ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, "ÇAYKUR'un çay almaması halinde burada 9, 10 şiddetinde deprem olur. Her taraf yıkılır ve herkes bu enkazın altında kalır" dedi.
Sütlüoğlu, ÇAYKUR Genel Müdürlüğü'nde düzenlediği basın toplantısında, 2008-2012 yılları arasını kapsayan sendikal mücadele sürecinde hükümetin işçiyi mağdur etmediğini haklarını ödediğini belirterek, "İşçilerin sosyal haklardan kaynaklanan yaklaşık 6 milyon lirasını da hemen ödemeye hazırız. Toplu görüşme sürecinde Tek Gıda-İş Sendikası'nın talepleri kabul edilemez" diye konuştu.
ÇAYKUR olarak kampanya sürecini başlattıklarını ifade eden Sütlüoğlu, "Mevsimlik 4 bin 700 işçi, 20 Nisan itibariyle göreve başladı. 7 bin işçiden geriye kalanların çoğu ise il dışında oldukları için henüz işe başlayamadı. Bu işçilerimiz, 24 Nisan'a kadar göreve başlayacaktır. İlgili sendikanın grev çağrısının, işçilerimizin göreve başlaması dikkate alındığında çok etkili olmayacağı görülmektedir" dedi.
Sütlüoğlu, çayın bölge insanının her şeyi, bölge ekonomisinin ise omurgası olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"ÇAYKUR'u zaafa uğratan, bölge ekonomisini zaafa uğratır. ÇAYKUR müstahsilin teminatı, garantisidir. 'ÇAYKUR özelleşmesin, bölge insanı sıkıntı çekmesin' diyorlar. Özelleşmenin en büyük nedeni finanse edilemeyen yüksek zararlardır. Biz sendikanın bu talebini kabul edersek altından kalkamayacak açıklar veririz, kapatmak zorunda kalırız. ÇAYKUR'un çarkı dönmez. Sendikanın görevi, işçinin ekmek yediği kapıyı kapatmak mıdır- Sorumlu sendikacılık, iş yerinin devamlılığını sağlayacak kararlar almak demektir."
-"Kimse işçiye hayal, umut satmaya çalışmasın"-
Yeni yaş çay sezonuna kavga ortamında girmek istemediklerini dile getiren Sütlüoüğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu kavganın devam etmesini istemiyoruz ama sendika, 'ben kavgaya devam etmek istiyorum' diyorsa bu işin altında kalır. Sendikacılık açısından da doğru bir şey değil. ÇAYKUR'un çay almaması halinde burada 9, 10 şiddetinde deprem olur. Her taraf yıkılır ve herkes bu enkazın altında kalır. Daha sonra oluşacak tsunami dalgaları da herkesi sürükler götürür. Böyle bir şey olmaz. Biz vatandaşın mağdur olmasına müsaade etmeyiz. Bizim politikamız üretici, vatandaş ve işçiyi koruma odaklıdır."
Sütlüoğlu, ÇAYKUR'un işçilik ve üretim maliyetlerinin çok yüksek olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Piyasada özel sektör ile zor şartlarda mücadele ediyoruz. Biz çayımızı alamaz, satamaz ve paraya dönüştürmezsek çarkımızı döndüremeyiz. 'ÇAYKUR bir devlet kuruluşu' diye, Hazine bütün kaynaklarını bize aktarmıyor. Böyle bir şey yok. Hazine, 'zarar etmeyin, bana güvenerek çalışmayın' diyor. Özel sektör yaş çayı bizden 40-50 kuruş daha ucuza yani 60-65 kuruşa alıp düşük işçilik ile üretip piyasaya aktarırsa çok ucuza satar, yüksek kar marjı verirse nasıl rekabet edeceğiz- Ben bu şartlarda muhafaza edemem. ÇAYKUR, 'kalitelidir, iyidir' ancak biz de altın satmıyoruz. Pazarımızı son yıllarda artırdık ama bu şartlarda devam etmez. Biz ÇAYKUR'un piyasayı düzenleme rolünün devam etmesini istiyoruz. Aksi gelişmeler işçiye ve üreticiye zarar verir."
Greve katılacak işçilerin, grev süresince maaş alamayacağını belirten Sütlüoğlu, "Daha sonra bu işçileri çalıştırıp çalıştırmamak işvereninin elindedir. İlgili sendikanın, işçinin çalışmadığı sürece mağduriyetini giderecek kaynağı yoktur. İşçinin greve gideceği sürede aylık maliyeti 8 milyon lira civarındadır. Bunu karşılayabilmeleri mümkün değil. Kimse işçiye hayal, umut satmaya çalışmasın" diye konuştu.
Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, daha önce yaptığı açıklamada, 22 Nisan Pazartesi saat 08.00'de, ÇAYKUR'a bağlı 58 işletmede grev uygulanmaya başlayacağını bildirmişti.
Muhabir: Muhittin Sandıkçı / Tuğba Yardımcı Mısır
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz