HABER

Çevre örgütleriyle işbirliği

ANKARA (İHA) - Çevre Bakanı İmdat Sütlüoğlu, yeni Çevre Kanunu'nda çevreyi kirletenler için ağır cezaların öngörüldüğünü söyledi ve çıkaracakları Çevre Planı ile hangi bölgenin ne amaçla kullanılacağını tespit edeceklerini açıkladı.

Çevre Bakanı İmdat Sütlüoğlu, bugün bir tanışma toplantısı düzenleyerek Bakanlığı'nın öncelikli hedeflerini ve projelerini anlattı. Toplumun tüm kesimlerini, çevre problemlerinin içine çekmeyi hedeflediklerini ifade eden Sütlüoğlu, en ucuz yatırımın çevreyi bozmamak olduğuna işaret etti. Bunun için yaygın eğitime büyük önem verdiklerini anlatan Sütlüoğlu, "Toplumun tüm katmanlarını bu olayın içine çekmeden sağlıklı bir sonuca ulaşamayacağımızı biliyoruz" diye konuştu.
Çevre konusunda Avrupa Birliği (AB) mevzuatı ile paralelliğin sağlanması için bir dizi çalışma yürüttüklerini belirten Sütlüoğlu, bu çerçevede yeni Çevre Kanunu Tasarısı'nın, Hayvanları Koruma Kanun Tasarısı'nın ve Avrupa Çevre Ajansı'na katılımı düzenleyen tasarının, TBMM'ye sevk edilmek üzere Başbakanlığa gönderildiğini söyledi.

SÜTLÜOLU'NDAN, İSPANYA VE İTALYA BÜYÜKELÇİLERİNE DAVET Çevre konusundaki projeleri gerçekleştirmek üzere AB fonlarının yanı sıra Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler fonlarını da kullanmayı amaçladıklarını ifade eden Sütlüoğlu, bu çerçevede görüşmelerin başladığını duyurdu. Bakan Sütlüoğlu, 'Çevre Benim Evimdir, Kirletmem, Kirlettirmem' sloganı ile yola çıktıklarını belirterek tüm kesimlerin bu kampanyaya katılımı ile çevre konusundaki duyarlılığın artacağını vurguladı.

Sütlüoğlu, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Nükleer santrallere bakışının sorulması üzerine Bakan Sütlüoğlu, bu konunun sadece Çevre Bakanlığı'nı ilgilendirmediğini, bunun Türkiye genelini ilgilendiren stratejik bir olgu olduğunu ifade etti ve nükleer santrallerle ilgili henüz detaylı bir çalışma yapma fırsatı bulamadığını söyledi.

Çevre kuruluşlarının eylemlerini nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine Bakan Sütlüoğlu, sivil çevre örgütlerinin kendileri açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Greenpeace örgütünün de içinde bulunduğu bu örgütlerle biraraya geleceklerini ve işbirliği yapacaklarını kaydeden Sütlüoğlu, çevreyle ilgili olan her kuruluşun kendi görev sahaları içine girdiğini söyledi.

İspanya'da yaşanan çevre kirliliği ve Greenpeace örgütünün, İtalya'nın Sinop ve Samsun sahillerine bıraktığı atıklarla ilgili eylemine ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Sütlüoğlu, İspanya'da yaşanan çevre felaketi benzeri bir kirliliğin, en fazla geminin geçtiği Boğazları da tehdit ettiğini ifade etti. Boğazların, çevre kirliliği konusunda en büyük riski taşıyan bölgelerden birisi olduğuna işaret eden Sütlüoğlu, bu konuda uluslararası bazda daha yoğun çalışmalar yapacaklarını anlattı. İtalya'nın atıklarını Samsun ve Sinop sahillerine bırakmasının yanı sıra atık yüklü bir İspanyol gemisinin İskenderun Limanı'nda beklediğini belirten Sütlüoğlu, gerek İtalya gerekse İspanya hükümetlerine bu konuyla ilgili yazıları yazdıklarını kaydetti. İki ülkenin büyükelçilerini de Bakanlığa davet ettiğini söyleyen Sütlüoğlu, iki ülke Büyükelçisi ise Pazartesi görüşeceğini ifade etti. Sütlüoğlu, İtalya ve İspanya Çevre Bakanları ile görüşmeyi de düşündüğünü belirterek, sorunları diyalogla ve iyi niyet çerçevesinde çözmeyi hedeflediklerini anlattı.

ÇED RAPORU UYGULAMASI DEĞİŞTİRİLECEK Bakan Sütlüoğlu, 'Yeni Çevre Kanunu'nda çevreyi kirletenlere verilecek cezalar artırılıyor mu?' sorusu üzerine, "Yeni Çevre Kanunu'nda cezalar ciddi anlamda artırılıyor ve caydırıcı hale getiriliyor" dedi. Sütlüoğlu, yere tükürmenin cezasının ne olacağı sorusuna ise, "Detayları belediyeler takip ediyor. Yere tükürenleri Çevre Bakanlığı takip edemez" karşılığını verdi.

Belediyelerin bir çok alım için Çevre Bakanlığı'ndan izin almaları gerektiği ve bu bürokrasinin azaltılması için bir önlem alınıp alınmayacağı sorusu üzerine Bakan Sütlüoğlu, belediyelerin makine ve diğer alımlarında Çevre Bakanlığı'ndan izin almalarının söz konusu olmadığını dile getirdi. Çevre Bakanlığı'nın, çevre hizmetleri konusunda belediyelere zaman zaman yardım yaptığını hatırlatan Sütlüoğlu, buna karşın belediyelerin bir araç alımının bile Hükümet'in iznine bağlı olduğuna işaret etti. Sütlüoğlu, bu yanlış idari yapıyı değiştireceklerini kaydetti ve öncelikli hedeflerinin, AB fonları ve diğer kaynaklara ulaşarak ana meselelere el atmak ve daha büyük, bölgesel projeleri yürütmek olduğunu vurguladı.

Çevre Bakanlığı ile sanayicileri sık sık karşı karşıya getiren ÇED raporlarıyla ilgili düzenleme yapılıp yapılmayacağı sorusuna ise Sütlüoğlu şu karşılığı verdi:
"ÇED raporu mutlaka gerekli olan bir rapordur. Biz 'Yatırım yapılmasın' demiyoruz ama bunu yaparken çevreyi korumamız gerekiyor. Sanayileşelim de nasıl olursa olsun diyemeyiz. Bugünkü ÇED uygulaması zulme dönüşmüştür, 12 aya kadar uzayabilmektedir. Bunu makul bir süreye çekmek için çalışmaları başlattık. Bizi bağlayan bir AB standardı var. Mevzuatımızı bu doğrultuda yeniliyoruz. Bizde sanayileşme yanlış olmuştur. Herkes gidip istediği yere fabrika kurmuştur. Bir çevre planı yapılacak. Neresi organize sanayi bölgesi olacak, neresi tarım maksatlı kullanılacak, bunlar tespit edilecek. Organize sanayi bölgelerinde ortak arıtma tesisleri yapılacağından şu anda gündemde olan bir çok problem de ortadan kalkacak."

"TÜRKİYE'DEKİ YETKİ KARMAŞASI SON BULACAK" Sütlüoğlu, ele almayı planladığı ilk projenin ne olduğu sorusu üzerine, belediyelerin çevreyi yoğun bir şekilde kirletmesiyle ilgili önlemlere öncelik verdiğini söyledi. Çöplerin denize dökülmesi ve kanalizasyonların denize akıtılması olayının, insanların hemen yanı başında yaşandığını söyleyen Sütlüoğlu, bu konuya öncelik vereceklerini ifade etti. Bakan Sütlüoğlu, 57. Hükümet döneminde Orman Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı'nın gündeme geldiği yönündeki hatırlatma üzerine, Türkiye'de bir yetki karmaşası yaşandığına dikkat çekti. Bir konuda bir bakanlığın yetkili olacağı şekilde bakanlıkların yeniden düzenleneceğini duyuran Sütlüoğlu, bunun öncesinde ise yerel yönetimler reformunun çıkarılarak bazı yetkilerin belediyelere devredileceğini açıkladı. Sütlüoğlu, Hükümet'in önceliğinin AB olmasından dolayı bu çalışmaların bir süre geri plana bırakıldığını kaydetti.

Sütlüoğlu, "57. Hükümet'in son döneminde Çevre Fonu'ndan yapılan yardımların incelenmesinden çarpıcı bir sonuç çıktı mı?' sorusuna ise, "Bildiğimiz şeyler. Kendi belediyelerine yardım yapılmış. Muhalefet partilerinin belediyelerine yardım yapılmamış" karşılığını verdi.

Öte yandan Bakan Sütlüoğlu, uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun Bergama'da altın çıkarılması üzerine çalıştığının hatırlatılması ve Bergama'da altın çıkarılması konusuyla ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine, Hablemitoğlu, cinayetinin çok üzücü olduğunu ifade etti. Bu tür olayların toplumu gerdiğini ve sıkıntıya soktuğunu ifade eden Sütlüoğlu, "Bergama olayıyla bunun ilgisi var mı, yok mu onu ben bilemem. Bir bağlantısı varsa bu çok üzücü bir şey olur. Bergama olayı bizim de gündemimizde. Bu olayı takip etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

En Çok Aranan Haberler