Chp Genel Başkan Yardımcısı Akkaya’dan Suriye Tepkisi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, Suriye ile savaşın eşiğine gelinmesinin daha önceden planlanan senaryolar sayesinde olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, partisinin 23 pilot ilde uyguladığı emek büroları ile ilgili çalışma yapmak üzere geldiği Denizli’de basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP İl Başkanı Yıldırım Aycan, CHP Merkez İlçe Başkanı Ömer Yurtseven ve çok sayıda partili katıldı. CHP olarak 23 ilde emek büroları yapılanmasına gittiklerini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, “Bizim buradaki amacımız sivil toplum örgütleri, sendikalar, ev hanımları ve işsizlerle bir araya gelebilmektir. Onların sıkıntılarını dinleyerek, sorunlarına mecliste çözüm aramak. İnşallah bu yapılanmamızda başarılı olacağız” dedi.

Aralarında Denizli’nin de bulunduğu 13 ilin büyükşehir olmasını her zaman desteklediklerini belirten Akkaya, şöyle konuştu: “Elbette Denizli ve diğer illerimiz büyükşehir olmayı hak ediyor. Ancak, bu şekilde ben yaptım oldu anlayışını kabul etmiyoruz. Yerel seçimlerde belde belediyeleri kapanacak. Yani seçilen belediye başkanları gidecek. Yerine birileri atanacak. Bunlar demokrasiyi anlamadıkları için böyle davranıyor. Mesela Fransa’da 65 bin belediye var ama kimse kapanmasını istemiyor. Biz, bu ve bunun gibi gerekçelerle bu düzenlemeye karşıyız.”

CHP’nin Türkiye’nin çimentosu olduğunu kaydeden Akkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, her konuda mecliste elimizden geleni yapıyoruz. Geçmişe baktığınızda siyaset çöplüğünde her renkten partiyi görebilirsiniz. Ama biz çimentoyuz. Bu günler gelip geçicidir. Biz bu günleri de aşacağız. Bu hükümetin kötüleştirdiği ekonomiyi düzeltebiliriz belki ancak demokrasi ve özgürlük sorunu bu şekilde bir süre daha devam ederse Türkiye’yi iyi günler beklemiyor.”

Türkiye’nin Suriye politikasını da eleştiren Akkaya, sözlerine şöyle devam etti: "Suriye ile aramızda bir sorun yokken bir anda emperyalist güçlerin gazına gelerek savaşın eşiğine geldik. Argoda bir laf vardır. Kofti kabadayı diye. Sesi çıkıyor ama birisi dokununca geri adım atıyor. Bizim durumumuzda aynen böyle. Suriye ile ne sorunumuz vardı da bu hale geldik. Bunlar daha önceden yazılmış senaryolardır. Yaşananların hepsi bizi savaşa sokmak için oluyor. Bu savaştan Türkiye’nin kazanacağı bir şey yok. Savaşta fakirler, emekçiler zarar görecek. Biz savaşa hayır diyoruz.”