İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, kapatılan Kuleli Askeri Lisesi, Vaniköy, Beykoz'da yaşananlar ve Çengelköy Polis Merkezi'nin işgali ile burada çıkan olaylarda 8 kişinin şehit edilmesine ilişkin 14'ü eski polis 117 sanığın yargılandığı davanın 12. duruşması tamamlandı.
İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan duruşmada savunması alınan tutuklu sanık eski Yüzbaşı Göksel Eren, 15 Temmuz’da Kuleli Askeri Lisesi’nin iç bahçesinde tutuklu sanık eski Albay Mürsel Çıkrıkçı’nın "Artan terör olayları nedeniyle sıkıyönetim ilan edildi. Herkes sıkıyönetim kurallarına uyacak." dediğini iddia etti.
Herkesin silahlı ve kamuflajlı olmasının istendiğini aktaran Eren, "Silahlığa gittim. Oradaki erler durumun acil olduğunu söylediği için aldığım silahın kaydını tutmadılar. İki şarjör ve hücum yeleğini de aldım. Albay Mehmet Karabekmez herkesin aşağı inmesini istedi. 9. sınıflardan 15, 12. sınıflardan 6 öğrenci ile 4 er almamı istedi. Benden nizamiyenin önüne çıkarak okulun güvenliğini almamı istedi. Ben de 'Okulun güvenliğini almak için niye öğrencileri çıkarıyoruz?' dedim. Karabekmez bana 'yorum yapma.' dedi." ifadelerini kullandı.
Kendisinin iki askerle beraber okulun ön kısmına çıkarak güvenliği sağladığını söyleyen Eren, "23.00 sıralarında Mürsel Çıkrıkçı’nın şoförü Şenol, yanında 2 polis ile yanıma geldi. Polislerin trafiği kontrol edeceğini, Mürsel Albay'ın polisleri görevlendirdiğini söyledi. Polisler trafiği kesip araçları Rasathane’ye doğru çeviriyorlardı. Daha sonra beni Astsubay Ali Bülbül aradı. Vatandaşların yolu geçmek istediğini söyledi. Oraya gittiğimde vatandaşlara yoldan geçebileceklerini söyledim. Bana fiziki saldırıda bulunmaları üzerine havaya 2 el ateş açtım." dedi.
- "Vatandaşlara hedef gözetilerek ateş edilecek"
Tutuklu sanık eski Yarbay Erdal Kılınç’ın kendisini arayarak "Mehmet Karabekmez yanındaki personelle beraber lojman nizamiyeye gelecek, onlarda saldırmışlar." dediğini belirten Eren, "Ben de yanımdaki polislere gaz olup olmadığını sordum. Onlar da 17 tane gaz olduğunu söylediler. Deneme maksatlı 2 gaz attım. Spontane gelişen bir olaydı. Polislerin bir fikri yok, bu fikri ben ortaya attım." diye konuştu.
Eren, Kılınç’ın yanlarına gelip emir komutayı aldığını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yarbay Erdal Kılınç, öğrencilerin ve Mehmet Karabekmez’in bizim yanımızdan geçerek okula gireceğini söyledi. Vatandaşlar geldiğinde önce havaya, sonra vatandaşlara hedef gözetilerek ateş açılacağını söyledi. Ben bu emri duyduktan sonra bunun terör maksatlı sıkıyönetim olmadığını anladım. Ben de Erdal Yarbay bu durumun silah kullanma talimatlarına aykırı olduğunu anlattım. Polislerde gaz olduğunu belirttim. Gerekirse bunları kullanabileceğimizi söyledim. Öğrenciler bizim yanımızdan içeri girdikten sonra Erdal Yarbay havaya ateş emri verdi. Vatandaşların bir kısmı dağıldı. Daha sonra gaz attık ve herkes dağıldı."
- "Sanık yarbay, yaralı vatandaşı almaya gelenlere ateş açtı"
Gazın etkisinin ortadan kalkmasının ardından vatandaşların yeniden toplandığını kaydeden Eren, tutuklu eski Yarbay Kılınç’ın havaya ateş emri vermesi sonucu 35 kişinin havaya ateş açtığını söyledi.
Birçok boş kovan gördüğünü söyleyen Eren, "Erdal Yarbay daha sonra hedef gözetmeksizin ateş emri verdi. Ben kendisinin ateş açtığını gördüm. Ateşin kesilmesi amacıyla yüksek sesle bağırdım. Birkaç kez bağırdıktan sonra ateş kesildi. Ben bir vatandaşın yere düştüğünü, yaralandığını gördüm. Vatandaşlar yaralıyı alacaklarını söyledi. Erdal Kılınç Yarbay, 20 saniye mi, 40 saniye mi ne bir süre verdi, tam hatırlamıyorum ama insanlar yaralı vatandaşı alırken Erdal Yarbay süre dolmadan tekrar ateş açmaya başladı." ifadelerini kullandı.
Kendilerinin birileri tarafından ağaçlık alandan gözetlendiğini öne süren Eren, uyarı amaçlı havaya ateş açtığını, bunun bir hata olabileceğini belirtti.
İddianamede isnat edilen suçlamaları reddeden Eren, adli kontrol şartıyla tahliyesini talep etti.
Duruşmada savunma yapan bazı sanıklar da suçlamaları reddetti.
Mahkeme heyeti, sanık savunmalarına devam edilmek üzere duruşmayı yarına erteledi.