-1975) iktidarda kalan François Tombalbaye yönetimi, 1963 yılında ülkenin merkez ve kuzey bölgelerindeki çeşitli ayaklanmalara karşı koymak için İsrail ile askeri iş birliği içerisinde oldu. Bu iş birliğinin temelinde, Çad ordusuna silah ve güvenlik ekipmanları sağlanması ile askeri birliklerin eğitilmesi yer aldı.
Arap ülkelerinin, Filistin'i işgal eden İsrail ile ilişkilerin koparılması konusundaki baskısı üzerine nüfusunun yarısından fazlası Müslüman olan Çad, 1972'de bu iş birliğinden vazgeçmek zorunda kaldı.
İlişkilerde görünürdeki kopukluğa rağmen, arka planda Çad İsrail'in askeri endüstrisinden yararlanmaya devam etti. Çad ordusunun sahip olduğu İsrail yapımı makineli silahlar veya tanksavar füzelerle donatılmış 4x4 arazi araçları bu ilişkilerin varlığını kanıtlıyordu.
- Debi'nin İsrail'e yönelme nedenleri
Çad yönetimi, iki ülkenin ilişkilerinin yeniden tesis etmesinde güvenlik ve tarım konusunda iş birliği amacının güdüldüğü açıklamasını yaptı. Bununla birlikte İdris Debi'nin İsrail'in kurak ve çölsel alanlarındaki tarım teknolojisinden yararlanmaktan ziyade güvenlik konusunda İsrail'den destek alarak iktidarını sağlamlaştırma amacında olduğu düşünülüyor.
Debi yönetimi bir yandan Libya, Nijer ve Boko Haram'ın kalesi Nijerya sınırındaki terörist grupların oluşturduğu silahlı tehditlerle, diğer yandan Tibesti bölgesindeki altın yataklarının işletilmesi konusunda devlete karşı çıkan altın arayıcısı milislerle mücadele ediyor.
Çad'ın bir diğer önemli sorunu da siyasi ve güvenlik krizi yaşanan Orta Afrika Cumhuriyeti (OAC) ile olan güney sınırı. Fransa'nın talebi ve desteğiyle sınırda askerini konuşlandıran Çad ordusunun bölgede harekat yapması, OAC silahlı kuvvetlerine artık Rusya danışmanlık yaptığı için mümkün görünmüyor.
Otoritesine karşı çıkan tüm silahlı gruplar ve Rusya'nın OAC sınırında misilleme yapması ihtimali, Debi'yi güçlü bir askeri müttefik arayışına yöneltti.
İsrail'in savaş deneyimi ve yüksek teknoloji ürünü askeri ekipmanlarını göz önüne alan Çad Cumhurbaşkanı, bu ülkeyi makul bir seçenek olarak görüyor.
Çad istihbarat ajanlarının eğitimi ve sofistike istihbarat hizmetlerinin sağlanması konusunda İsrail istihbaratıyla da iş birliğine giren Debi yönetimi, ülkenin kuzeyinde faaliyet gösteren silahlı grupların WhatsApp üzerinden gönderdiği sesli mesajların deşifre edilerek olası terörist eylemlerin engellemesini sağlayacak istihbarat uzmanlığını elde etmeyi amaçlıyor.
Ayrıca, müttefik bir İsrail, Amerika'nın, Çad istihbarat servisinin zayıflığı ve yetersizliğini gerekçe göstererek Çad'a getirdiği seyahat yasağı nedeniyle gerginleşen iki ülke ilişkilerinin iyileşmesi anlamına da geliyor.
- İsrail'in Çad'daki menfaatleri
İsrail, Çad'da ve diğer Afrika ülkelerinde öncelikli olarak diplomatik ve ekonomik menfaat gözetiyor.
Filistin meselesi nedeniyle bazı Afrika ülkeleriyle karmaşık ilişkilerine rağmen son yıllarda kıtada aktif politika hamlesi yapan İsrail, uluslararası platformlarda Filistin konusunda kendisine müttefik arıyor.
İsrail, Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerin isteksizliği karşısında güvenlik kartını kullanıyor.
Askeri iş birliği aracılığıyla öncelikle terörle mücadele eden Çad'ın, Mali gibi G5 Sahel ülkelerine (Burkina Faso, Mali, Moritanya, Nijer, Çad) ulaşmayı hedefleyen İsrail'in bu şekilde kıtadaki varlığını hızla artıracağı tahmin ediliyor. Bu kapsamda, Mali Başbakanı Soumeylou Boubeye Maiga'nın 2019'u yılı başlarında İsrail'i ziyaret etmesi bekleniyor.
Diğer yandan, İsrail'in Çad'da ekonomik kazanımlarının da yüksek olması bekleniyor. İsrailli yatırımcıların "çöl tarımı" gerekçesiyle Çad çölüne girmesi, zengin altın, elmas ve uranyum yataklarıyla dolu Sahra çölüne yerleşmesi anlamına geliyor.
Bazı kaynaklar, isyancı silahlı gruplar arasında rekabet kaynağı olan altın yataklarının bu bölgelere yerleşecek İsrailli yatırımcılara vadedildiğini, bu şirketlerin varlığının Debi yönetiminin bölgedeki isyancı ve terör faaliyetlerinden haberdar olmasını sağlayacağını belirtiyor.