Olay, eylül ayında Osmangazi ilçesi Bahar Mahallesi 6. Sokak'ta meydana geldi. 2 çocuk annesi Ebru Gürcan, sürekli kavga ettiği eşi Necati Gürcan hakkında mahkemeden 'uzaklaştırma' kararı aldırdı. Ancak karara rağmen Necati Gürcan, çatıdan evin balkonuna atlayarak içeri girdi. Burada çift arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Necati Gürcan, mutfaktan aldığı ekmek bıçağını, kızlarının gözü önünde eşinin kalbine sapladı. Ebru Gürcan, kanlar içinde yere yığıldı. Necati Gürcan, bu kez de bıçağı eşinin koluna ve kalçasına sapladı.
Gelen sesler üzerine komşuların ihbarıyla adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ebru Gürcan, ambulansla kaldırıldığı hastanede doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
Olayın ardından kaçan Necati Gürcan ise yakalanıp gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede mahkemeye çıkarılan Necati Gürcan, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Gürcan, adliyeye sevki sırasında gazetecilere, eşini cinler istediği için öldürdüğünü söyledi.
Bursa 15'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ‘Eşe karşı kasten öldürmek’ suçundan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Necati Gürcan’ın yargılanmasına başlandı. Taraf avukatları ile Ebru Gürcan'ın annesi Zehra Yeter'in (59) salonda hazır bulunduğu duruşmaya, Necati Gürcan, tutuklu bulunduğu Bursa E Tipi Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatı Fırat Can Güngör 'ün da salonda hazır bulunduğu duruşmada savunma yapan Gürcan, “Ben öldürme kastıyla hareket etmedim. Sadece kapıyı açsın diye canını acıtmak istedim. O kapının öbür tarafındaydı. Ben bunları isteyerek yapmadım. Kapıyı tam açsın diye bıçak salladım. Kapı tam açıldığında bıçak ona değdi. Kalbine girmiş. Olay kazayla oldu. Kızım olayı net olarak gördü. Bursa AMATEM’de uyuşturucu tedavisi gördüm. Son dönemde şizofren teşhisi koymuşlardı. Benim psikiyatrik tedavi görmemi istediler. Ben ise kabul etmedim. Yaklaşık bir senedir rüyalarında eşime araba çarparken görüyorum. Beraatime karar verilmesini istiyorum" dedi.
Mahkemede, müşteki olarak ifade veren Zehra Yeter, kızı ile damadının kaçarak evlendiğini belirterek, "Sanık uyuşturucu kullanıp sürekli kızımı tehdit ediyordu. Çalıştığı iş yerine gidip, yavruma bıçak çekti. Ebru'yu ölümden, çalışma arkadaşları son anda kurtardı. Necati, beni ve oğlumu da ölümle tehdit ediyordu. Bana, 'en sevdiğini elinden alacağım' diyordu. Cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Gürcan çiftinin kızları M.G., “Uzaklaştırma kararı bulunan babamı eve almıyorduk. Buna rağmen zaman zaman gelip annemi tehdit ediyordu. Olay günü evde pasta yaptık. Annem ile yiyip dışarı çıkacaktım. Bu sırada, çatıya çıkıp balkona atlayan babam eve geldi. Annem ile tartışmaya başladı. Kardeşim anlayıp evden ayrıldı. Annem tartıştıkları odanın kapısını kapattı. İçerde arbede yaşandı. "Saçımı bırak" diye bağıran annem bir ara kapıyı açıp dışarı çıktı. Şeker hastası olduğu için elbiselerini parçaladı. Ben kendisine yeni kıyafetler verdim. Bu sırada babam sürekli olarak, 'sizi öldüreceğim' diyordu. Annem ile evden ayrılmak için kapıya yöneldik. Bu sırada mutfağa doğru koşan babam bıçağı alıp anneme vurdu. Yere düşmesine rağmen annemi kolundan ve kalçasından bıçaklamaya devam etti. Şok olduğum için annemi çekemiyordum. Daha sonra babam kaçtı" dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesine, eksik evrakların beklenmesine ve sanığın tutukluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
DHA