HABER

Çavuşoğlu, Tillerson ile görüştü

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'li mevkidaşı Rex Tillerson ile telefonda görüştü. Çavuşoğlu katıldığı iftar programında ise, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki kriz ile ilgili yaptığı konuşmada, "Sorunun çözümü için de katkı sağlıyoruz. Sorunun tespiti var, biliyoruz, hangi oyunlar oynanıyor bunu da biliyoruz." dedi."

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, karşı tarafın talebi üzerine yapılan görüşmede Çavuşoğlu ve Tillerson, Körfez bölgesindeki durum ile Irak ve Suriye konularında istişarede bulundu.

ÇAVUŞOĞLU: OYNANAN OYUNLARI BİLİYORUZ

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizde sorunun çözümü için katkı sağladıklarını belirterek, "Hele hele ramazan ayında, kardeşliğin en çok pekiştirilmesi, dayanışmanın en çok güçlendirilmesi gereken bir ayda, biz bu krizi, bu adımları doğru bulmuyoruz. Hele hele yönetimlere değil de insanlara yönelik alınan kararları doğru bulmuyoruz. Şu ramazan ayında gıda, ilaç ambargosunu doğru bulmuyoruz, insani, İslami bulmuyoruz. İnsanların ne suçu var?" dedi.

Alanya Ticaret ve Sanayi Odasınca (ALTSO) Clup Park Alanya'da, Bakan Çavuşoğlu ve 3 bin 500 kişinin katılımıyla iftar programı düzenlendi.

Çavuşoğlu, konuşmasında birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan ramazan ayında bir araya gediklerini belirterek, burada birlik ve beraberliğin temsil edilmesini görmekten mutlu olduğunu söyledi.

Her zaman dik durduklarını ancak diklenmediklerini belirten Çavuşoğlu, mazlumun hakkını savunduklarını ifade etti. Önceliklerinin, birliği, dirliği korumak, güçlendirmek olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, "İşte bu birlik ve beraberliğin temsil edilmesinde her zaman öncü olan liderimiz Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın selamlarını getirdim. Başbakanımız Binali Yıldırım da selamlarını iletti." diye konuştu.

Bölgede ciddi sıkıntılar olduğunu, ateşin düştüğü yeri yaktığını dile getiren Çavuşoğlu, bölgede ve dünyanın her yerinde sorunlar olduğunu anlattı.

Zor şartlar altında yaşayan, evini terketmek zorunda kalan insan sayısının çok olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, 60 milyon insanın çeşitli sebeplerle evini terketmek durumunda kaldığını belirtti.

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'ye insan hakları, demokrasi dersi vermeye çalışan zalim rejimlerin kendi çıkarları için destek verdiğini, zulümleri meşru göstermeye çalıştığını dile getirdi.

Türkiye olarak her zaman haklıyı savunduklarını belirten Çavuşoğlu, "Suriye'de ateşkesin tesis edilmesi, barışın sağlanması, siyasi çözümün yine tesis edilmesi için en çok çaba gösteren biz olduk." dedi.

Halep'te 45 bin insan ölüme mahkum edildiği zaman Türkiye'den başka, o insanları kurtarmak için kılını kıpırdatan başka ülke olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Ama Türkiye Rusya ile beraber Halep etrafında ateşkesi sağlayarak 45 bin insanı kurtarmıştır. Ondan sonra ateşkesi Suriye geneline yaydık. Şimdi ise Suriye'de siyasi çözüm için çalışıyoruz, çatışmasız bölgeler oluşturuyoruz. Mücadeleye devam edeceğiz, bir taraftan Astana, bir taraftan Cenevre. Aynı şekilde Irak. Irak'tan DEAŞ terör örgütünün temizlenmesi için çaba sarfediyoruz, destek veriyoruz. Eğit-donat programlarımız sürüyor. Fakat şunun da altını çizmek isterim, Türkiye Cumhuriyeti olarak hem Irak'ın hem Suriye'nin sınır bütünlüğünü, toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Buna halel getirecek her adıma da karşıyız. ve Suriye içinde bir terör devleti kurulmasına müsaade etmeyeceğiz. Bunun için de ne gerekiyorsa yapacağız." diye konuştu.

- Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki kriz

Tüm bu sorunlarla uğraşırken Körfez bölgesinde Katar krizi olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Katar'a karşı Körfez'deki bazı dost ve kardeş ülkeler maalesef bir yaptırım içine girdiler. Biz esasen bu kararları doğru bulmuyoruz. Kardeşler arasında sorun olabilir, ihtilaf olabilir ama kardeşler arasında ihtilafın çözüm yeri diyalogtur, istişaredir. Bir araya gelinir, konuşulur, neyse sorun ortaya konulur. Ondan sonra sorunun çözülmesi için hangi adımlar atılacak beraber karar verilir. Hele hele ramazan ayında, kardeşliğin en çok pekiştirilmesi, dayanışmanın en çok güçlendirilmesi gereken bir ayda, biz bu krizi doğru bulmuyoruz, bu adımları doğru bulmuyoruz. Hele hele yönetimlere değil de insanlara yönelik alınan kararları doğru bulmuyoruz. Şu ramazan ayında gıda, ilaç ambargosunu doğru bulmuyoruz, insani, İslami bulmuyoruz. İnsanların ne suçu var?"

Çavuşoğlu, "Niye oraya, insanlara gidecek gıdayı, ilacı engellemeye çalışıyorsunuz? Onlar bizim kardeşimiz değil mi? İşte tüm bu yanlışlıkları hiçbir art niyet olmadan, hiçbir geri planda başka bir düşüncesi olmayan ülke olarak ve liderimiz Recep Tayyip Erdoğan olarak açıkça söylüyoruz. Ama sorunun çözümü için de katkı sağlıyoruz. Sorunun tespiti var, biliyoruz, hangi oyunlar oynanıyor bunu da biliyoruz." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünyada birçok ülkenin liderlerini aradığını ve aramaya devam ettiğini belirterek, bu sorunun çözümüne Türkiye'nin katkı sağlayacağını söyledi.

"Çünkü biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz, bugüne kadar nasıl yapıcı rol aynadıysak bundan sonra da yine rol oynayacağız." diyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı sorunlarla da baş ettiklerini belirtti.

- Terörle mücadele

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden yaklaşık bir yıl geçtiğini hatırlatan Mevlüt Çavuşoğlu, Türk milletine, şehitlere, gazilere ne kadar hizmet edilse bunun yetmeyeceğini belirtti.

Hainlerden her zaman hesap sorduklarını, sormaya da devam edeceklerinin altını çizen Çavuşoğlu, millete bu zulmü yaşatanların peşini bırakmayacaklarını, dağda, inlerinde, kazdıkları çukurlarda, yurt içi ve dışında çukurlarına gömmeye devam edeceklerini anlattı.

Millete verdikleri sözler olduğunu belirten Çavuşoğlu, FETÖ terör örgütünün ve mensuplarının da peşini bırakmayacaklarının altını çizdi.

Mevlüt Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"İşte ülkeler FETÖ mensuplarını bize iade etmeşe başladılar. Ama bazı Avrupa ülkeleri sahip çıkıyorlar, FETÖ'ye sahip çıkıyor, FETÖ'den kaçan askerlere statü veriyor. FETÖ'den dolayı kaçan bizim diplomatlarımıza sığınma hakkı veriyor. PKK'ya sahip çıkıyor. PKK'lıları kendi ülkesinde barındırıyor, destekliyor. DHKP-C'ye adeta lojistik, maddi destek ne varsa veriyor. PKK'nın uyuşturucu kaçakçılığı, zorla para toplama dahil her türlü faaliyetlerine göz yumuyor. İşte referandum dönemi gördünüz bizlere engel çıkarmaya çalışıyorlar. Ondan sonra da 'Benim canım İncirlik'e gitmek istiyor, İncirlik'e geleceğim'. Yok öyle bir şey. Hem her istediğini yapacaksın hem de her istediğini alacaksın, Türkiye artık böyle bir ülke değil. Türkiye kararlarını kendisi verir. 'Efendim benim parlamentom var' diyor. Benim de 80 milyon Türk milletim var, sende parlamento ne diyorsa odur diyorsun, Türkiye'de 80 milyon Türk milleti ne derse odur. Bu ülkede kararları millet alır. O yüzden tüm yanlışlıklara, hatalara karşı 80 milyonun hakkını savunmaya, doğruları söylemeye devam edeceğiz."

Alanya ilçesine yapılan ve inşası süren yatırımları da anlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin hedeflerine ulaşacağını, tüm göstergelerin bunu gösterdiğini ifade etti.

AA

En Çok Aranan Haberler