Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören Covid-19 hastası Recep Yılmaz, Yoğun Bakım Ünitesi'nde yer olmadığı için Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Sevk sırasında Recep Yılmaz’ın evrakı, aynı hastanede tedavi gören kanser hastası Recep Çelik’in evrakıyla karıştı. Recep Yılmaz, sevk edildikten kısa süre sonra koronavirüs hastalarının tedavi gördüğü yoğun bakım ünitesinde yaşamını yitirdi.
Recep Yılmaz'ın ölümünün ardından, evrak karışıklığı nedeniyle Çelik ailesi aranarak Recep Çelik’in yaşamını yitirdiği haberi verildi. Salı günü hastaneye gelen Çelik ailesi, cenazeyi alıp, Yeni Şehir Mezarlığı'ndaki aile mezarlığına defnetti. Üniversite hastanesi yetkilileri, Recep Çelik'in oğlu Hilmi Çelik'i telefonla arayıp, babasının hayatta olduğunu söyleyince, yapılan hata ortaya çıktı.
Çelik ailesi tarafından Yeni Şehir Mezarlığı'na defnedilen Recep Yılmaz’ın mezarı, savcılık kararıyla bugün açıldı. Olay Yeri İnceleme ekipleri eşliğinde mezarlık görevlileri tarafından açılan mezardan çıkarılan cenaze, Recep Yılmaz'ın oğlu Enver Yılmaz'a ve torunu Ferdi Yılmaz'a teşhis ettirildi. Ardından da görevliler tarafından tabuta konulan Recep Yılmaz'ın cenazesi, yine Yeni Şehir Mezarlığı'nda hazırlanan mezara defnedildi.
Babasının öldüğü haberiyle önce üzülen, ardından da hayatta olduğunu öğrenince sevinç yaşayan Hilmi Çelik, Recep Yılmaz'ın cenazesinin başka bir mezara defni gerçekleşirken gazetecilere yaptığı açıklamada, "Cenaze mezardan çıkarıldı. O aile cenazesini teşhis etti. Onların cenazesiymiş. Teslim aldılar, kendi kazdırdıkları mezarlığa defnettiler. Babamın durumu da iyi değil, çok yaşlandı. Sorun çözüldü, bir sorun yok. Yılmaz ailesi de uzaktan akrabamız çıktı. Aile de hastalarını arıyormuş. İki gün boyunca Çanakkale'deki bütün hastaneleri aramışlar" dedi.
Recep Yılmaz'ın torunu Ferdi Yılmaz ise, "Bir kişinin yanlış evrak vermesiyle olaylar bu kadar uzadı. Ben cenazemi 2-3 gün geç aldım. Olay bu bir kişinin hatası" diye konuştu.
(DHA)