Çay familyası, astropikal ve tropik iklim bölgelerinin hemen hemen tamamında yetişebilir. Türkiye’de ise en çok Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yetiştiriciliği yapılır. Almaşık dizili ve kısa saplı bir bitkidir. Sarı ya da pembe renkte olabilir. Hafif olmakla birlikte özgün bir kokuya sahiptir. Dünyada en çok tüketilen içecekler arasındadır.
Çay tüketimi, uzmanların bildirmiş olduğu sınırlamalara uygun olmalıdır. Sadece vücuda yararlı etkilerinden faydalanmak, yan etkilerine maruz kalmamak için günlük uygun olan miktar aşılmadan çay tüketilmelidir.
Siyah çay, gün içerisinde maksimum 5 bardak içilmelidir. Yeşil çay için de sınır 4 ile 5 arasında değişmektedir. Günde kaç bardak çay içilmeli sorusunun cevabına göre hareket edilmesi gerekliliğindeki en büyük sebep, çayın sindirim sisteminin çalışmasına büyük ölçüde etki etmesidir. Günlük sınır aşılmadığı sürece çayın faydalarından yararlanmak mümkündür.
Miktar: 100 gram
Kalori (kcal): 1
Yağ (g): 0
Karbonhidrat (g): 0.2
Protein (g): 0.1
Ülkemiz için kültür olmayı başarmış olan çayın çeşitli faydaları bulunur. Hem yaz aylarında hem de kış aylarında yoğun olarak tüketilmesi, sağlık açısından faydalı bir içecek olmasından kaynaklanmaktadır.
Kalp krizi, son zamanlarda yaş sınırının bir hayli aşağılara düştüğü rahatsızlıklar arasındadır. Araştırmalar gün içerisinde 2-3 bardak çay içen kişinin kalp krizi geçirme riskinin büyük oranda azaldığını ifade ediyor. Özellikle siyah çayın faydaları arasında, kan pıhtılaşmasını engelleyerek kalp krizi riskini azaltması yer alır. Bu açıdan orta yaş ve üstündeki kişilerin siyah çay tüketmesi oldukça faydalıdır.
Çay, kan yapısının gelişmesini sağlayarak, pek çok hastalığa karşı vücudun savunma sistemini destekler. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği yapılan araştırmalarla da kanıtlanan çay, gönül rahatlığıyla içilebilir. Yeşil çay ve limonlu çayın bağışıklık sistemini destekleme işlevinin diğer çay türlerine göre çok daha fazla olduğu söylenebilir.
Çay, yoğun olarak içerdiği fitokimyasallar sayesinde kemik sağlığını destekler. Ayrıca içeriğindeki antioksidanla birlikte ilerleyen yaşlarda görülmesi muhtemel olan kemik zayıflığının önüne geçer. Bu amaçla çaya tarçın çubuğu ekleyerek tüketmek, çayın kemikler üzerindeki etkisini artırır. Düzenli olarak çay tüketimi, kemiklerde yaşanabilecek problemlere karşı alınabilecek önlemlerin ilk sıralarında yer alır.
Çay, bağırsak hareketlerini hızlandırarak sindirimi kolaylaştırır. Çayın bu özelliğinden yola çıkılarak siyah çay zayıflatır mı sorusunun da evet olarak cevaplandırılması mümkündür. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus; tüketilen çayın türü fark etmeksizin şekersiz şekilde tüketilmesi gerektiğidir. Çayla birlikte vücuda alınan şeker vücuttaki karbonhidrat miktarını artırdığından çayın zayıflama etkileri görülmez.
Çayın antioksidan özelliği vücuttan ödemin atılmasına yardımcı olur. Günde en az 1 bardak çay içmek, ödem oluşumunu büyük ölçüde engeller. Beraberinde hastalığa neden olabilecek pek çok bakteri de vücuttan atılır. Ödemin vücuttan atılmasına yardımcı olan bir başka etken ise çayın idrar söktürücü özelliğidir.
Çok sayıda faydası olan çayın cilde faydaları da saymakla bitmez. Siyah çay ile yüze peeling yapılarak, hücrelerin yenilenmesi, gözeneklerin açılması sağlanabilir. Ayrıca ciltteki lekelerin çözümü için de siyah çay kullanılabilir. Çayla hazırlanan farklı karışımlar ile cilt bakımı yapmak, sağlıklı bir cilde kavuşmak için yeterli olur.
Çay bitkisinin sahip olduğu familya oldukça geniştir. Ülkemizde tüketimi ve üretimi en çok tercih edilen çay çeşidi siyah çaydır. Bunun yanında yeşil ve beyaz çay da ülkemizde en çok tercih edilen çay çeşitleri arasındandırlar. Bu iki çay türü de siyah çay gibi farklı alanlarda oldukça faydalıdır. Düzenli ve kontrollü tüketilmeleri halinde vücuda faydaları azımsanmayacak derecededir.
Bilimsel araştırmalar sonucunda yeşil çayın, kanser hücrelerinin yayılmasını önlediği sonucuna ulaşıldı. Araştırma sonuçları aynı zamanda yeşil çayın şeker hastalığından koruduğu, tansiyonu düşürdüğü, kolesterolü azalttığı, yağ yakılmasına yardımcı olduğu yönünde. Ayrıca diğer çay türlerine göre daha fazla ödem atma özelliğinin olduğu, sindirimi kolaylaştırdığı biliniyor.
Kilo problemi dünya üzerinde her geçen gün yaygınlaşıyor. Hastalık olarak nitelendirilmeye başlandığı andan itibaren zayıflamak için modern ve alternatif tıp devreye girmiş bulunmakta. Beyaz çay bu noktada metabolizmayı hızlandırması sonucunda zayıflamaya yardımcı olmasıyla yer alıyor. Bunun dışında doğru tüketimi gribal enfeksiyonlardan zarar görmeyi de önler.
Siyah çayın kalp krizi riskini azaltması sebebiyle gün içerisinde en az 2-3 bardak içilmesi uzmanlar tarafından öneriliyor. İçilen çayın özellikle demli olması kanın pıhtılaşması engelleyerek, kalp rahatsızlıklarına karşı daha etkili bir koruma sağlar. Sinirleri uyarma özelliği olduğundan enerji artırmak için demli çay tüketilebilir.
Çaya limon ekleyerek tüketmek, C vitamini almayı, çayda bulunan demirin kana daha hızlı karışmasını sağlar. Şekersiz ve limonlu olarak içilen çay, metabolizmayı hızlandırır. Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine destek olarak, hastalıklara karşı koruma sağlar.
Çayın vücuda sağladığı faydaların yanı sıra, aşırı ya da sağlıksız bir şekilde tüketilmesi vücutta bazı problemlerin meydana gelmesine neden olabilir. Bu sebepten ötürü çayın hem tüketim miktarı hem de niteliği göz önünde bulundurularak hareket edilmelidir.