HABER

Can Dündar ve Erdem Gül tutuklama istemiyle mahkemede

Can Dündar ve Erdem Gül, Mit Tırları soruşturması kapsamında ifade verdi. Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, tutuklama istemiyle mahkemeye sevkedildi.

Can Dündar ve Erdem Gül tutuklama istemiyle mahkemede

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, "MİT TIR'ları" soruşturması kapsamında yürütülen davayı etkileyecek bazı görüntü ve bilgiye yer verdikleri gerekçesiyle ifade verdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan'a "şüpheli" sıfatıyla yaklaşık 2 saat savunmada bulunan Can Dündar ve Erdem Gül, tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın daveti üzerine sabah saat 10.45'te İstanbul Adliyesi'ne gelen Can Dündar ve Erdem Gül'ü, CHP genel başkan yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Enis Berberoğlu, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, CHP milletvekilleri Onursal Adıgüzel, Hilmi Yarayıcı, Barış Yarkadaş, Gamze İlgezdi ve Ali Şeker'in yanı sıra Hasan Cemal'in de aralarında bulunduğu bazı gazeteciler karşıladı. Can Dündar ve Erdem Gül, saat 11.20 sıralarında İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan'ın odasına alındılar. Bu arada savcının odasının bulunduğu 5. kattaki koridor gazetecilere kapatıldı.

CAN DÜNDAR İFADE VERMEDEN ÖNCE AÇIKLAMADA BULUNDU

Savcıya ifade vermeden önce basına açıklamada bulunan Can Dündar, "Gazeteciliği, halkın haber alma hakkını, kamuoyunun hükümet yalan söylüyorsa bunu bilme hakkını savunmaya geldiklerini" dile getirdi ve şunları söyledi: "Biliyorsunuz MİT tırlarında silah taşındığına dair yaptığımız haberden dolayı bir soruşturma yürütülüyor. Bizzat Cumhurbaşkanı'nın şikayetçi olduğu bir soruşturma bu! Hükümetlerin hiçbir şekilde illegal yollara sapmaması gerektiğini göstermeye, kanıtlamaya, bunun savunmasını yapmaya geldik."

Cumhurbaşkanı Reccep Tayyip Erdoğan'ın bu durumu kişiselleştirdiğini ifade eden Can Dündar, casuslukla suçlandıklarını belirttikten sonra konuşmasının şöyle sürdürdü: "Bizler casus değiliz, hain değiliz, kahraman değiliz. Bizler gazeteciyiz. Burada yapılan şey de baştan sona gazetecilik faaliyetidir. Suçüstü yakalanmış bir hükümet var. Bunun yarattığı bir panik var. Bu anlaşılabilir birşey. Ama bütün bu soruşturma sürecinin bu paniği daha da büyüteceğini düşünüyorum. Bunu uluslararası boyuta taşıyacağını ve bize de burada gizli ibaresi altında yapılan silah ticaretini, insan ticaretini belgeleme ve bütün dünyaya kanıtlama şansı vereceğini düşünüyorum."

Cumhurbaşkanı'nın iddialarına ilişkin haklarında iki kez müebbet istendiğini sözlerine ekleyen Can Dündar, Cumhurbaşkanı'nın önceki gün "Silah taşınsa ne olur taşınmasa ne olur" ifadesine karşılık "Ben de aynı şekilde yayınlansa ne olur yayınlanmasa ne olur diyorum" dedi. TIRlar için önce gıda yardımı dediklerini, sonra içinde silah çıktığını, bunun da Türkmenlere gittiğini söylediklerini hatırlatan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, bir gazetecinin "Rus uçağının düşürülmesinin ardından MİT tırlarının, Türkmenler'e gittiği yönünde yapılan iddianın tekrar gündeme getirildiği gün ifadeye çağrılmasını nasıl değerlendirdiğini" sormasına ise şu cevabı verdi: "Hikmet diyelim. Biliyorsunuz bazı tırlar tekrar bombalandı Rus uçakları tarafından. Devlet birşey yapıyorsa milletin bunu bilmeye hakkı var. Çünkü bu devlet bizim devletimiz. Ve biz de gazeteci olarak milet adına kamuyu denetlemekle görevliyiz. Bu kez karşılarında hemen sinmeye hazır gazeteciler yok. Bu kez kararlılıkla bu işi takip edecek, dik duracak, sonuna kadar arkasında duracak gazeteciler var."

ERDEM GÜL'ÜN AÇIKLAMASI

Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül de, "Gazeteci aynı zamanda, eğer ülke tehdit ve tehlike altındaysa bu tehlikeyi halka bildirmek zorundadır. Geriye doğru dönersek, Suruç katliamı ve Ankara katliamı var. Bu haberler biraz da bununla ilgili haberler. Dolaysıyla halk tehlike altındaysa gazeteci bunu yazmakla görevlidir" diye konuştu.

En Çok Aranan Haberler