Çerkezköy'de Bülent Ecevit'e Anma Programı Düzenlendi

Tekirdağ'ın Çerkezköy İlçesi'nde geçtiğimiz ay kuruluşunu tamamlayan Çerkezköy Ulusal Gençlik Derneği’nce (ULUS-DER) Güneşler Otel Konferans Salonu’nda anma programı düzenlendi. Geniş katılımın olduğu programda ULUS-DER Başkanı Erdal Darçın ve Yönetim Kurulu Üyeleri’nin yanı sıra Demokratik Sol Parti (DSP) Edirne Eski Milletvekili Erdal Kesebir, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Genel Meclis Üyesi M. Zeki Gürcün, Kapaklı Belediye Meclis Üyesi Ayhan Arslan, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Çerkezköy Temsilciliği Başkanı Hasan Hüseyin Yarlıgan ve dernek üyeleri, CHP Çerkezköy İlçe Örgütü Kadın Kolları eski Başkanı Ayfer Dönmez ve partililer ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Saygı duruşu ve akabinde İstiklal Marşı okunması ile başlayan törende açılış konuşmasını gerçekleştiren ULUS-DER Başkanı Erdal Darçın derneğin geçtiğimiz ay kurulduğunu anımsatarak “Türk,Kürt, Alevi, Sünni demeden kavga ve kutuplaşmadan uzak dostça yaşamı savunmak, her gün art arda gelen ve yüreğimizi yakan şehit cenazelerinin artık son bulması için kurulduk. Tabi var olan sorunlara çözüm üretecek olan siyasilerdir, ama biz de elimiz bağlı oturmak istemedik.’’ Dedi.

Darçın siyasilerinin yanı sıra Ecevit’in de dediği gibi asıl çözümün halk olduğuna vurgu yaparak, “Eğer halkımız kendi barış ve kardeşliği ile ulusal birliğine sahip çıkarsa sorunlar siyasilere bile gerek kalmadan çözülür.’’ Değerlendirmesinde bulundu.

“Bizler de her şeyden önce bizi bölmeye çalışanların Çanakkale’de bozguna uğrayıp hevesi kursağında kalanlar olduğunu biliyoruz.’’ Diyerek konuşmasını sürdüren Darçın, “Mısır, Libya bu bölmelerin örneğidir ve ‘böl-parçala-yönet’ oyunu şimdi de Suriye’de oynanıyor. Hemen ardından da sıra Türkiye’ye geliyor. Bundan dolayı diyoruz ki gün kardeşliğimize sahip çıkma günüdür ve yineliyoruz kürt,Türk, Alevi Sünni gibi ayırım yapamayız, halklar yoktur halk vardır.’’ Şeklinde konuştu.

Darçın’ın konuşmasının ardından merhum Başbakanlardan Bülent Ecevit’in kim olduğuna dair sunum yapılan anma programında Ecevit’i ‘halkın Ecevit’i yapan kavramların 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nı başlatması, 8 yıllık eğitimi zorunlu hale getirmesi ve açık öğretim fakültelerini kurması ile Terörist başı Öcalan’ı yakalatması olduğu vurgulandı. Sunumun ardından dernek üyelerinden Sedat Topal Ecevit’in yazdığı ‘Pülümür’ün yaşsız kadını’ adlı şiirini okurken, CHP Çerkezköy İlçe Örgütü Kadın Kolları eski başkanı Ayfer Dönmez ise yine Ecevit’in eseri olan ‘Çanakkale Şiiri’ni seslendirdi.

Şiirlerle merhum Ecevit’in yad edilmesinin ardından ise Ecevit döneminde DSP’de 2 dönem milletvekilliği yapan DSP Edirne eski Milletvekili Erdal Kesebir, kürsüye gelerek yıllarını birlikte geçirdiği Ecevit’i onu sevenlere anlattı. ‘O çok iyi bir insandı, iyi bir liderdi, iyi bir eşti.’ Diyerek konuşmasına başlayan Kesebir, “En sevdiği yemek kuru fasülye-pilav olan Ecevit TBMM’de eğer 10 TL’ye bir yemek yiyorsa 10 TL de orada çalışanlara vermeden restauranttan çıkmazdı. Onun akçeli işlerle hiç işi olmazdı. Başbakanlık döneminde örtülü ödeneği bile Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan’ın kontrolüne bırakmıştı. Onun devletin parasıyla hiç işi olmamıştır.’’ İfadelerini kullandı.

Kesebir, ‘Karaoğlan’ olarak nitelendirdiği Ecevit’in iç politikada Mustafa Kemal Atatürk gibi bir yol izlediğini ifade ederek, “Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşıdır. O bizim hücremizdir, bizim için bir idoldür. Atatürk Cumhuriyet’in yıkılmaması için bizlere 2 yol önermiştir; biri Atatürk Milliyetçiliği, diğeri laiklik ilkesidir. Eğer bu ülkede Laikliği ve Atatürkçülüğü kaldırırsanız o zaman Mustafa Kemal Atatürk kalmaz, ama o zaman bilin ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti de kalmaz.’’ Şeklinde konuştu.

Atatürk Milliyetçiliği’nin ırkla ilgisi olmadığına dikkat çeken Kesebir, şunları kaydetti: “Bu milliyetçiliğin ön sözü Ne Mutlu Türküm Diyene sözüdür. Ne mutlu Türk olana değil, Ne Mutlu Türküm Diyene! Tiflis’te oturan insanlara Gürcü derler, Artvin’de oturan Gürcü’ye biz Türk deriz. Saraybona’da oturana Boşnak dersiniz, ama o Çerkezköy’e yerleştiğinde artık Türk’tür. Diyarbakır’da oturanların hepsi Türk’tür. Mesut Barzani Kürt olabilir, ama bu devlette oturan herkese biz Türk diyoruz. Bunu da söyleyişteki kastımız şudur; biz bir yumruğuz, bu yumruğun adı Türklük’tür, bunun adı Kürt, Laz, Boşnak, gürcü olabilir ama bunların hepsini toplarsınız buna Türk derler, bunun adı Atatürk Milliyetçiliği’dir.’’ Diye konuştu.

Kesebir, şöyle devam etti: “Biz yaradan ile kul arasındaki hiçbir ilişkiye karışmayız. Cami, cemevi, sinagog yapılabilir, ama siz her 3 saatte bir caminin temelini attığınız zaman o zaman adama sorarlar ‘Hakkari Çukurca’da 7 defa baskın gören karakolu niye sağlam yapmadınız diye!’ Laiklik ise, bu ülkenin çimentosudur. Bunun yanında Ecevit’in yaptıkları unutulmaz, o olmasaydı KKTC’deki Türkler bugün Ada’da huzur içinde oturamazlardı.’’

Konuşmaların ardından Darçın tarafından Kesebir’e günün anısına plaket takdim edilirken, Kesebir de Çerkezköy İlçe Emniyet Eski Müdürü ve Gama Güvenlik Sistemleri Sahibi Murat Kılıç’a iletilmek üzere Gama Güvenlik Sistemleri İnsan Kaynakları personeli Sercan Otyıldız’a plaket sundu.