Çevik Bir: O çıktıysa ben neden içerideyim

**Adli kontrol getirildi**

Önceki gün gözaltına alınan ve “Hükümeti cebren devirmek, hükümetin görevlerini kısmen veya tamamen engellemek, engellemeye teşebbüs etmek, darbeye teşebbüs etmek” suçlarından tutuklanması istemiyle nöbetçi hâkimliğe sevkedilen Karadayı, yurtdışına çıkış yasağı ve adli kontrol kararıyla serbest bıraktı. Muhkeme kararında Karadayı’nın, kamuoyunda 3. Yargı Paketi olarak bilinen 6352 sayılı Yasa’dan yararlandırılarak serbest bırakıldığı anlaşıldı. Söz konusu yasa değişikliği ile adli kontrolü düzenleyen CMK’nın 109. maddesindeki süre sınırı kaldırılmış ve kişi hak ve özgürlüklerine müdahele eden tutuklama tedbirine en son çare olarak başvurulması, beklenen amaçları karşılayabilecek durumlarda tutuklama yerine adli kontrol sisteminin uygulanması gerektiği hüküm altına alınmıştı. Karadayı’nın serbest kaldığı mahkeme kararında “Tutuklama nedeninin yasaya göre varsayılabileceği 6352 sayılı Yasa’nın 98. maddesindeki değişiklik ve 109’ncu maddenin 1. fıkrası gereği, tutuklamama sebebinin varlığı halinde şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol kararı verilebileceği gözönüne alınarak, şüpheli hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yeterli olduğundan tutuklanma talebinin reddine” ifadesi kullunıldı.

28 Şubat soruşturmasında daha önce tutuklanan ve yaklaşık 8 aydır cezaevinde bulunan 61 şüpheli de Karadayı ile aynı gerekçelerle tutuklamaya sevkedilmişti. Tutuklu bulunan emekli generallerden Çevik Bir, Teoman Koman, Fevzi Türkeri, Mehmet Ali Yıldırım ile eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz de 3. yargı paketindeki değişiklikten yararlanarak, tahliyelerini istemiş ancak bu talepleri reddedilmişti.

**‘Psikolojim bozuk değil’**

Karadayı’nın serbest bırakılmasına, aynı suçlardan dolayı uzun süreden bu yana tutuklu bulunan diğer şüpheliler isyan etti. Çevik Bir, cezaevindeyken Karadayı hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve kendisi gibi Karadayı’nın da aynı soruşturmaya dahil edilmesini istemişti. Bir’in bu şikâyeti Karadayı’nın da sorgulanmasına zemin hazırlamıştı. Karadayı, önceki günkü savcılık ifadesinde, Bir’in şikâyetiyle ilgili sorulara, “Çevik Bir tutuklanmasının verdiği rehavet ve cezaevinde bulunma psikolojisi ile beni suçlamıştır. Darbeler komisyonuna verdiğim ifadeyi yanlış değerlendirmiştir. Ben onları suçlamadım ki. Benim hakkımda aylar sonra suçlamada bulundu” demişti. Bir’in yakın çevresine “Psikolojim bozuk falan değil. Bomba gibiyim. Suçsuzluğun verdiği onuru yaşıyorum. (Batı Çalışma Grubu’nu kastederek) onun emri olmadan yapılamaz. Demirel’in 1 günde Erbakan’a yazdığı 3 mektup var. Onun için kuvvetli suç şüphesi yoksa benim için de aynı şeyler geçerlidir. Ben niye içerideyim?” dediği iddia edildi.