Galatasaray Başkanı Burak Elmas, Metin Öztürk'ün kendisini hedef alan sözleri sonrası bir basın toplantısı daha düzenledi. Elmas, Galatasaray'da seçimin gerçekleşeceğini belirtirken, resmi tarihi de açıkladı. İşte o konuşma...
"Bu seçim olacak, o-la-cak! Bir kere bile bu seçim olmayacak diye bir şey ağzımdan çıkmadı. Her seferinde üstüne basa basa bu seçimin olacağını söyledik. Davalarda da şahitli masalarda herkesin bilgisi dahilinde hareket ettik. Dün sabah elimize, ilan etmiş olduğumuz ve aslında bugün yapılması gereken seçimimizin iptal olduğuna dair mahkeme kararı ulaştı. Bu karardan sonra adaylarımızı ve divan başkanımızı davet ettik. 21-28 Mayıs tarihini istediklerini söylediler. Tüzüğümüze göre bu tarihin yürürlüğe girmesi için en geç salı gününe kadar bu yönetim kurulu kararının alınması gerekiyordu. Çok kısa bir süre istişare etmek için izin istedik. Seçimin bugün yapılabilmesi adına tedbir kararının kalkmasını istedik. Tedbirin kaldırılması için başvurumuzun reddinin kararı dün saat 15.46'da ulaştı."
"Önümüzde iki tarih var. Biri 21-28 Mayıs, diğeri de üyelerimizin topladığı 4-11 Haziran tarihleri. Bu iki tarih arasında bir karar vermemiz gerkeiyordu. Biz, 4-11 Haziran için karar alacağız, yürürlüğe de sokacağız. Galatasaray'da seçim olacak."
"Dün, Sayın Divan Kurulu Başkanımız herhalde kendi yönetimiyle beraber bir karar aldı. Sabah bize ulaşan kararı öğrendikten sonra olağanüstü divan kararı aldı ve bize bunu bildirdi. Bu karar sonrasında biz daha iptal başvurusunu yeni yapmıştık. Divan kuruluna büyük bir saygı gösterdik hep. Görevimiz süresince divan kurullarına katıldık. Fakat bu gelişmeler ışığında alınacak bir karar sonrası daha rahatlamış bir divan kurulu organize etmek yerine divan kurulu başkanının kendi iradesiyle böyle bir karar almasına katılmadık. Bu, tüzüğün kendilerine tanıdıkları haksa bizim de katılmamamız haktır. Olağanüstü bir karardır katılmamamız. Nitekim yapılan toplantıyla ilgili endişelerimiz gerçekleşti. Seçim iradesini defalarca irdelememize rağmen geçmişte yaptıklarını unutarak, herhangi bir yüz kızarması olmadan Galatasaray Başkanı'na hakaret eden disiplinlik en az 4-5 tane konuşma oldu. Toplantı sonrası divan başkanını arayarak toplantıda yapılan konuşmalar, ithamlar ve çirkin söylemlerle ilgili kendisine teessüflerimi sunduğumu ilettim."
Kendi başkanı konuşurken ayağa kalkmayan, kendi başkanı Galatasaray üyeleri tarafından eleştirilirken masada oturmayı tercih ederek alkışlayan Galatasaray Spor Kulübü'nün herhangi bir üyesi bana Galatasaraylılığı öğretmeye kalkmasın. Galatasaray Başkanlık makamından bahsederek buraya aday olan, başkanlık makamını tanımadığını söyleyen hiç kimse Galatasaraylılık öğretmeye kalkmasın. Bunlarla ilgili daha fazla konuşacağım. Eski başkanlarımız da çıksın, konuşsun. Her yerde şahitli konuşmalarımız var. Bunları kamuoyunda anlatmama sebebimiz Galatasaray'ın zarar görmemesidir. Bir çağrım da Galatasaray siyasetinde kendi iradesi olmasa da kullanılmaya çalışılan Sayın Fatih Terim'edir. O da çıksın konuşsun.
Dün, seçim yapılacak dedim. Seçimle ilgili kararı hafta başı açıklayacağız dedim. Galatasaray'ı etkileyecek bir seçim süreciyle ilgili yarım saatte karar vermek yerine 48 saat düşünüp, doğru kararı vere hakkı yok mu yönetimin? Burada seçim iradesini başından beri belirtmiş bir yönetimi burada zorla oturmaya çalışıyor gibi lanse etmeye çalıştılar. Kısa vadede başarılı oldular ama doğrular er ya da geç ortaya çıkıyor.
Bu seçimi erteletmek istesem çok basit bir yolu vardı. İdari ibrasızlığın iptali için başvururdum. Zaten Yargıtay kararı vardı. Bu seçime girme hakkını kazanırdım. Bu seçimi 30 Nisan'a değil, haziran ya da temmuza erteleyebilirdik. Bir gün önce seçimin tedbir kararını almak da böyle niyeti olan bir insan için delilik olurdu. Divan'da konuşulanlara cevap vermediğim için pişman değilim, gitmediğim için çok memnunum.
Galatasaray'da kimse kimseyi işaret edemez. Öyle biri varsa da başkan olmasın zaten. Galatasaray Başkanlığı'na aday olsam zaten söylerim.
İstifa, seçimi yapma iradesi olan bir başkan için gereksiz bir yol. Sayın Altaylı, çok yakınlığım olan ve sevdiğim bir Galatasaraylı. Dostuz. Sonuçta unutmamak lazım ki o bir gazeteci. O şapkasıyla bir yazı yazmış. İddia edildiğini söylediği 3 madde var, tamamı yalan. Kurumsallaşmanın gereği olarak tüm ihaleleri, satın almaları belli prosedürler dahilinde şeffaf yaptık. Bu iddiasını ispatlayacak kişiler varsa hemen beraber mahkemeye başvuralım. Bu dedikoduları çıkaranlar, dedikoduların Galatasaray'a verdiği zarardan herhangi bir sorumluluk taşımıyorlar.
Galatasaray'ın bir fikir mücadelesi vermesi lazım. Birlikte çalışarak birlikteliği başaracağımızı ümit etmiştim. Gördüm ki başardığımız tek şey Galatasaray'da karşıtlığı birleştirmek oldu. Birbiriyle aynı masada yemek yemeyen, konuşmayan üyelerimiz bir araya geldiler. O da birlikteliği sağlamak isteyen bize karşı geldiler.
Galatasaray'da acil ne yapılması gerekiyorsa kararsız bırakmayız. Uzun vadeli kararları bizim almamız mümkün değil.
Seçimin bir daha ertelenme ihtimali hukuken yok.
Galatasaray Spor Kulübü Başkan Adayı Metin Öztürk, “Bugün itibarıyla, Galatasaray Kulübü’nün bir başkanı yok. Bugün saat 10.00 itibarıyla Burak Elmas adlı üyemizin başkanlığı sona ermiştir” demişti.
“Müstafi başkan, bugün saat 10.00 itibarıyla kulübümüzü rehin almıştır. Bugün biz saat 10.00’da buraya gelip, oyumuzu kullanıp, kulübümüzün 39’uncu başkanını seçecektik. İyi niyetimden dolayı, yanlış anladığımdan dolayı, kamuoyunu yanlış yönlendirdiğim için özür diliyorum. Ben 3 haftadır kurucumuz Ali Sami Yen’in koltuğunda oturan kişinin sözlerine inandım, yalanlarına ve vücut diline kandım. Bu oyunların içinde olmadığını düşündüm, başkanlığı bırakmayı düşündüğünü düşündüm. Dün yaptığımız görüşmede başkanlığı asla bırakmayacağını vücut diliyle, söylemleriyle bize dile getirdi. Kendisinin başkanlığı hukuken olmasa da bizim nezdimizde düşmüştür. Bugün müstafi başkandır kendisi. Kulübü rehin almıştır.”