HATİCE ÖZDEMİR TOSUN - Nesli tükenme tehlikesi altındaki "caretta caretta"ların, Akdeniz'de en büyük yuvalama alanlarından Antalya'da, yumurtlama ve yavru kaplumbağaların maviliklere uzanan zorlu yaşam yolculuğu sürüyor.
Her yıl mayısta ergenlik dönemine ulaşan ve yumurtlama aşamasına gelen deniz kaplumbağaları, gece yarısı denizden çıkıp, güvenli buldukları kumsalda yumurtalarını bırakıp, tekrar denize dönüyor.
Caretta carettaların üremesine şahitlik yapan gönüllüler, yumurtaların etrafında işaretleme ve kafesleme yapıyor.
Yaklaşık 45 ve 75 gün arasında değişen kuluçka sonrası yumurtadan çıkan yavrular, denizden gelen ses ve doğal ışık yansımasını takip ederek, denizle buluşuyor.
Yumurtaların korunması için gece gündüz nöbet tutan gönüller, yavru deniz kaplumbağaların denize ulaşma serüvenini de izliyor.
- Yumurtadan çıkan yavruların yüzde 45'i denize ulaşıyor
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ekolojik Araştırmalar Derneği Başkanı Dr. Ali Fuat Canbolat, AA muhabirine, deniz kaplumbağalarını dinozorlar döneminden bu yana neslini sürdürebilen "yaşayan fosiller" olarak nitelendirdi.
Üreme serüveninin mayısta başlayıp temmuz ortasına kadar devam ettiğini dile getiren Canbolat, turizm sezonuna denk gelmesi nedeniyle yuvalama ve yavru çıkış süreçlerinde sıkıntılar yaşandığını kaydetti.
Antalya'da 9 deniz kaplumbağası yuvalama kumsalı bulunduğunu belirten Canbolat, "Türkiye'deki deniz kaplumbağa yuvalarının yüzde 60'ından fazlası Antalya kıyılarında bulunuyor. Burada da en önemli bölge Belek." dedi.
Canbolat, Belek dışında Kumluca bölgesinin de önemli bir potansiyele sahip olduğunu bildirdi. Bir caretta carettanın yumurtlama döneminde ortalama 80-100 yumurta bıraktığını anlatan Canbolat, şunları söyledi:
"100 yumurtanın 45'i denize ulaşıyor. Yüzde 55'lik bir kayıp var. Denize ulaşan yüzde 45'lik kısım da iyi bir rakam. Denizde de çok büyük kayıplar yaşanıyor. Yumurta ve yavru döneminde ölüm riski yüksek. Bin yumurtadan ancak bir ya da ikisi erginliğe ulaşabiliyor. Yaklaşık 15-20 yılda ergen oluyor ve 60-70 yıl da ömürleri var."
Gerek yumurtlama gerekse yavru çıkışlarında tatilcilerin, balıkçıların, kumsalı kullanan herkesin daha dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Canbolat, deniz kaplumbağaları için en büyük tehlikenin insanlar olduğunu belirtti.
Tekne çarpması, balıkçılık faaliyetleri, plastik kaynaklı kirlilikler gibi sebepler nedeniyle yaralanmalar, ölümler ile karşılaştıklarını anlatan Canbolat, insan faaliyetleri nedeniyle deniz kaplumbağalarının neslinin tehlikeye girmesinin üzüntü verici olduğunu söyledi.
Denizde ise yavru aşamasında büyük balıkların hepsinin tehlike oluşturduğunu dile getiren Canbolat, erginliğe ulaştığında ise özellikle kaplan köpekbalığının diş yapısının, kaplumbağaların kabuğunu kırabildiğini söyledi.
Canbolat, bölgede en yakın rehabilitasyon merkezinin yaklaşık 350 kilometre uzaklıkta Dalyan'da bulunduğunu belirterek, en fazla yuvalama alanına sahip Antalya'da da en kısa zamanda bir rehabilitasyon merkezinin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Son yıllarda yapılan farkındalık çalışmalarının yuvalama ve yavrulama süreçlerindeki hassasiyeti artırdığına işaret eden Canbolat, "Amacımız deniz kaplumbağalarını çoğaltmak değil, insanın verdiği zararları en aza indirmek. İnsanlar zarar vermezse hayvanlar kendi neslini devam ettirebilir." diye konuştu.
- Gönüllüler caretta carettalar için bekçilik yapıyor
Deniz Kaplumbağalarını İzleme ve Koruma Projesi Asistanı Kerem Yekta Atatunç, aralarında yabancıların da bulunduğu 25 gönüllü ile Belek bölgesindeki deniz kaplumbağası türlerinden caretta carettalar için bekçilik yaptıklarını söyledi.
Yuvalama döneminde gece araziye çıkarak, ergin dişi kaplumbağalarını tespit ettiklerini ve ölçümlerini yaparak, kayıt altına aldıklarını anlatan Atatunç, gündüz de yumurtaların korunması ve takibi için çalıştıklarını belirtti.
Yaptıkları çalışmalarla caretta carettaların popülasyonunun belirlediklerini belirten Atatunç, "Yuvalama bandının güvenli olup olmadıklarını kontrol ediyoruz çünkü yuvalama alanı işgal edildiğinde yumurtlama gerçekleşmiyor. Yapay ışıklandırma da yavruların denize değil, karaya yönelmesine ve uzun süre karada kalarak ya avcılara yakalanıyorlar ya da kuruma tehlikesiyle ölümler yaşanıyor. Çalışmalarımızla bunları engellemeye çalışıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz