Bağcılar’da 24 Temmuz 2024 tarihinde imam Dursun Kuru’yu namaz kıldırmasının ardından okla vurarak yaralayan Muhammed Fatih Gündoğdu’nun yargılanmasına başlandı. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada imam Dursun Kuru ve tutuklu sanık Muhammed Fatih Gündoğdu hazır bulundu. Duruşmaya taraf avukatları da katıldı.
ŞAŞKINA ÇEVİREN SAVUNMA: "ÖLDÜRMEK İSTESEYDİM GÖĞSÜNE ATARDIM"
Duruşmada savunma yapan sanık Muhammed Fatih Gündoğdu, “Her zamanki gibi aynı camiye gittim. Uygun kıyafeti olmayan bir şahıs gördüm. Namaz kılınan bölümdeydi. Ben kendisini uyarmak istedim. Bana Arapça cevap verdi. İmamdan yardım istedim. Ben ‘Hocam bu şekilde namaz kılamaz’ dedim. İmam bana ‘Sen benim işime karışma’ dedi. Tartışma çıktı ve büyüdü. Beni kalabalık bir grup camiden çıkardı. Ben tekrar abdesthaneye gittim. Geri gelirken baktım, kalabalık yine oradaydı. Sonra adresime gittim, namazımı kıldım. Okumu aldım. İmam ile iki kişi üzerime doğru geliyorlardı. Hedef aldım, imam bana alay eder gibi güldü. İmam sağ tarafa geçti, ben de hedef aldım oku attım. Bir tane attım. Ok imamın sağ omzuna isabet etti. Şahıslar tepki gösterir diye ikinci oku fırlatmak üzere çıkarmadım. Olaya müdahale eden şahıslar beni yakaladılar. Camide psikolojik olarak abluka altına alındım. Ölmesini istesem göğsüne atardım. Ben oku germeden kullandım. Yani yaralamak amaçlı bir şeydi. Eğer isteseydim oku daha sert çekip, daha sert saplanmasını sağlayabilirdim. Ben profesyonel okçuyum” dedi.
"SEN ŞİMDİ GÖRÜRSÜN DEDİ VE OKU FIRLATTI"
Müşteki imam Dursun Kuru ise, “Sanık bana olay günü öğle namazını kılmak üzere mihraba giderken bir şahsın uygunsuz kıyafet ile namaz kıldığını, bu şahsı camiden çıkarmam gerektiğini söyledi. Ben de kişiyi namazdan sonra uyarabileceğimi söyledim. Kendinin bir müdahalede bulunmamasını istedim. Bunun üzerine sanık bana tepki göstererek, işimi yapmadığımı ifade etti. Şahsı dışarı çıkarmam gerektiği konusunda yüksek sesle bağırdı. Şahıs caminin dışına çıktı. Ben namazı kıldırdıktan sonra görevli olduğum Kur'an kursuna giderken sanığı bir anda karşımda gördüm, elinde ok ve yay vardı. Başlangıçta elindeki nesnenin oyuncak olduğunu düşündüğüm için fazla önemsemedim. Sanık elindeki yayı germiş vaziyette ‘Sen şimdi görürsün’ dedi ve oku fırlattı. Ok göğsümün sağ kısmına saplandı. Yanımda bulunan iki cemaat koşarak geldi, şahsı yere yatırdı. Kendim kan kaybım dolayısı ile hastaneye gitmeyi düşündüm. Koşar bir şekilde sendeleyerek acile gittim. Oku acilde kendileri çıkarmaya çalıştılar, ‘İtfaiyeye haber verin’ dediler. Okun ucunu kestiler, daha sonra çıkardılar. Yaralanma sebebiyle kolumda hissizlik oluştu ve fonksiyonları tam olarak yerine getiremiyorum. Sanıktan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.
"PSİKOLOJİK OLARAK BİRAZ RAHATSIZ"
Tanık Murat Toy, sanığın öz yeğeni olduğunu belirterek, “Benim evimin bodrumunda kalıyor. Psikolojik olarak biraz rahatsız. Farklı şeyler anlatırdı. Bir şeylerden haber aldığını söylüyordu son 5-6 aydır” ifadelerini kullandı.
Tanık beyanının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin rapor alınmasına hükmetti. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Kaynak: İHA
Okuyucu Yorumları 1 yorum