Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, yeşil kartları İşkur'la irtibatlandırdıklarını belirterek, "Önümüzdeki dönem içerisinde kendilerine birkaç kez iş sunduğumuz yeşil kartlılar ve mesleki eğitim imkanları sağladığımız yeşil kartlılar eğer çalışmama konusunda bir direnç gösterirlerse bu imkandan mahrum olacaklardır" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, çalışma hayatında gelinen son gelişmeri değerlendirmek üzere Bakanlıkta bir basın toplantısı düzenledi. Çelik, toplantı sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "İş kolu istatistiklerini veremiyoruz' dediniz. Temmuz ayında da yayınlanamadığına göre yeni bir erteleme mi söz konusu" diye sorması üzerine, Çelik, "2009'dan Ocak 2012'ye kadar 'Toplu İş İlişkileri Yasası'yla ilgili ertemeler, TBMM'de çıkan düzenlemelerle gerçekleştirildi. Ocak ayında istatistiklerin yayınlanması gerekiyor' dediğim yasa çıkıyor diye bu düzenlemeyi erteleme yapmaksızın ötelemiştik. Yani, yasayı yayınlamadık çünkü Nisan, Mart, Mayıs ayında yasanın çıkması kesin gibi idi" diye konuştu. Yasanın meclisin ön sırasına alınmasına rağmen bugün-yarın derken 30 Haziran'ı bulduğunu anlatan Çelik, son haftada çıkacağına dair büyük bir ümit olmasına rağmen yasanın çıkmadığını ve meclisin tatile girdiğini ifade etti. Çelik, meclis tatile girmesiyle istatistiklerin 17 Temmuz'da yayınlanması gerektiğini belirterek, yasa geçmediği ve meclisin tatil girmesi dolayısıyla bunun yayınlanamadığına dikkati çekti. Çelik, "Bu yasanın hazırlanmasında ve TBMM'ye gelmesinde en ufak bir kusuru olmadığını açıkça belirtmek istiyorum" dedi. Çelik, bu yasanın artık beklemeye tahammülü olmadığını anlatarak, endüstriyel ilişkilerin kilitlenme noktasına doğru gittiğini söyledi. Çelik, İş Kolu İstatistiklerinin son ertelemesinde Meclis'te kıyasıya bir tartışma yaşandığını belirterek, bir kez daha erteleme düzenlemesini yapmayacaklarını ifade ettiklerini söyledi.
'Toplu İş İlişkileri Yasası'nın bu yıl çıkıp çıkmayacağının sorulması üzerine, Çelik, "Benim inancım var. Son mutabakat sağladığımız konu şuydu, genel itibarıyla 5 yıl iş kolu barajının yüzde 1 olması, 5 yıldan sonra 2017'de bunun yüzde 3 olarak belirlenmesi konusunda mutabakat sağlandı. İşçi kesimi 'evet' dedi, işveren kesimi 'tümüyle' var" dedi. Çelik, bu yıl içerisinde Toplu İş İlişkileri Kanunu'nun çıkacağını görüşünde olduğunu belirterek, toplu sözleşmenin kamuda da yapılacağını hatırlattı.
Bir gazetecinin, 'İş başı eğitim programlarını belli bir bütçesi var mı" sorusuna, Çelik, "İş başı eğitim programları için belirlediğimiz bir hedef yok. Bizim için son derece önemli bir projedir. Tabanının da yok, bunun için mevcut kaynak yeterli olmazsa bu kaynağı artırmaktan yanayız. Çünkü vasıfsız bir insanı tezgahın başında vasıflı hale getiriyorsunuz, bu son derece doğru bir projedir" cevabını verdi.
Çelik, 'Ulusal İstihdam Stratejisine' ilişkin bir soru üzerine, "Türkiye'de şu anda 11 milyon 600 bin kişinin gelir testi gerçekleşmiş bulunuyor. Primi devlet tarafından ödenecek ise 8 milyon 45 bin kişi. Yıl sonuna kadar da devam ediyor. Vizeleri devam ediyor. Burada yeşil kartları da İşkur'la irtibatlanmış bulunuyoruz. Önümüzdeki dönem içerisinde kendilerine birkaç kez iş sunduğumuz yeşil kartlılar ve mesleki eğitim imkanları sağladığımız yeşil kartlılar eğer çalışmama konusunda bir direnç gösterirlerse bu imkandan mahrum olacaklardır. Yani, çalışma imkanı varken, mesleki eğitim imkanı varken ve kendisine de bir iş sunulmuşken bunları dikkate almayan bir vatandaşımızın yeşil kartlı olarak hayatını sürdürmesini doğru bulmuyoruz" diye konuştu.
Başka bir gazetecinin, "Taşeronlukla ilgili taslak çalışma neleri içeriyor" sorusuna, Çelik, "Alt işvereni kaldırmıyoruz. Yalnız, burada çalışma saatleriyle ilgili sıkıntılar yaşanıyor. 45 saatin çok üstünde alt işverenlerin çalıştığını biliyoruz. Yıllık izinleri yok, izin imkanları getiriyoruz. Tazminatlardan yararlanamıyorlar, tazminattan yararlanma imkanı getiriyoruz. Örgütlenme hakları var. Özellikle çalışma koşullarıyla ilgili yaşadıkları sorunları ortadan kaldırmaya dönük bir düzenleme" cevabını verdi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın bütün çalışanları içine aldığını belirten Çelik, dolayısıyla dikkat edilmesi gereken hususun bütün iş yerleri ve çalışanları kapsama alırken iş yerlerinin 3 bölüme ayrılması olduğunu söyledi. Çelik, bu bölümlerin 'az tehlikeli', 'tehlikeli' ve 'çok tehlikeli' işyerleri olduğunu bildiren Çelik, "Bir büroda, bir iş merkezinden işin tehlike sınıfına göre iş sağlığı uzmanının ve iş sağlığı güvenliği uzmanını denetimleri, raporları olacak" dedi.
'Kıdem tazminatına' ve 'İş Kolu İstatistiklerine' ilişkin bir soru üzerine, Çelik, "Mevcut yasanın herkes arkasında. Bu yasa endüstriyel ilişkileri çok yoğun ilgilendirdiği için yasanın ele alınışında hükümet üyelerine de bilgi akışı devam ediyor" şeklinde konuştu. Çelik, konuşmasında şunları kaydetti: "Gizli bir gündemimiz yok. Çok net ve şeffaf olmanız gerekiyor. Çünkü tarafları var bu işin. Bundan dolayı dedik ki, 'Toplu İş İlişkileri Yasası' geçmeden diğer konuları biz masaya taşımayacağız' dedik. Yasa geçmiş olsaydı, biz bugün diğer konuları oturup konuşabilirdik. Sendikaların sendika yasası henüz çıkmamış kıdem tazminatını görüşelim yaklaşımını ben doğru bulmuyorum. Toplu İş İlişkileri Yasası'ndan sonra bunları oturup konuşacağız. Kıdemle ilgili bir şey söyleyeyim, işçilerin yüzde 8 yararlandığı bir sistemi savunamayız. Savunulamaz açık söylüyorum. Ben, yüzde 92'inin dışarıda kaldığı bir sistem 'doğrudur' nasıl diyeyim."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz