Cumhuriyet Savcısı Kürşat Kayral'ın hazırladığı iddianame Ankara 16. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, Ankara'daki olaylarda yaralanan Sarısülük'ün, tedavi gördüğü hastanede 14 Haziran 2013'te vefat ettiği hatırlatıldı.
Sarısülük'ün cenazesinin 16 Haziran Cumartesi Batıkent Cemevi'nden alınarak, kortejle Kızılay Meydanı'na, sonrasında Sıhhiye'ye getirilmek ve tören yapılmak istendiği vurgulanan iddianamede, güvenlik güçlerinin Batıkent'te göstericilere "Cenazenin Kızılay'a götürülmesine izin verilmeyeceği, provokatif ve istenmeyen olayların yaşanmaması için cenazenin İstanbul Yolu-Çevre Yolu istikametinden Çorum'a götürülmesinin uygun olacağını" söyleyerek, konvoyun önünü "güvenceye aldığı" belirtildi.
Bu sırada Tuzluçayır ve Süleyman Sırrı Sokak'tan yola çıkan bazı grupların, GMK Bulvarı, Atatürk Bulvarı, Ziya Gökalp Caddesi'ni araç trafiğine kapatır şekilde yürüyerek, Kızılay'a intikal ettiği anlatılan iddianamede, saat 12.15 itibarıyla sayıları bin 500 kişiye ulaşan gruba güvenlik güçlerinin, "eylemin Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na aykırı olduğu, tüm halkın mağdur edildiği, kimsenin zarar görmesinin istenmediği, makul süre içinde dağılınmadığı takdirde zor kullanarak dağıtılacakları" uyarısında bulunduğu aktarıldı.
Dağılmamakta ısrar eden ve direnç gösteren gruplara güvenlik güçlerinin müdahale ettiğini hatırlatılan iddianamede, sanıkların da müdahale sırasında Kızılay, Sıhhiye Köprüsü, GMK ve Atatürk Bulvarları, Güvenpark ve Başbakanlık çevreleriyle civar sokak ve caddelerde "orantılı zor kullanmak suretiyle" gözaltına alındıkları ifade edildi.
Gözaltına alınanların üst aramalarında "özellikle eyleme katılmak ve güvenlik güçlerine direnç göstererek dağılmamak üzere gaz maskesi, deniz gözlüğü, solüsyon, iş eldiveni, biber gazı, limon, süt, sirke, sivil toplum örgütlerine ait flama ve kolluk, yüz kapatmaya yarayan poşu ve bezler, laboratuvar gözlüğü, baret, yüz maskeleri, sprey boya, taş ve gaz fişekleri" bulunduğu aktarılan iddianamede, bazı görüntülerden de kimi sanıkların taş attığının belirlendiği aktarıldı.
İddianamede, sanıkların savcılık ifadelerinde suçlamaları kabul etmediğine, "olay yerinde tesadüfen, gezi amacıyla veya basın açıklaması izlemek için bulunduklarını, polisin aniden gaz ve suyla saldırdığını, gözaltı sırasında hakaret ve darba maruz kaldıklarını belirttiklerine" yer verildi.
AĞABEY SARISÜLÜK'E DE DAVA
İddianamede sanıkların Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'nın 32/1. maddesi uyarınca 6'şar aydan 3'er yıla kadar mahkumiyetleri istendi.
Öte yandan, aynı soruşturma kapsamında 73 şüpheli hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. Bu kişiler arasında İran ve Rusya uyruklu birer kişi de bulunuyor.