Çanakkale'de Şehit Tıbbiyeliler Anıldı

- ÇANAKKALE'de, Sağlık Bakanlığı'nın 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlediği, 'Sıhhiye 1915, Zaferin Ab-ı Hayat Neferleri' gecesinde 100 yıl önce şehit düşen tıbbiyeliler anıldı. Bir restoranda gerçekleştirilen etkinliğe, Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun yanı sıra Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, Çanakkale Belediye Başkan Vekili Celal Karakaş, Gülhane Askeri Tıp Fakültesi Dekanı Tuğamiral Hayati Bilgiç, 29 ülkeden gelen doktor, tıp fakültesi öğrencileri ve büyükelçi temsilcileri katıldı. Program, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Ardından 'Sıhhiye 1915' isimli kısa film gösterildi. Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, 100 yıl önce Çanakkale'de şehit düşen tıbbiyelilere dikkati çekerek başladığı konuşmasında, "Tıp mesleğinin en güçlü ayağı evrensel oluşudur. İnsana ve insanlığa hizmet etme anlayışıdır. İnsanın sorunlarını, sıkıntılarını, acılarını dindirmek için her türlü özveri ve fedakarlığı, mümkünse her türlü olağan üstünlüğü gösteren özel bir mesleğin mensuplarıyız. Bu anlamda bir yıl mezun veremeyecek kadar tıbbiyeli şehidini veren bir milletin tıbbiyelileriyiz" dedi. 14 Mart Tıp Bayramı'nın, esas itibarıyla bir bayram amacıyla kurgulanmadığını anlatan Bakan Müezzinoğlu, "Bir bayram ruhuyla tıp bayramı şekillenmemiştir. Esasında 14 Mart'ta Tıp Bayramının kutlanması, İstanbul'un düşman işgaline itirazın bir yansımasıdır. İsyanın bir tezahürüdür. Tıbbiyeliler, ilk tıbbiyenin kurulduğu '14 Mart'ı bahane ederek ve 14 Mart Tıp Bayramı kutlamalarını yapacağız' diyerek, işgal güçlerine itiraz etmiştir. İstiklali, bağımsızlığı merkeze alma anlayışı ile bir organizasyon için Tıp Bayramı denmiş ve o gün Haydarpaşa'da ilk Mekteb-i Tıbbiye-i Şahanenin olduğu yere ay yıldızlı bayrağın çekildiği gündür 14 Mart Tıp Bayramı" dedi. "Burada savaşın anlamsızlığını konuşmayacağız. Çünkü savaşın da mutlaka bir anlamı, hatta normal yaşantının ötesinde bir anlamı vardır" diyen Bakan Müezzinoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Keşke hiç olmasa. Ama bu savaş, bir toprak işgalinin ötesinde bir medeniyeti yok etme anlayışı nedeniyle yapılmıştır. Çanakkale de, bu toprakları ay yıldızlı bayrak için, ezan için, milli değerler için, milletin tarihi geçmişinde getirdiği medeniyet anlayışını yarınlara taşımak için bir duruşun ifadesidir." Konuşmasına, bir Beşiktaş taraftarı olduğunu açıklayarak devam eden Bakan Müezzinoğlu, "Ben bir Beşiktaşlı olarak birazcık spora girmek istiyorum. Neden Beşiktaşlıyım ile ilgili birkaç cümle söylemek istiyorum. 7-8 yaşlarındayım. Batı Trakya'nın bir köyünde doğmuşum. İlkokul 3. sınıftayım. Rahmetli bir dayım vardı. Çok fanatik Beşiktaşlıydı. Dayım ağabeyimle birlikte bizi çağırdı. Trakya tabiri ile 'Çocuğum buraya gelin' dedi, geldik. 'Beşiktaş'ın renkleri neden siyah beyaz bilir misiniz?' dedi. Ne bilelim biz Beşiktaş'ın renkleri neden siyah beyaz. O zaman çocuğuz. 'Osmanlı Balkanları kaybedince kırmızı beyaz olan renklerini, yas nedeniyle kırmızıyı siyaha çevirmişti. Onun için siz de, hiçbir Batı Trakyalının da, Balkanların hiçbir çocuğunun da Beşiktaş dışında başka bir takım tutma hakkı yoktur' dedi. Dolayısı ile göçmenler, balkanların muhacirleri önce Beşiktaşlı, sonra da Fenerbahçeli ve Galatasaraylı, en önemlisi de hepimiz milli takımlıyız" diyerek herkesin gönlünü aldı. Bakan Müezzinoğlu, "Bugün yaklaşık 1 milyon 800 bin Suriyeli mülteciye kendi insanımız gibi bakıyoruz. Kendi insanımıza her türlü hizmeti sunduğumuz gibi onlara da her türlü hizmeti, buna sağlık hizmetleri de dahil en güzel şekilde sunuyorsak ve bunu yıllardır devam ettiriyorsak, bu ülkenin bütçesine 5 milyar dolardan fazla yük getirmesine rağmen, bunu yük olarak görmeyip bir sorumluluk olarak görüyor olmanın anlayışı Çanakkale ruhunda saklıdır. Çünkü Çanakkale ruhu Azerbaycan'da, Afganistan'da, Arnavutluk'ta Yemen'de Halep'te Musul'da Kerkük'ten fışkıran bir ruhun burada zafere imza atışının sonucudur" diye konuştu. Daha sonra ünlü Perkisyon sanatçısı Burhan Öcal, Çanakkale Savaşları'nın 100'üncü yıl anısına beslediği eseri 'Sıhhiye 1915'i sahnede canlı performansla sundu. Bakan Müezzinoğlu, son olarak geceye katılan hekimlerle toplu hatıra fotoğrafı çektirdi.