"Çanakkale'de denizin dibini boyladılar, istiyorlarsa gelsinler"

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Yeni Zelanda'da iki camiye yapılan terör saldırısına ilişkin, "Minareleri sökecekmiş. Dedeleri, ataları, Haçlılar çok denedi. En son Çanakkale'de denediler, denizin dibini boyladılar, istiyorlarsa gelsinler. Bu milletin asil evlatları, bir daha onlara nasıl ders vereceğini iyi biliyor." dedi.

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan'ı ziyaret eden Malkoç, daha sonra Hukuk Fakültesi Mizan Hukuk Topluluğu'nca Sabahattin Zaim Konferans Salonu'nda düzenlenen "Meslekten Hikmete" başlıklı konferansa katıldı.

Malkoç, burada yaptığı konuşmada, kahraman ecdadın, tarihin şahit olduğu en büyük savaşlardan biri olan Çanakkale Savaşı'nda öldürücü silahların karşısında iman dolu göğsünü siper edip bir gül bahçesine girer gibi şehadete yürüdüğünü söyledi.

Milletin, bunu şereflerin en büyüğü kabul ettiğini dile getiren Malkoç, "Allah onlara rahmet eylesin. Dile kolay 250 bin şehit... Gitmemiş olanlar, mutlaka gidip Çanakkale'yi görsünler. Oradaki şehit mezarlıklarını ziyaret etsinler. O zaman Osmanlı Devleti'nin nüfusu fazla değildi. Liselerde, üniversitelerde ne kadar yetişmiş insan varsa, İstanbul Lisesi'nden Kayseri Lisesi'ne, bütün okullarda, gelecekte bu milleti yeniden inşa edecek olan bir nesil orada toprağa gömüldü. Ecdadımız, Allah'a olan imanları, vatana olan sevdaları, cesaretleri ve fedakarlıklarıyla bu vatanı asırlarca korudu." diye konuştu.

Şeref Malkoç, Yeni Zelanda'da iki camiye yapılan terör saldırısının basit bir saldırı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"O katilin silahları üzerinde İslam ordularını durduran Fransız generalin ismi vardı. Cumhurbaşkanımızı öldüreceği yazılı. İstanbul'daki, özellikle Ayasofya'daki minareleri sökeceği yazılı. Bu öyle basit bir terör olayı değildir. Bu Avrupa'nın, özellikle siyonist ırkçıların bir organizasyonudur. Minareleri sökecekmiş. Dedeleri, ataları, Haçlılar çok denedi. En son Çanakkale'de denediler, denizin dibini boyladılar, istiyorlarsa gelsinler. Bu milletin asil evlatları, bir daha onlara nasıl ders vereceğini iyi biliyor. Bu millet, böyle asil bir millet. O açıdan kendimizi iyi yetiştireceğiz."

- "İslam, Müslümanlar için en büyük güçtür"

Avrupa'da 2. Dünya Savaşı'ndan önce Müslümanların yok denecek kadar az olduğuna, bugün sadece Avrupa Birliği üyesi ülkelerde 30 milyon Müslüman'ın varlığına dikkati çeken Malkoç, "Müslümanları terörist göstermelerine, onları bu kadar hakir görmelerine rağmen, İslam en fazla yayılan din. İslam, Müslümanlar için en büyük güçtür. İmandan daha büyük bir güç yoktur. Onlar istediği kadar uğraşsın, Allah nurunu tamamlayacaktır inşallah. Bundan zerre kadar tereddüdümüz yok. Burada bize düşen önemli görevler var. Dünyadaki vicdan sahibi insanlarla beraber hareket etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Kurum hakkında bilgi de veren Malkoç, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bize başvurular çok kolay, elektronik ortamdan başvuruluyor. Türkiye'de belediye hizmetlerinden eğitime, sağlığa kadar kamu hizmetlerinin kalitesinin artırılması için çalışıyoruz. Bu yönüyle güzel bir kurum. Müracaatları 6 ay içerisinde sonuçlandırıyoruz. 2018'de 17 bin 815 müracaat geldi, 2018'de verdiğimiz karar 17 bin 545. Çünkü çok hızlı çalışmak durumundayız. Kanun 6 aylık süre vermiş, geçirmememiz gerekir. Çözümlerimiz dostane. Bunlar kurumumuz açısından kolaylık verici şeyler."

Kamu Başdenetçisi Malkoç, daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtladı.

SAÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan ve Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Lütfi Dursun, konferans sonunda Malkoç'a hediye takdim etti.

Malkoç, daha sonra Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir'e ziyarette bulundu.