Ordu'nun Altınordu ilçesinde, üniversite öğrencisi Ceren Özdemir'i öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan ve "canavarca hisle kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlanan sanık Özgür Arduç'un duruşması, 20 Ocak 2020'ye ertelendi.
Ordu 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma, sanık beyanı sonrası verilen aranın ardından devam etti.
Özdemir'in babası Yılmaz Özdemir, olay sırasında iş yerinde olduğunu belirterek, "Kendisini tanımıyorum. Şikayetçiyim, en ağır cezayı almasını istiyorum." dedi.
Anne Güfer Özdemir ise sanığın en ağır cezayla cezalandırılmasını talep ederek, "Ceren benim çocuğum, şimdi tüm Türkiye'nin çocuğu oldu." ifadesini kullandı.
Abla Gizem Özdemir de kardeşinin o akşam kendisini arayarak kapıyı açmasını istediğini ve otomatik tutukluk yapınca anahtarı aşağı attığını anlattı.
Bu sırada aşağıda Özgür Arduç'u da gördüğünü aktaran Özdemir, "Birinin arkadaşı olabilir diye düşündüm. Ancak sağa sola baktı, tedirgindi. Onun adımlarını hızlandırdığını gördüm, ben de bağırarak merdivenden indim. Ceren duvara yaslanmış yatıyordu. Bıçaklandığını anlamadım. Ceren, 'Bıçaklandım abla' dedi. Sanığın en ağır cezayı almasını talep ediyorum." diye konuştu.
Ordu Barosu Başkanı ve Özdemir ailesinin avukatı Haluk Murat Poyraz, bunun tipik bir kadın cinayeti olmadığına işaret ederek, "Bu dava artık hepimizin, her birimizin, hem de ülkemizin gündemine oturmuş bir dava." görüşünü dile getirdi.
Savcılığın hazırladığı iddianamedeki ceza istemlerine katıldıklarını belirten Poyraz, sanığın, duruşmadaki ifadesinin inkara yönelik olduğunu ve cezai ehliyete sahip olduğunu söyledi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 3 avukatı, davaya müdahillik talebinde bulundu.
Bakanlık avukatı, sanığın cezaevinden kaçmasının cinayet sebebiyle olduğunun anlaşıldığını belirterek, "Sanığın akli dengesinin yerinde olmadığı iddialarını kabul etmiyoruz. Firarda zaten amacının cinayet işlemek olduğu görülüyor. Israrla suç aleti aramış, mağdurdan önce başka insanları takip etmiş, gerçekleştirememiş. Ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılmasını talep ediyoruz." dedi.
Öte yandan, 20'nin üzerinde ilin baro temsilcileri de davaya müdahillik taleplerini iletti.
- Olayla ilgili 6 tanık dinlendi
Tanık S.B, beyanında, eşiyle birlikte kaldırımda yürürken sakalsız birinin duvardan atladığını gördüklerini dile getirerek, "'Bu neyin nesi?' dedik. Durumu gece saat 10.00 gibi polise bildirdik." diye konuştu.
Tanık H.B. ise sanığın duvardan atladıktan sonra kendilerine baktığını anlatarak, "Eşime 'Bulaşma' dedim. Ne olduğunu bilemedik. Sonra kaçtı. Olayı sonra öğrendik." ifadesini kullandı.
Tanık R.Y. de av bayisine gelen sanığın zıpkın almak istediğini belirttiğini ancak daha sonra alacağını söylediğini ve "Beni uğraştırma" dediğini anlattı.
Tanık U.Ö. de "Çalıştığım petshopa gelerek kendisini Mehmet olarak tanıtan sanık, eter alkol istedi ancak bizde olmadığını söyledik." şeklinde ifade verdi.
Sanığı tanımadığını belirten tanık E.D. ise "Evin kapısına gelerek beni eşime sormuş, daha sonra benim evde olmadığımı söylemiş ancak eşim şahsın evin çevresinden ayrılmadığını görmüş." dedi.
Veteriner kliniğinde çalışan tanık M.A. da "Hayvanları bayıltmak için eter istedi. Olmadığını söyledim. Bu konuda ısrarcı oldu. Daha sonra iş yerinden ayrıldı." beyanında bulundu.
- "Sanığa dikkatlice bakıldığında akli dengesinin yerinde olduğu açıkça ortada"
Tanık beyanlarını kabul eden sanık Arduç, "Eteri hayvanları ve insanları öldürmek için sordum. Zıpkını ve silahı ise insanları öldürmek için sordum. Benim akıl sağlığım yerinde olsa bir çocuğu öldürmek istemezdim." ifadesini kullandı.
Söz alan anne Güfer Özdemir ise sanığa dikkatlice bakıldığında akli dengesinin yerinde olduğunun açıkça ortada olduğunu belirterek, verdiği ifadelerle akli dengesinin yerinde olduğunu kanıtladığını vurguladı.
Duruşma savcısının beyanlarının ardından mahkeme heyeti, ailenin, ayrıca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının davaya müdahil olma taleplerini kabul ederken, farklı illerin baroları adına gelen avukatlar ve sivil toplum kuruluşlarının müdahil olma talebini ise reddetti.
Mahkeme heyeti, sanık Arduç'un akli dengesinin yerinde olup olmadığıyla ilgili Van Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar vererek, duruşmayı 20 Ocak 2020'ye erteledi.
- Olay
Ordu Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Ceren Özdemir, 3 Aralık'ta Altınordu ilçesi Zaferi Milli Mahallesi’ndeki evinin bulunduğu binaya girerken bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetmiş, katil zanlısı olarak gözaltına alınan Özgür Arduç tutuklanmıştı.
Ordu Cumhuriyet Başsavcılığınca, Arduç hakkında, Özdemir'i öldürmesi sebebiyle "canavarca hisle kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması, polis memurlarını bıçakla yaralaması sebebiyle de iki kez "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs" suçundan cezalandırılması istemiyle Ordu 1. Ağır Ceza Mahkemesinde iki kamu davası açılmıştı.
İddianamelerde, sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 62. maddesi uyarınca ceza indirimi yapılmaması talebinde de bulunulmuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz